kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
17 Ocak 2009, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat

Televizyon canımı çok acıttı

08.01.2009
- Duygusal kadınların medyada işi zor mu?
- A.Y:
Sektör çok acıttı canımı. Eskiden konuşmuyordum, şimdi ağzımı açtım. Benim gibi çok kadın var. Keşke onlar da konuşsa... Güvenilir olmaya çalıştım. Haber, güven üzerine kuruludur. Üstelik yaşlandıkça değerlenen bir şeydir. Ama haberde erkeklerin aksine, kadınlar yaşlandıkça değersiz görülüyor. İzleyici olarak sarı bıyıklı, hayatından bezmiş bir adam suratından haberi dinlemek yerine gözleri cıvıl cıvıl, olgun yaşta bir kadın zarafetinden haber izlemeyi tercih ederim.

- Birand, Uğur Dündar, Ali Kırca... Yaşlandıkça değerlendiler. Sizce, olgun kadınları neden istemiyor yöneticiler?
- A.Y:
Gülgün (Feyman) çok kızgın ve kırgın. Geri kalan ne kadar kadın varsa, hepsi güzelliği tescil edildiği için aklını tescil ettirmeye, habere gelmiş insanlar bunlar. Erkek, rakip olarak görüyor seni. Onun için bu sektör, dişi tırnağı uzun olan kadınların inatla ve küsmeden devam edecekleri bir sektör.

- Bir yandan da çocuğunu hayata tek başına hazırlayan bir anne olarak vicdan azabı çektiğiniz anlar oldu mu?
- A.Y:
Kerem'i iki yıl önce doğurdum gibi görüyorum. İki yıldır akşam yemeklerini beraber yiyebiliyoruz. Bayramlarımız artık dip dibe geçiyor. Annesi çalışan çocuklar çabuk olgunlaşıyor. Evin babası ben oldum. Annem de Kerem'in köle Isaura'sıydı. Hayatını torununa adadı.