kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Kültür Sanat
   Turizm Rehberi
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Pozitivist din Brezilya'ya nasıl taşındı?
Pozitivist din Brezilya'ya nasıl taşındı?

Filozof Auguste Comte, bilimsel kabullerin gözden geçirilmesine dayalı yeni bir felsefe oluşturmak için pozitivist dini oluşturmuştu. Ülkesi Fransa'da çok etkili olmayan Comte, Güney Amerika'da özellikle Brezilya'da başarı elde etti. Brezilya bayrağında onun 'Düzen ve Gelişme' sloganına yer verildi.

Paul Benichou'nun uygun tanımıyla, 19. yüzyıl 'peygamberler çağı' olmuştur. Bunlardan bazıları mevcut dinleri yeniden biçimlendirmeye uğraşırken, diğer bazıları da yeni 'din'ler kurmuşlardır. Bunlardan biri olan Auguste Comte, tüm bilimsel kabullerin gözden geçirilmesine dayalı yeni bir felsefe oluşturma gayreti içinde, 'İnsanlık Dini' adı altında, 'Pozitivist bir din' oluşturmuştur. Ama burada Batı ile Doğu arasındaki çok önemli bir farklılığı vurgulamadan, Comte'un nasıl bir 'din' kurduğu anlaşılamaz. Bizim coğrafyada din, iman, inanç anlamına gelir, oysa Batı'daki 'religion', Latincenin 'relegere'sinden (bir araya toplanmak) gelmektedir. Comte'un dini, işte bu anlamda bir inanç, bir iman olmayıp, toplumu bir arada tutmayı hedefleyen bir doktrin olarak ortaya çıkmaktadır yani hiçbir kutsalı yoktur.

'GERÇEK OLAN YALNIZCA İNSANLIKTIR'
Comte'un geliştirdiği insanlığın evrimi teorisinin temel varsayımı, bu evrimin asıl sürükleyici unsurunun din olduğudur. Önce kendiliğinden (fetişist), sonra esinlenmiş (çok tanrılı) ve nihayet vahye dayalı (tek tanrılı) olan din, Batı'nın dağınık bilimsel sistemine yol açmıştır. Bu dağınık bilimler aralarında sentezlenerek ve birbirlerini tamamlayarak sonunda evrensel ve ilahi olmayan dine, 'İnsanlık Dini'ne dönüşeceklerdir. Comte'un sisteminde din, insana aşkın tüm anlamlarını yitiren, yalnızca ruhun iç uyumunu ve bireyciliklerin sevgi içinde birleşmelerini ifade eden bir konumdur. Comte, Pozitif Felsefe Dersleri'nin sonuç bölümünde, "Gerçek olan yalnızca insanlıktır," demektedir. Bu durumda insanlık, pozitivist dinin tek nesnesi olmaktadır. İnsanlık, 'Büyük Varlık'tır. Bu varlık, geçmiş, şimdiki ve gelecek kuşaklardan oluşur, "İnsanlık, canlılardan çok ölülerden meydana gelir". Comte'a göre, bu pozitif din, duyguları, düşünceleri ve eylemleri yönetmelidir. Sonuçta şu formüle ulaşmaktadır; 'ilke olarak sevgi, temel olarak düzen, amaç olarak gelişme'. Bu dinin ibadeti 'Büyük Varlık'a tapınmaya değil, onu geliştirmeye dayalıdır, ibadet üst bir varlıktan bir şeyler talep etmek değil, insanlığın gelişimi yönünde çaba sarf etmektir. Pozitivist dogma ise, insana, evren ve insanlık içindeki yerini anlamasını sağlayan pozitif felsefeden başka bir şey değildir. Pozitivist için aslolan 'diğer insanlar için yaşamak'tır. Comte, endüstri toplumunun insani gelişmenin son noktası olduğunu düşünmekte ve bu toplumda herkesin kapasitesine orantılı bir yer edineceğini, böylece toplumsal adaletin sağlanacağını söylemektedir. 'Toplumsalın bireyselden önce geldiği' bu toplumda, iktidarın özü, kamusal çıkarı bireysel çıkardan önde tutan 'ahlaki liyakat' olacaktır. Bazı pozitivist merkezlerin açılmasına ve bunların varlıklarını bugün de sürdürmelerine rağmen, Auguste Comte ülkesi Fransa'da çok etkili olamazken, uzak kıta Güney Amerika'da, özellikle de Brezilya'da şaşırtıcı bir başarı elde etmiştir. Bu başarı ve derin etki, Brezilya bayrağında onun 'Düzen ve Gelişme' (Ordem e Progresso) sloganının yer almasıyla kendini açık bir şekilde göstermektedir. Güney Amerika, ABD'ye olan yakınlığına ve onun tarafından 'arka bahçe' sayılmasına rağmen, hemen hiçbir Anglosakson etkisini kabul etmemiş, buna karşılık modernleşme yoluna giren bütün 'gecikmiş' ülkeler gibi Fransız modelini benimsemiştir. Bunun böyle olmasında elbette Büyük Fransız Devrimi'nin görkemli kazanımlarının büyük rolü olmuştur. Brezilya'daki Fransız etkisi 1789'a kadar Portekiz üzerinden olmuş, bu tarihte patlayan Fransız Devrimi'nin etkisiyle Brezilya'da bir bağımsızlık hareketi belirmiş ve Fransız etkisi artık dolaysız hale gelmiştir. 1792'de Fransa'da Danton, cumhuriyeti kurarken, Brezilya bağımsızlık ve cumhuriyetçilik hareketinin ilk şehidi Tradentes (diş çekici) denilen Jose da Silva Xavier asılmıştır. Ama hareket durmamış, Brezilya 1822'de Portekiz'den bağımsızlığını almış, anayasal monarşi kurulmuş ve Jose Bonifacio da Andrada e Silva, Fransız modelini izlemeye başlamıştır. Pozitivizm, Brezilya'ya bu süreç içinde matematik eğitimi yoluyla girecektir. Nitekim Auguste Comte'u ilk tanıyanlar askerler ve mühendisler olacaktır. Daha sonra bu tanıma yaygınlaşmış ve 1850'den itibaren Comte'un fikirleri üniversite tezlerinde görülmeye başlamıştır.

POZİTİVİST DERNEK'TEN KİLİSEYE
Brezilya ordusunda subay ve Rio da Janeiro askeri akademisinde matematik hocası olan Benjamin Constant Botelho de Magalhaes (ilk iki adının ünlü Fransız yazar Benjamin Constant'ınki olması Fransız etkisinin Brezilya'daki gücünü göstermektedir), Brezilya'da büyük bir etkiye sahipti ve pozitivizme dinsel cephesinden dahil olmuş, Antkonio Carlos da Oliveira Guimaraes tarafından kurulan Pozitivist Dernek'e katılmıştı. Bu merkez, 1881'de Brezilya Pozitivist Kilisesi'ne dönüşecektir. Bu arada Benjamin Constant'ın dinsel grupların ve kralın ikiyüzlülüğüne karşı cumhuriyeti savunması, onu yurtseverler ve askerlerin önderi haline getirmiştir. Bu sıralarda Miguel Lemos ve Teixeira Mendes tarafından kurulan 'Pozitivist Misyon', Brezilya'da Auguste Comte'un fikirlerini yayıyor, ahlaki yükselmeyi ve bilimsel kültürü teşvik ettiğinden çok tutuluyordu. Aynı dönemde Benjamin Constant, askerlere krallığın kaldırılması ve kilise ile devletin ayrılması hedefini kabul ettirdi. Askerler 15 Kasım 1889'da yönetime el koyarak cumhuriyet ilan ettiler (Miguel Lemos'a göre, "Fransız Devrimi'nin 100. yılını en iyi anma töreni"). 'Pozitivist Misyon'un girişimiyle, Teixeira Mendes'in tasarladığı 'cumhuriyetçi bayrak' kabul edildi. Bu bayrak, Comte'un 'Düzen ve Gelişme' sloganını içermektedir. 7 Ocak 1890'da kilise ile devlet ayrıldı. Bu arada Fransız ulusal günü olan 14 Temmuz, Brezilya bayramları arasına alındı. Brezilya Pozitivist Kilisesi, Auguste Comte'un fikirlerine harfiyen sadık kalmış ve "Tüm yurttaşlar yasalar önünde eşittir, ırk farklılığı olamaz, ruhani ve dünyevi küreler ayrıdır," gibi Cumhuriyetçi ilkeleri yayma konusunda inanılmaz bir gayret içinde olmuştur. Pozitivist Kilise, bugün de Brezilya'nın en önemli fikir ve düşünce odaklarından biri olmayı sürdürmektedir.

Mehmet ALİ KILIÇBAY

DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 Kıyamet habercisi
 Sizce Aliye kimi seçmeli?
 'Karıncayı incitmeyecek adamdım, bunu nasıl yaptım'
 Bir Cannes rüyası
 Bu ne biçim demokrasi?
 Hayat üniversitesi seçme sınavında bir sosyal sorusu
 Futbol yalnızca topla oynanmaz
 Fast-food kemik eritiyor
 30 kilo aldı kariyer yaptı
 Kadınlar şık, masum ve romantik olacak
 İstanbul'a festival vadisi
 Kız olursa 'Nevaeh' ya erkek olursa?
 Geleceğin mühendisleri
 Zaferler önce kendi evlatlarını yer!..
 Şampiyon...
 Rüyaları çözen adam
 Kahvenin kaç yıl hatırı olur?
 Bu yarışı dostluk kazandı
 Bir Çilingiroğlu filmi 'Erkeğin Elinin Kiri'
    Pazar Sabah Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
'En âşığım diyen erkeği getir, beş dakika sürer onu baştan...
MEHMET ALTAN
Dayı
Cezayir kentinin Osmanlı'dan kalan bölgesini...
ÖNCEL ÖZİÇER
Siz hangi zamandasınız?
"Zamanlar vardır her şeyin...
REFİK DURBAŞ
Yesemek'e sır dolu yolculuk
Tahtaköprü Barajı'ndan gelen...
KAZIM KANAT
Köydeki sünnet düğününde dört çocuklu Amerikalı...
ERDAL ŞAFAK
Kıyamet habercisi
Geçen yıl bu zamanlar onu Tahranlılar...
Okyanustaki 'çılgın Türkler'
Okyanustaki 'çılgın Türkler'
Milenyumun en büyük yolcu gemilerinden olan Voyager of the Seas küçük...
Plajda korunmak yetmez
Plajda korunmak yetmez
Yaz geldi, güneşin ışıkları tenimize bir yandan sağlık ve güzellik...
Tavuklarımıza lezzet geldi
Bir süre önce "Tavuğumu istiyorum," diye isyan etmiştim. Şimdi de bir müjde...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.