|
 |
 |
 |
|
 |
|
  |
|
İki Farklı Görüş
Öğretmen sözünü dinletmeyi bilmeli
Prof. Dr. Bengi Semerci:
Lisede eğitim veren bir öğretmenin, çocuklar ne olursa olsun, bu pozisyona düşmemesi lazım. Bu olayda, çocuklar mı yoksa öğretmen mi eleştirilmeli, bu tartışılır. Öğretmenlik özel bir iştir. Bir öğretmenin öğrencilere nasıl hükmedeceğini, bir problem çıktığında nasıl çözeceğini bilmesi gerekir. Öğretmenliğin bir şartıdır bu. Böyle bir örnek de "Liselerde işler kötüye mi gidiyor?'', "Çocuklara ne oluyor?'' gibi bir değerlendirmeden önce eğitim ve öğretmen yetiştirme sisteminin tekrar gözden geçirilmesinin gerekliliğini gösteriyor. Öğrencilerin hangi öğretmene lakap taktığı, alay ettiği gibi olaylar yüzyıllardır bilinen bir gerçektir. Belirleyici olan öğrenci değil öğretmendir. İlkokul 1. sınıfta bile öğretmeni ağlatarak sınıftan uzaklaştıran çocuklar çıkmaya başladı. Bu tehlikeli bir şey. Öğretmenlerin, çocukları yakalamaları lazım. Ben de öğretim üyesiyim. Sınıfa girdiğimde çocuklara hükmedemiyorsam, o sınıfa girmemeliyim. Sorun aslında "Çocuklar, söz dinlemiyor,'' değil, "Biz çocuklara dinletemiyoruz.'' Evimizde de sokakta da okulda da... Çünkü biz de hareketleri düzgün yapamıyoruz.
Dersi sorunlu olan öğretmene saldırdı
Eğitimci Sait Gürsoy:
Sınava hazırlanırken, bazı gençler okulların son ayı olan mayısta rapor alarak sınıfları boşalttı. Bana göre bu gençler, üniversiteli olma iddiasında olan, iyi ya da kötü altyapısı oluşmuş kişilerdi. Ancak bir kısım genç ise ilk baştan itibaren okula ve üniversiteye giriş sistemine ciddi bakmayan grubun içinde yer alıyordu. Bunlar devamsızlık haklarını ders yılı başında kullandıkları için rapor alamadılar ve mayıs ayında sınıflarında oturmak zorunda kaldılar. Bu tip gencin psikolojik yapısı şiddet içeriyordu. Ya okuluna ya da öğretmenine zarar verecekti. Haydarpaşa Lisesi'nde de böyle bir tablo oluşmuş. Bu da gençliğimizin nereye gittiği sorusunun çok açık bir yanıtı. Öğretmenimize gelince, bu insan ne yapsın? ÖSS sistemi, bir tarafta okul. İki cendere arasına sıkışan bir insan. Bizim bu tip insanların daha doğrusu okulların yöneticilerinin, idarecilerinin ellerini öpmemiz gerekiyor. Çünkü, simsiyah bir tabloyu bu insanlar biraz gri yapabilmek için çaba sarf ediyor. Milli Eğitim'den bu öğretmenlere sahip çıkmalarını, öğrencilere de doğru yolu göstermek için gerekli çalışmalarını yapmalarını diliyorum.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
