kapat
   
14 Ağustos 2006 Pazartesi
 
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdoğan:Kalıcı istikrar için aktif bir politika izleniyor
"Asker için BM kararı beklenecek"
Lübnan'da konuşlandırılacak uluslararası güce katkıda bulunacak ülkeler
Erdoğan:Kalıcı istikrar için aktif bir politika izleniyor

Erdoğan:Kalıcı istikrar için aktif bir politika izleniyor

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin, bölgesinde ve dünyada adil bir barışın, kalıcı istikrarın tesis edilmesi için aktif bir politika izlediğini söyledi.

Erdoğan, AK Parti genel merkezinde partisinin 5. kuruluş yıldönümü dolayısıyla basın toplantısı düzenledi.

Adaletin, mülkün temeli, insanca yaşamanın ekmek ve su kadar gerekli aracı olduğunu belirten Erdoğan, bu bilinçle Adalet Bakanlığının çalışmalarına özel bir önem verdiklerini söyledi.

Fiziki mekanların iyileştirilmesi ve standartların yükseltilmesinin yargı makamının çok daha rahat çalışmasına zemin hazırlayacağını ifade eden Erdoğan, bunun yanı sıra adalet hizmeti veren mekanizmaların teknolojik altyapısının iyileştirilmesi konusunda da ciddi çalışma içinde olduklarını kaydetti.

Bu
çalışmaların tamamlayıcı ögesi olarak ceza infaz kurumlarının standartlarının yükseltildiğini, öte yandan hakim, savcılarla diğer
adli personelin mesleki bilgi ve becerilerinin geliştirilmesi, sosyal ve kişisel yeteneklerinin artırılması amacıyla meslek içi eğitimler yapıldığını kaydeden Erdoğan, şöyle konuştu:

''Bunların en önemlisi mevzuat çalışmalarıdır. Çünkü insan hayatını doğrudan ilgilendiren unsurlar bunlardır. Burada sayamayacağım kadar çok kanunda değişiklik yaptık. Mevzuatımızı çağdaş dünya standartlarına ulaştırdık. Neler yapıldı? Bunu soranlar var.

İşte bunlara cevap olsun diye bunu özellikle söylüyorum. Temel hak ve özgürlüklere ilişkin güvenceler dönemimizde artırılmıştır. Düşünce ve
ifade özgürlüğünün alanı genişletilmiştir. Kadın-erkek eşitliğini etkin şekilde sağlamaya yönelik düzenlemeler yapılmıştır. Avrupa İnsan
Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları itilafların çözümlenmesinde bağlayıcı norm haline getirilmiştir. Ceza
infaz sistemi etkin hale getirilmiştir. Mağdur hakları ve tanığın korunması ön plana çıkarılmıştır. Adil yargılanma hakkının bir gereği olarak bölge adliye mahkemelerinin kurulmasını sağlayacak kanunlar çıkarılmıştır. Adalet hizmetlerinin hızlandırılması konusunda gerekli önlemler alınmış ve yargılamanın makul sürede sonuçlandırılması amacıyla yasal düzenlemeler yapılmıştır.''

Erdoğan, işkenceyle mücadele konusunda ise göreve geldikleri günden bu yana sıfır tolerans yaklaşımını benimsediklerini ve bunun
olumlu sonuçlarının ilerleme raporuyla teyit edildiğini bildirdi.

Yolsuzluğun toplumun temel değerlerini ve geleceğini yok eden bir hastalık olduğu inancıyla hareket ettiklerini vurgulayan Erdoğan, yolsuzlukla mücadele kapsamında finans sektörünü yeniden yapılandıracak ve kamu maliyesinde şeffaflığı sağlayacak kanunların çıkarıldığını hatırlattı.

DIŞ POLİTİKA

Türkiye'nin çevre ülkelerle tarihi ve kültürel bağlara sahip olduğunu, kıtaları ve medeniyetleri birbirine bağlayan bir konumda
bulunduğunu belirten Erdoğan, ülkeyi yönetenlerin ve yönetecek olanların tarihi birikime, derin bir ulusal bilince, geniş bir dünya vizyonuna, dinamik ve çözümden yana bir diplomatik anlayışa sahip olmaları gerektiğini vurguladı. AK Parti olarak ilk günden bu yana ''içine kapanık bir Türkiye politikası'' izlemekten uzak durduklarını belirten Erdoğan, Türkiye'yi dünyaya açmanın gayreti içinde olduklarını söyledi.

