kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 11 Kasım 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
YAVUZ DONAT

Koyun can derdinde, kasap et

Falanca "başkan aday adayının" kapısında birkaç partili...
"Yaşa varol" diye bağırıyor.
Filanca "başkan aday adayının" çevresinde birkaç partili...
"Aman başımıza geç" diye haykırıyor. Ama "işin aslını" sorarsanız...
Hiçbiri "kendi dediğine inanmıyor."
Halit Dağlı milletvekili oldu, bakan oldu.
"Olacağımızı olduk, bu saatten sonra bir de kuş olup uçacağımız yok" diyor.
Bir "talepte" bulunmuyor.
Fakat göğsünü yumrukluyor:
- Yukarıda Allah var, ne emekler verdik, ne mücadelelerden geçtik... Partinin halini gördükçe içim yanıyor.
Orhan Keçeli ne milletvekili oldu, ne bakan.
Ama yıllarca Kırat'ın peşinden koştu durdu.
"Yönetimin" tepe noktalarında oturdu.
Şimdi diyor ki:
- Bu koşullarda kongre yapmak, DP'nin bitmesi demektir.
Keçeli bir anısını anlattı.
DYP "14 Mayıs 1990 kongresine" hazırlanırken, Körfez Savaşı başlar. Demirel hemen "kurmaylarını" çağırır:
- Koyun can derdinde kasap et derdinde olmaz... Bitişiğimizde bombalar patlarken, bizim kongre yapmamız yakışık almaz... Kongreyi erteliyoruz.
Orhan Keçeli:
- Şimdi benzer bir durum var... Türkiye, sınır ötesi operasyonu konuşuyor... Kongrenin sırası mı?
DP "öyle bir kongreye" gidiyor ki...
Yılların Orhan Keçeli'si bile "heyecan duymuyor."
"Başkası" neden duysun ki?