kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
22 Şubat 2009, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Günaydın  
YÜKSEL AYTUĞ

Nursel'in yolu uzun

TRT 1'de perşembe akşamı iki yeni dizi başladı. Önce Cam Kırıkları'nı izledim, Nursel Ergin için... "Var mısın Yok musun?" yarışmasında izledikten sonra "Bu kızdan iyi oyuncu olur" iddiasını ilk ortaya atan kişiydim zira. Baktım ki, daha kat edeceği çok mesafe var. Ama iyi kumaştan iyi elbise çıkartmak biraz zaman alır. Nursel'in özellikle sesini daha iyi kullanmasını beklerdim. Nursel'in işi kolay değil. Zira gerçek hayattaki gibi yetimhanede büyüyen bir genç kızı oynuyor. O sahneleri canlandırırken kim bilir yüreğinde ne fırtınalar kopuyordur. İnsanın ilk oyunculuk deneyiminde böylesine sert rüzgarlara karşı koyması kolay değil. Dizinin en başarılı oyuncusu İpek Tenolcay'dı. Bir kez daha rol yeteneğine şapka çıkardım. İkinci dizi ise sık sık değindiğim M.A.T. adlı yapımdı. Şu meşhur CSI'ların yerli versiyonu olma iddiasıyla yola çıkan M.A.T.'ın ilk bölümünü durağan buldum. Diyaloglar ise "kitap dili"ni benimsemiş gibiydi. Beni hayrete düşürtecek, "Vay be!" dedirtecek ne özel bir teknoloji gösterisi ne de grafik animasyona rastladım. Hele aynı görüntünün 20 kez tekrarlandığı bir final jeneriği vardı ki, Şah-M:A:T: oldular! Ayrıca sapık rolünü üstlenen oyuncu dışında tüm oyunculuklar vasatın üzerine çıkamamış. Umarım, ikinci bölümde toparlanırlar.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın