kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Kültür Sanat
   Turizm Rehberi
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Hayat üniversitesi seçme sınavında bir sosyal sorusu
Hayat üniversitesi seçme sınavında bir sosyal sorusu
Ya o entelektüel bir psikiyatristse?
Kemikleri sızlar mı?

Hayat üniversitesi seçme sınavında bir sosyal sorusu

Zengin ve güzel prenses fakir genci nasıl ve neden sever? Yakışıklı, kahraman ve iyi kalpli olduğu için... Biz hayatı masallardan öğrendik. Öyleyse sorarım size; kahraman, merhametli ve yakışıklı prensin yerini gerçek hayatta 'entelektüel prens' alabilir mi?.

Ünlü bir laf vardır, muhakkak bilirsiniz, savaşta ve aşkta her şey mubahtır diye. Savaşla aşkın birbirine benzediği tek nokta bu değil elbette; ya da maalesef. Savaş bir çıkar çatışması üzerine kuruludur ama aşkta da böyle bir çatışmanın etkisi yoktur demek doğru olmaz. Sonra, gerek aşkta gerekse savaşta biraz göz boyamak gerekir, elinizdekileri olduğundan biraz daha fazla gösterme ihtiyacı vardır; aşkta cazibenizi, savaşta ise silahlarınızı. Ve o yüzden aşkta da, savaşta da varını yoğunu ortaya koymak gerekir. Bir düşünün, komşu ülkeyle ya da aşağı mahalleyle savaşa girmişsiniz, "Şu tanklar bir kenarda dursun," ya da, "Sapanları ellemeyelim," demek olur mu? Dedim ya, ne yazık ki aynı kural aşk için de geçerli. Aşkta nedir insanın mal varlığı ya da silahları? Güzellik, cazibe, servet, zekâ, iktidar... Peki bilgi bunlardan birisi midir? Ya da biraz daha güncelleştirerek sorarsak, bir entelektüel, bu özelliği sayesinde beğendiği kişiyi baştan çıkartabilir mi? Eğer bu soru ÖSS'de çıksaydı, sınava girenler bir hafta içinde ÖSYM'ye itiraz ederlerdi. Çünkü tarafların cinsiyeti belirtilmedikçe bu yanlış, en azından eksik bir soru. Doğrusu şöyle sorulmalı: Entelektüel bir erkek, başka hiçbir çekiciliği olmasa bile sırf bu özelliği sayesinde bir kadını baştan çıkartabilir mi?
a)Kesinlikle olmaz.
b)Bazen.
c)Sık sık.
d)Kadın da entelektüelse olabilir.
e)Kadın da entelektüelse olmaz.
Bu sorunun doğru cevabını kestirmek o kadar kolay değil. Ama bundan önce, aynı soruyu cinsiyetleri değiştirerek soralım.

YA AKIL KADINDAYSA?
Entelektüel bir kadın başka hiçbir çekiciliği olmasa bile, sırf bu özelliği sayesinde bir erkeği baştan çıkartabilir mi? Bu sorunun cevabı olabilecek şıkları sıralarken (a)'dan öteye geçmemize gerek yok. Çünkü böyle bir şey mümkün değil, bir erkek sırf akıllı, bilgili, kültürlü diye bir kadına âşık olmaz. Bir kadın zengin olmak istediğinde kendisine zengin bir eş bulması yeterli olabilir. Çünkü servet, evlilik yoluyla sirayet edebilir. Ama aşk ya da evlilik yoluyla elde edilemeyecek şeyler var. Örneğin, güzellik. Güzel biriyle birlikte olduğunuzda güzel olmazsınız. Ya akıl ve bilgi? Bunlar temasla geçer mi? Bu sorunun cevabı muhakkak ki 'Hayır,' olacaktır. Ama kadınlar, bir şey olmak üzere değil, bir şey olan adamın kadını olmak üzere yetiştirilmiyorlar mı? Prensin seçtiği kız, başbakan olacak politikacının seçtiği kız, büyük yazarın, büyük sanatçının ve tabii büyük entelektüelin seçtiği kız... O yeter işte. Hele de kadın, beğendiği her şeyi kolaylıkla elde etmeye, kendisini en beğendiği hale getirmeye alışık, zengin bir prensesse... Adım adım, damla damla, satır satır bilgiye ulaşmaya sabrı yoksa, bu tuzağa daha kolay düşmez mi? Şair olacağına şiire ilham veren kadın oluverir. Erkeğin ise hem şiiri hem kadını vardır. Kadının hepi topu şair bir erkeği. Gün gelir erkekle birlikte şiir de çıkar gider hayatından. Çünkü bu entelektüelin kadını 'titr'i de tıpkı servet gibi. Zengin adamdan boşanan servetten de boşanır, en fazla nafakayla, tazminatla yetinir. Entelektüelden 'boşanan'a da olsa olsa birkaç tanıdıkla iki üç ahbap kalır. Birkaç da kırık dökük cümle. Kadını ve onun cinselliğe rıza göstermesini 'av' olarak gören erkek bundan yararlanır. Aşk, av ve avcı arasında yaşanan bir savaşsa her şey mubah olur. Biz buna razı olmak zorunda mıyız?

AYŞE DÜZKAN

DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 Kıyamet habercisi
 Sizce Aliye kimi seçmeli?
 'Karıncayı incitmeyecek adamdım, bunu nasıl yaptım'
 Bir Cannes rüyası
 Pozitivist din Brezilya'ya nasıl taşındı?
 Bu ne biçim demokrasi?
 Futbol yalnızca topla oynanmaz
 Fast-food kemik eritiyor
 30 kilo aldı kariyer yaptı
 Kadınlar şık, masum ve romantik olacak
 İstanbul'a festival vadisi
 Kız olursa 'Nevaeh' ya erkek olursa?
 Geleceğin mühendisleri
 Zaferler önce kendi evlatlarını yer!..
 Şampiyon...
 Rüyaları çözen adam
 Kahvenin kaç yıl hatırı olur?
 Bu yarışı dostluk kazandı
 Bir Çilingiroğlu filmi 'Erkeğin Elinin Kiri'
    Pazar Sabah Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
'En âşığım diyen erkeği getir, beş dakika sürer onu baştan...
MEHMET ALTAN
Dayı
Cezayir kentinin Osmanlı'dan kalan bölgesini...
ÖNCEL ÖZİÇER
Siz hangi zamandasınız?
"Zamanlar vardır her şeyin...
REFİK DURBAŞ
Yesemek'e sır dolu yolculuk
Tahtaköprü Barajı'ndan gelen...
KAZIM KANAT
Köydeki sünnet düğününde dört çocuklu Amerikalı...
ERDAL ŞAFAK
Kıyamet habercisi
Geçen yıl bu zamanlar onu Tahranlılar...
Okyanustaki 'çılgın Türkler'
Okyanustaki 'çılgın Türkler'
Milenyumun en büyük yolcu gemilerinden olan Voyager of the Seas küçük...
Plajda korunmak yetmez
Plajda korunmak yetmez
Yaz geldi, güneşin ışıkları tenimize bir yandan sağlık ve güzellik...
Tavuklarımıza lezzet geldi
Bir süre önce "Tavuğumu istiyorum," diye isyan etmiştim. Şimdi de bir müjde...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.