|
|
|
|
Asansör adabı
Sanayi Bakanlığı'nın yönetmeliğine göre, asansörlerde, kabinde olan bir kişinin dış duvarla temas etmemesi gerekir. Hani bazı apartman asansörlerinde iç kapı yoktur. Kabin hareket halindeyken, duvar ve kat kapıları önünüzden geçip gider (elbette aslında hareketli olan sizsiniz.) Bazı gençler ve çocuklar bununla oynamaya kalkışır. Bu yüzden ellerini sıkıştırarak yaralananlar olmuştur. Bizim apartmandaki asansör de eski tipti. Yeniledik. Çok değişiklik yapıldı, epey tuzluya mal oldu. Taksitleri ödeyip duruyoruz. Yine de memnunuz. Bugüne kadar asansörlerle ilgili gözlemlerime göre bazı noktalara dikkat etmek gerekiyor: Mesela ben sigara içerim. Ancak yürürken filan sigara içmeyi hiç sevmediğim, ayrıca kapalı alanlarda hava sirkülasyonu olmadığını bildiğim için asansöre asla sigarayla binmem. Bazıları, asansörü çağırır. Kabin kata gelir. Bazısı kapıyı açık tutarak lak lak etmeyi sürdürür de sürdürür. Başka katlardaki kişiler de sinir olur. Çoğu kapıcı, çöp toplarken asansörü kullanır, buna da mecburdur. Ancak katlarda yaşayanlar bazen çöplerini açık biçimde kapıcıya teslim eder. Sonuç: İş bittiğinde asansör saatlerce iğrenç kokar. En doğrusu çöpü ağzı kapalı teslim etmektir. Bazı kişiler asansörde aşırı nezaket gösterir. Şu ünlü "Lütfen önden buyurun" olayı. Halbuki bazı alanlarda nezaket ya da alt üst ilişkisi değil, işlev önemlidir. Asansöre, en yakın kişi biner ve kapıya en yakın olan çıkar. Gereksiz nezaket vakit alacağından, asansörün otomatik kapısı birisine çarpabilir. Buna mahal vermemek için en iyisi hızlı hareket etmektir. Yani asıl nezaket budur. Ancak şunu da belirteyim: Bu ilkeyi bilene ben Türkiye'de pek rast gelmedim.
Bu kadar 'kural' yeter. Biraz da mizah yapalım. Asansörler gençlerin eğlendikleri yerlerdir. Her türlü fırlamalığı yaparlar. En çok görülen tüm düğmelere basmaktır. İnternetteki 'mizahdelisi.com' sitesinde asansör adabını tarumar eden öneriler buldum. İşte bunlardan bazıları:
* Birisi asansöre girip çıkarken araba sesi çıkarın.
* 'Şimdi okullu olduk' şarkısını ıslıkla söyleyin.
* Çantanızı açıp 'Burada yeterince oksijen var mı' diye söylenin.
* Köşede arkanız dönük durun ve asansör durduğunda da inmeyin.
* Yeni binenlerin suratına pişmiş kelle gibi sırıtarak 'Çoraplarımı yeni değiştirdim' deyin.
* Biri asansörden inerken alkışlayın.
* Midenizi tutun ve 'Öğğ, beni asansör tutar da' deyin.
* Binen her kişiye inmek istediğiniz katı söyleyin.
* Yüzünüze maske takıp binin ve insanlarla o şekilde konuşun.
* Asansör her katta duruşunda 'Ding!' sesi çıkarın.
* Yanınızda sandalyenizi de getirin.
* Steteskopla duvarları dinleyin.
* Yanınıza akciğer röntgen filminizi alın ve kısa aralıklarla öksürüp durun. Bunların hiçbirini yapmayın.
Emre Aköz
|
|
|
|
|
|
|
|
|