kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 10 Aralık 2007, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Dila Vural'ı öğrencileri de çok seviyor. O da tüm miniklerin sorunlarıyla tek tek ilgileniyor.

Köy onunla 'sınıf atladı'

Ercan DEMİRCİ SABAH
Van'ın Yukarı Güneyce köyü, Dila Öğretmen sayesinde adeta yeniden doğdu. Kadınlara resmi nikâh yaptırdı, öğrencilerinin her türlü ihtiyacını da İstanbul'dan sağladığı yardımlarla karşıladı..
Van'ın Yukarı Güneyce köyü ilköğretim okulunda görev yapan doğma büyüme İstanbullu 27 yaşındaki Dila Vural, baba mesleği öğretmenliği sürdürme adına çıktığı yolda, köyün kaderini değiştirdi. İdealist öğretmen, kadınların resmi nikâhlarını yaptırdı, çocuklara kimlik çıkarttırdı, yaşı geçmiş kızlara okuma yazma öğretti. Sekiz kardeşin en küçüğü Dila Vural, Pamukkale Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği bölümünden mezun oldu ve 2006 Şubat'ında Van merkeze 50 kilometre mesafede, kışın yolları kardan kapanan Yukarı Güneyce köyüne atandı. İlk iş olarak İstanbul'daki çevresini devreye sokarak, köy okuluna yardım yağmasını sağladı. Bir tekstil firması 8 koli kıyafet, özel bir okul da 26 koli kırtasiye malzemesi, kitap, özel bir kolej, televizyon ve VCD, masa örtüleri, perdeler ve kırtasiye malzemesi yolladı. Eczacı bir arkadaşı da vitamin, ağrı kesici, ateş düşürücü ve antibiyotik tedarik etti. İdealist öğretmen, okul çağını geçmiş 2'si evli 18 genç kıza da açtığı kursla okuma yazma öğretti. Mezra ve köydeki tüm genç kızlara erken yaşta evlenmeme, doğum kontrol gibi konularda eğitimler verdi. Dila öğretmenin bu çabaları köy yerinde o kadar etkili oldu ki, artık kız istemeye veya düğüne giden bir aile kendisini de mutlaka yanına alıyor.

'ÇOK ŞEY ÖĞRENDİM'
Dila Vural'ın yanına vekil öğretmen olarak köye bu yıl atanan Gülderen Doğan da geldi. Artık mücadelesini öğretmen arkadaşıyla sürdüren Vural duygularını şöyle anlatıyor: "Buradaki insanlara faydalı olacak işler yaptım ama ben de burada çok şey öğrendim. Bu insanlardan o kadar etkilendim ki ilk çocuğuma köyün ismini (Güneyce) vereceğim. Şimdi benim bu yaşadıklarımı duyan İstanbul'daki arkadaşlarım bana özeniyor."