kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 28 Nisan 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
atv
Kanal 1
ABC

'Erkek olsaydım Angelina Jolie'nin peşinden koşardım'

- Sizin kalbinizde kılıç yarası gibi izi kalmış biri oldu mu?
- Ben öyle Cezmi Ersöz'ün yazdığı gibi aşklara inanmıyorum. Cezmi Ersöz'ün bütün kitaplarına bayılıyorum, onun kitaplarında biten aşkın sonrası çok yoğun yaşanır ya, ben öyle değilim. Çünkü eğer sizin kalpte bir çizik olarak hatırladığınız biri varsa, siz zaten onun acısını hiç kabul etmemişsiniz, onu saklıyorsunuz, zaman zaman o çizik kanıyor demektir. Benim hayatımda böyle biri olmadı. Ama benim kalbimdeki çizik, annemden babamdan bile ileri derecede sevdiğim anneannemin cenazesine gidememektir. Burada değildim ve o öldü, ben onun yanında olamadım o gün. Başka özel hiçbir çiziğim yok benim.

- Dişilik sizin için çok önemli bir vasıf mıdır, kadınsı olmayı sever misiniz, yoksa daha farklı şeyler ister misiniz?
- Kim kadınsı olmayı sevmez ki... Ama bazı sabahlar hakikaten kendimi kirli, her tarafı mor içinde çocuk gibi hissediyorum. Pis, çamurlu, hem de çirkin bir oğlan çocuğu gibi. Ama gene de kendini kadın hissetmek güzel bir duygu, kadın olarak doğmak da bir ayrıcalık hatta.

- Kadın deyince kim gelir aklınıza?
- Monica Bellucci. Salt fiziki olarak bakarsam tabii. Ama erkek olsaydım, dünyanın bütün imkânları elimde olsaydı Angelina Jolie'nin peşinden giderdim doğrusu. Bence gerçek savaşçı o. 29 yaşında dünyanın bütün nimetlerini elinin tersiyle itip bir tişört, bir parmak arası terlik yaşamaya başladı. Hani bunu bir reklam tavrı olarak düşünenler var ya, hayır, o kadın çok rahatlıkla Los Angeles'taki evinde spa'lar ve gym'ler arasında çok rahat bir hayat yaşayabilirdi. Dört çocuğun sorumluluğunu almak, reklam için yapılacak şey değil. Benim tek bir çocuğun sorumluluğunu almak için cesaretim yok.

- Magazin dünyası artık sizde bir bunaltı, bulantı yaratmıyor mu?
- Yıllarca lime lime edilip kullanıldım, şimdi ben magazini kullanıyorum, televizyon hayatımda. Üstelik magazinde öfkelenecek bir şey de yok, direkt komedi çünkü.