Erdoğan, 3 Kasım 2002'den bu yana Türkiye'nin her alanda olduğu gibi dış politikada da önemli mesafeler aldığının, yeni açılımlar
yaptığının ve yeni kazanımlar elde ettiğinin ortada olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin 40 yıllık hedefi olan AB üyeliği yolunda etkin bir politika izlediklerini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

''Bizim açımızdan AB iki yönlü bir anlam ifade etmektedir. Bunun
özellikle AK Parti teşkilatının tüm görevlileri çok iyi bilmeli ve bulundukları her yerde mahalle mahalle, köy köy her yerde anlatmalıdır. Birincisi Cumhuriyetimizin çağdaşlaşma idealinin bugünkü yol haritasıdır. Bu nedenle biz Avrupa Birliği'ni kendi insanımızın hayat standardının yükseltilmesi için bir çerçeve olarak görüyoruz.

Öte yandan, Avrupa Birliği'ne üyelik hedefimiz medeniyetler ittifakı bağlamında, küresel barışa katkı yapacak en önemli dinamiktir. Büyük bir tarihi tecrübeden gelen, büyük bir devlet olan Türkiye kendi yerli değerlerini evrensel değerlerle buluştururken küresel sistemin barış ve adalet doğrultusunda güçlenmesi için kendine düşeni yerine getirme çabasındadır.''

İttifak denildiğinde her şeyin üst üste örtüşmesi olarak anlaşıldığını belirten Erdoğan, ''İttifak bu değil. Örtüşen yanlarımız var. Farklı medeniyetlerle örtüşen yanlarımız var. Asırlardan gelen aynı şekilde anlaşabileceğimiz, uzlaşabileceğimiz yanlar var. İşte bunları bulup çıkarabilmek, bu alanlarda en azından bu ittifakı sağlayabilmek ve gelecek nesillere medeniyetlerin çatıştığı bir dünya değil, medeniyetlerin uzlaşabildiği, anlaşabildiği bir dünya bırakabilmektir. Gayretlerimiz neticesinde tarihi bir eşiği geçtik ve üyelik müzakerelerine başladık'' diye konuştu.

KIBRIS MESELESİ

Erdoğan, Kıbrıs konusunda cesur ve kararlı adımlar attıklarını belirterek, ''Adada barışı, uzlaşmayı, çözümü isteyenin Türk tarafı olduğu artık net bir şekilde ortaya çıkmıştır'' dedi. Tüm insanlık için barış, huzur ve adalet istediklerini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:

''Milletime sesleniyorum, şunu iyi bilmenizi istiyorum: Kıbrıs'ta şöyle şöyle peşkeş çekildi, şu verildi, bu verildi... Değerli kardeşlerim bunların hepsi maalesef politikanın işte o çirkin yüzüyle oy toplama gayretleridir. Hiç bir şey verilmemiştir.

Bunu söyleyecek bir siyasetçi ortaya çıkamaz. Tam aksine Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti itibar kazanmıştır, kazanmaya devam etmektedir. Şu anda masa başa görüşmeler başlamıştır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti şu anda bir şantiye haline dönüşmüştür. Alt yapı üst yapı çalışmalarıyla, turizmde adımlar atılmaktadır. Üniversitelerde adeta bir merkez haline gelen bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vardır. Ama bundan tabi ki benim
Türkiye'deki tüm vatandaşlarım haberdar olamayabilir. Onun için gidip yerinde görmek lazım. Bunu yerinde gidip görenler, bilenler olarak
bizler söylüyoruz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, dünden bugün daha iyidir, yarın daha iyi olacaktır.''

ULUSLARARASI ANLAŞMAZLIKLAR

Uluslararası anlaşmazlıkların diplomatik yollardan çözüme kavuşturulması gerektiğini savunduklarını belirten Erdoğan, ''Bölgemizde ve dünyada adil bir barışın, kalıcı bir istikrarın tesis edilmesi için Türkiye olarak aktif bir politika izliyoruz'' dedi.

