Çaktırmadan üç puan

Kalli, eleştirenlere nispet Nonda ile başlıyor oyuna... Hatta arkasına Lincoln'ü de dizmiş. Onlardaki aksama "Adam haklı mı ne?" dedirtecek ama sağ kanatta Mehmet Güven var sahada! Ve haliyle aksıyor! Solda Arda bir yandan da 'savunmakla' meşgul olunca, orası da uçamıyor. Lincoln'ün oyuna katkısı ise ancak 'mutedil dalgalı'. Özet Galatasaray'ın eli 'pas' diyor. Kayseri'de ise Toledo firesi savunmayı tedirgin etmiş ziyadesiyle. Önce dikkatli olmaya çalışıyorlar. İki taraf da kasınca, oyun ortada kilitleniyor. Çilingirliği, 18'de Lincoln'ün vurup Mehmet Eren'in çıkardım sandığı topu güzel bir şutla ağlara yollayan Sabri yapıyor. Ama golden istifade öyle birden şenlenmiyor oyun. Kayseri 25-30 arasında hafiften hissettiriyor baskısını. Ama bunlarda hep 'karamboller' baş rolde. Gol arıyor iki taraf, bulan 35'de Karan oluyor: Soldan Arda'nın asistini Aydın'a rağmen ağlara yolluyor. İkinci yarı ilkinden de fakirleşmiş başlıyor Galatasaray için. 59'da Topal'ın İvankov'da kalan sert bir şutu var, o kadar. Onun dışında hep Kayseri'ye yazılıyor pozisyonlar. Biri Cangele'nin asistinde Gökhan'dan geliyor 67'de. Diğeri 69'da Gökhan'ın yerine giren İglesias'dan. İlk ikisi neyse ama 86 ve 90'da Cangele'nin 2 ciddi denemesi var; Aykut geçit vermiyor. Galatasaray'da ise ikinci yarının tek hareketi oyuncu değişiklikleri. Kalli, Güven'in aksadığını görüyor 62'de! O, Ayhan'la değişiyor. 73 ve 79'da ise "Aldınız mı boyunuzun ölçüsünü?" dercesine eleştirenlere, hiç varlık gösteremeyen Nonda ve Lincoln alınıyor.

YENİLGİ SERİSİ SONA ERDİ
Bitiş düdüğü Galatasaray'ın ligdeki yenilgi serisini de bitiriyor. Ne mutlu onlar adına. Duruma bakınca insan seyircinin tezahürata dönüştürdüğü o şarkıya ortak oluyor: "Hani kuşlar ağaçlar, binbir renkli çiçekler. Nasıl yakalamıştım, saçlarından baharı"