kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 5 Mart 2008, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ERGUN BABAHAN

Değişim kaçınılmaz

Türkiye'nin dağdaki gençleri indirmek için Türk Ceza Kanunu'nun 221'inci maddesinden bir adım öteye gitme niyeti olmadığı ortaya çıktı.
Bölgeye yönelik yayın yapan Kürtçe televizyon kanalı projesi de askıya alınırsa şaşmamak lazım.
Bunlar Ankara'ya yönelik eleştiriler.
Ancak bununla yetinmemek lazım.
Çünkü ortada bir şiddet var ve bunun ana sorumlusu PKK.
Bu noktada hem DTP'ye, hem de Kürt kökenli aydınlara büyük görev düşüyor.
Terör sona ermeden bölgeye yönelik geniş kapsamlı bir adım atılması çok mümkün görülmüyor.
Türkiye'de demokratik açılımların karşısında her halükarda kaya gibi dimdik duran bir cephe var zaten.
Vakıflar Yasası'ndan, 301'inci maddeye kadar her türlü değişime karşı bu grup.
Sadece ona değil, yabancı sermayeye de karşı, özgürlüklerin genişletilmesine de.
Onlara kalsa Türkiye'de zamanı dondurmak hatta geri çevirmek gerekiyor.
Bütün çıkışları, bir şeylerin değişmesini engellemek üzerine kurulu.
Kürt açılımına karşılar, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak'tan dönmesine de karşılar, üniversitede giyimkuşam özgürlüğüne de karşılar.
Ortak tavırları karşı olmak.
Oysa Türkiye değişiyor. Cumhuriyet'in temel ilkelerine dokunmadan bu değişime ayak uydurmak kaçınılmaz.
Amerika'da siyahi bir adayın başkan olma ihtimali var.
50 yıl önce siyahlar beyazlarla aynı otobüse binemiyorlardı.
Siyahların bu haklarına kavuşması uğruna verilen mücadelede çok sayıda beyaz da canından oldu.
Mississipi Burning filmini anımsamanız yeter.
Yani her ülke çağın gerçeklerine uygun bir süreçten geçiyor ve değişimin hızı karşısında durmak mümkün değil.
Çok kızdığınız, kafa tuttuğunuz Amerika'nın uydu teknolojisi olmadan Kuzey Irak'taki terör kamplarına harekat düzenlemeniz mümkün değildi mesela.
Kuzey Irak "BBG Evi"ne döndüyse, Amerikan uyduları sayesinde oldu.
Kullandığınız teknoloji ödünç bile olsa, o teknolojiye uygun bir hukuk düzeni yaratmak zorundasınız.
Ya Saddam'ın Irak'ı gibi olacaksınız ki, Türkiye'nin ulaştığı seviye bunu olanaksız kılıyor ya da küresel düzenin kurallarını kabul edip hukukun üstünlüğünü kabul eden bir sistem yaratacaksınız.
Genelkurmay
Başkanı bu düzenin dışa vurumlarından rahatsız olabilir ama bu değişimin kaçınılmaz olduğu gerçeğini değiştirmez.