Müteahhit ekonomisi sona mı eriyor?
Hafta sonunda bir iki emlakçi dostumla görüştüm. Gayrimenkul fiyatlarının çok düştüğünden yap satçı müteahhitlerin binalarındaki daireleri tek tek değil bütün bina olarak getirdiklerinden söz ettiler. Bunlar Ankara için geçerli. TOKİ ile ilgili haberleri zaten takip ediyorsunuzdur. Satış sıkıntısından ilan üzerine ilan yayınlamak zorunda kalıyorlar. Yakında fiyatlarıda indiriverirlerse hiç şaşırmam. Rekabetin kuralı bu . Kamu otoritesi bile olsan müdebbir tüccar gibi davranacaksın . Kimsenin TOKİ'ye kızmaya hakkı yok. Emlak piyasasına sağlam ve ucuz konut arz ederken hesabını kitabını da düşünmek zorunda. Önce özel müteahhit malını satsın diyemez. Geçen ayın 'protesto yiyen çek senet' verileri Merkez Bankası'nca henüz yayınlanmadı. Ankara'da inşaat malzemesi piyasasının kalbinin attığı Rüzgârlı Sokağa'da bu sıralar hiç işim düşmedi. Rüzgârlı'da mali müşavirlik yapan Ertan Abi'ye danışmalı . Muhtasarlarda sıkıntı var mı?
Konut talebi düşüyor Demir, çimento, hazır beton fiyatlarında gerileme olup olmadığına ben bu yazıyı gazeteye gönderdikten sonra açıklanan enflasyon verilerine bakıp karar vereceğiz. Konut satışlarındaki durgunluk ramazanın etkisi mi yoksa arkasında faizlerin artışı beklentilerin bozulması gibi daha derin nedenler mi var? Yakında belli olur. Demir fiyatlarının dünya piyasalarındaki gerilemesini ayrı tutmak lazım. Çimento sektörünü Aydın Ayaydın Hoca iyi biliyor. Ona sormadan fiyatlama ile ilgili fikir beyan etmek yanlış olacak. Her şeye rağmen inşaat malzemesi fiyatlarının önümüzdeki aylarda enflasyonu aşağı çekmekte Durmuş Yılmaz'a çok yardımcı olacağı kesin gibi. Ancak İTO'nun endeksine göre inşaat malzemesi fiyatları İstanbul'da bu ay yüzde 1.91 artmış. Sözleşmesini zamanında yerine getirmek zorunda olan müteahhide son kazıklar. Batan geminin mallarını da görürüz. Hazır beton kaça indi?
Küçük Amerika Konut talebini olumsuz etkileyen, gayrimenkul fiyatlarını düşüren bir ikinci faktörde artan emlak üzerindeki vergiler . İyi fiyat için, pahalı kiracı için evi elde tutmanın maliyeti artık dikkate alınmak zorunda. Gelecek sene bu vergiler dahada artacak. Yakında kiracılara gün doğacağını buradan müjdeliyorum. Kiralardaki fiyat katılığı yeni vergilerle mi kırılıyor? Durum epeyce paradoksal. Ferhan askerden dönsün beraber bilimsel bir makale attırıp bu konuyu da boğarız. Amerika'nın küçüğü mü olduk nedir? Enflasyonun, inşaat malzemesi fiyatlarının gerileyeceğine sevinemiyorum bile. Aklıma kötü, kötü şeyler geliyor. Çekler senetler dönmüş, bankanla temerrüde düşmüşsün. Ustan, taşaronun kapına dayanmış satış yok. Geçenlerde Bodrumda iki işçi alacaklarını ödemeyen müteahhiti vurmuştu. Umarım münferit bir hadisedir. Gül gibi cillop daireyi hemde kurnalı, camları oval pencereli alan yok, müşteri yok. Ardından büyük nalburlar, derken elektrik malzemesi üreten, kapı kolu, kapı pencere menteşesi üreten yüzlerce KOBİ, Site'lerin mutfakçıları, burnundan kıl aldırmayan marangoz esnafı hepsi birden patlar mı? Tehlike bu boyutta olsa Sinan Aygün mutlaka uyarırdı. Kendisinin bire bir iştigal alanı. ASO Başkanı Zafer Çağlayan 'Anadolu Yaklaşımı' projesi ile KOBİ borçlarının yeniden yapılandırılmasını önerirken bu sıkıntıyı mı dile getirmek istiyor? Yoksa böyle başarılı bir performans gösteren büyüme rekorları kıran bir ekonomide borçlar niye ödenemesin? Özel sektör borçlarında baktık Çin'den seramik, sıhhi tesisat malzemesi davul tozu minare gölgesi ithal eden arkadaşlarda tahsilat ve ödeme sıkıntısına düşerse vay geldi bankaların başına. Hazır IMF burada iken şu 'mortgage' yasasındaki vergi indirimlerini yeniden ele almanın tam zamanı. Belediye vergilerini de bir daha düşünmeli. Vergicilikte Robin Hood yaklaşımını sonuna kadar destekliyorum ama Belediye harcamaları üzerinden kendi zenginimi yaratayım, seçim kazanayım derken ekonomi elinizde kalacak.
Seçim sonuçları ne olur? Geldik sorunların büyüğüne. Başbakan hepinizin alım gücünü artırdık derken sonuna kadar haklı idi. Özellikle inşaat sektöründe çalışanlar için son iki yılın sağladığı rahatlık önemli boyutta. 2001'de 5 Dolar civarında seyreden amele yevmiyesi sanırım bu günlerde 25 Dolardan aşağı değil o da iş sürekli olursa. Amele pazarından bulduğun işçi 60 YTL istiyor. İçeride inşaat sektörü ile başlayan durgunluk, borçların, kredilerin geri ödenmemesine 'credit crunch' a kadar giderse cari açık düzelir ama dışarıdan sermaye girişi olmaz. Alım gücünü asıl o zaman konuşuruz. İnşaatlerde yazın çalışıp kışın köyünde oturan insanların isyanını o zaman görürüz. İnşaat işçiliğinin sağladığı ek gelir olmayınca sırf çiftçilikle vatandaşın karnı doyar mı? 2007 çok zor bir yıl olacak. Seçimlerle ilgili kimse şimdiden iddaya girmesin. Hem ekonomi hem siyaset çok şeye gebe.
|