Gerek Ortadoğu'da, gerekse dünyanın başka köşelerinden yükselen alevlerin küresel bir yangına dönüşmeden söndürülmesi için büyük çaba sarf ettiklerini ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

''Başta Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslararası örgütlerin de barıştan yana güçlü bir irade ortaya koymaları gerektiğini düşünüyoruz. Dünyada söz sahibi olan devletlere bu konuda ciddi sorumluluklar düşmektedir. Uluslararası camiaya çatışma kültürünün, güç kavgalarının insanlığı geri dönülmez bir felaketin eşiğine sürüklediğini daha fazla geç olmadan fark etmelidir.''

Erdoğan, Ortadoğu'daki mevcut tablo nedeniyle partisinin 5. kuruluş yıldönümü kutlamalarını bir şölen şeklinde değil, sade bir
basın toplantısıyla gerçekleştirmeye karar verdiklerini söyledi.

İsrail'in Lübnan'a saldırısında görüldüğü gibi orantısız güç kullanımına, şehirlerinin hayat kaynaklarının tahrip edilmesine ve masum insanların ölmesine yol açan olayların insanlığın geleceği açısından hiç de umutlu tablolar çizmediğini vurgulayan Erdoğan, yeryüzündeki her şeyin insanın insanca yaşama hakkı için olduğunu söyledi.

Hiçbir mücadelenin insan onurunun çiğnenmesinin ve masum kadın, çocuk ve yaşlıların öldürülmesinin gerekçesi olamayacağını kaydeden
Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Bu bağlamda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyini zaafa uğratan girişimleri de çok tehlikeli bulduğumuzu belirtmek istiyorum. Biz
Birleşmiş Milletlerin daha da güçlendirilmesi ve küresel düzenin evrensel değerler temelinde işlemesini arzuluyoruz. Tabi bu arada
Türkiye, Ortadoğu'daki çatışma alanlarına yönelik yapıcı girişimlerini sağduyulu bir şekilde sürdürmektedir. Lübnan'da ve Filistin'de görülen
yakıcı manzaralar karşısında devlet ve millet olarak her türlü yardımı yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. Bundan da kimsenin endişesi
olmasın.

Barışa yönelik diplomatik çabalarımızın yanı sıra ilaç ve gıda başta olmak üzere acil insani yardımlarımızı artırarak sürdürmeye gayret ediyoruz. Milletimizin bize yüklediği insani, ahlaki ve siyasi sorumluluğu hakkıyla yerine getirmek için bu çabalarımızı bundan sonra da sürdüreceğiz.''

(AA)

1 2 3 4 5
 
DİĞER SİYASET HABERLERİ
 Erdoğan'dan komşulara uyarı
 "Türkiye'de AB'ye ilgi azalıyor"
 Akif Gülle yoğun bakımdan çıktı
 Gülle yoğun bakımdan çıktı
 Arınç'tan DTP'ye destek geldi
 Baykal: Kimseye az dindar çok dindar ayrımcılığı yapılamaz
 Kutan: Hamas ve Hizbullah terör örgütü değil, kahraman
 Eski Adalet Bakanı Türk'ün en acı günü
YAVUZ DONAT
Suşi Kebap
Adana'da "baraj gölüne nazır"...
METEHAN DEMİR
Londra muamması
Dışişleri Bakanlığı'nda merakla beklenen...
Eşcinsellere saldırının gizli kalan fotoğrafları
Eşcinsellerin Bursa'da yapmak istediği yürüyüşe şiddete varan tehdit...
Mültecilere ilk yardım sahildeki turistlerden
Avrupa'ya kaçan Afrikalı mülteciler, zorlu bir yolculuk sonrası...
'Bu konserin tam zamanı'
'Bu konserin tam zamanı'
Barışa katkı için kurulan Doğu-Batı Divanı Orkestrası'nın İstanbul...
İsrail'i kınayan deklarasyon krize yol açtı
DOĞU Batı Divanı Orkestrası'nın, Ortadoğu'da yaşanan...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu