kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Otomobil
    Detaylı Arama
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    İşte İnsan
    Sinema
    20. YILA ÖZEL
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Umur Talu @ SABAH
Tel:
0537 660 71 21
Fax:
0212 280 05 51
 

Mega ekşime!

Düşüncesine katılırsın, katılmazsın...
Ne ki, düşüncesini ifadesinden ötürü başına mapusluk sarılmışsa, vicdanını kendi sahandan kaldırır, kapı kapı dolaştırırsın.
Bir "ilke" ile yola çıkar, fikrini, yazını, sözünü, eylemini, kaşını, gözünü, itirazını; "senin gibi olmayan, senden olmayan" demez, mağdurun yanına katarsın.
Biliyorum; her zaman hepimiz, istesek de yetişemeyiz.
Ancak, öyle yürekler vardır ki, kimi tanınır, kiminin adı bile bilinmez; onlar bir ses, bir nefes dört bir yana koşturur.
Onlara ne iktidar, ne Nobel adaylığı, ne ödül, ne şöhret düşer bu dünyadan.
"Yeter ki kimsenin başına kötü bir şey gelmesin" diye "iyilikleri"ni, öyle kalpten, öyle candan şefkat, öyle damardan yiğitlik, öyle mütevazı bir dayanışma kılarlar.
Şimdi bunları bilirsin, takdir edersin, bazen gıpta edersin, bazen el verirsin de...
"Megaloman" gittikçe canını sıkar.


Megalomanın aydın cesaretinin, aykırı sözlerinin, tabuların üstüne yürüyüşünün "profesyonelleştiği"ni görürsün çünkü.
O "enternasyonal profesyonel tenkitçi" konumuyla, ülke eleştirisini, ülke aşağılamasına doğru saptırmış, "varoluşsal eleştiri"yi "eleştirel varoluş"a döndürmüş...
Esasında, "toplumsal, tarihsel eleştiri" diye başlayan hikaye "bireysel şikayet silsilesi" haline getirilmiştir.
Aman gözüne çöp batmasın diye sakınırken, yani kıymetli bulup hakkına, hukukuna, sözüne, çabasına saygı duyarken...
Birden şu da mideni kaynatmaya, giderek bulandırmaya başlar:
Tarihe, topluma, devlete, iktidara, rejime... artık her neyse, insani, vicdani, ahlaki zaviyelerden, hakikatlerden, hukuktan, mağdurdan yana eleştiri getiren herkes, otomatikman "megaloman"a da sahip çıkar, onu baş tacı eder ya...
Fark edersin ki, "mega" onların tümünü de adeta rehin almıştır.
Onların kalbini kalbinde esastan taşımadığını fark edersin.
Onların dayanışmasını yıllardır peşi sıra sürüklerken, kalkar, utanmadan "yalnız adam" rolleri oynar yabancı filmlerde.
Bir tek o gitmiştir tabuların üstüne...
Bir tek o hapis cezasıyla yargılanmaktadır...
Bir tek o cesurdur...
Bir tek o tarihe meydan okumaktadır...
Bir tek o hakikatlerin peşinde koşmaktadır.
Fark edersin ki, aynalarda kendi suretine daha büyük sevdayla bağlanan "mega", adeta cımbızla seçerek muhalif olmakta, adeta ona değmiş buna değmemiş yaparak tarihin cerahatine karşı çıkmaktadır.
"Ezilen, horlanan, aşağılanan halklar" arasında ayrımcılık yapmakta, misal, işgallere yahut küresel tahakküme gık dememektedir.
Demesin peki, dersin...
Lakin, sıkıntın bitmez.
Her dış mahfilde, bizim çok eleştirdiğimiz yerli medya gibisinden basitleşen, cahilleşen yabancı mecralarda öyle konuşur ki...
Onca yılda bu ülkede eleştirisinin, muhalifliğinin, mücadelesinin, yiğitliğinin, cesaretinin bedelini canıyla, bedenindeki işkenceyle, hayatının kararmasıyla ödemiş binlerce insan hiç olmamış da, bir tek "yavrum" bir "Mesih" gibi lütfedip gelmişçesine...
Şu günlerde bile sanki, aykırı yazısının, sözünün, düşüncesinin, kitabının, çevirisinin mukabil bedeli olarak yargılanan, mapusa iteklenen hiç kimse yokmuş da, bir tek "Mega" kılıçları kuşanmışçasına...
Bir poz, bir afra, tafra!


Her "Mega" tabii "O-mega"sını da bulur.
Misal; biri de iktidar olmuştur:
Megaya kızarken, "Biz de hapse girdik; heyet mi gönderdiniz" diye posta koyverir.
Onca mağduru olmuş ve olan bir ülkede, bu mega şişinmeler, bu "megaput" laşmalar midenizi ekşitir!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Evvela, ölümü ölüm bileceksin!   / 11-12-2005
 Baraj ve serbest vuruş   / 09-12-2005
 Gördünüz mü!   / 08-12-2005
 Gazeteci anıları   / 07-12-2005
 Aklımızın bir yeri   / 06-12-2005
 Egemenlik ve yiğitlik   / 05-12-2005
 Hele bir dinle!   / 04-12-2005
 İtibar ve intihar   / 02-12-2005
 İç hizmet ve dış merak   / 01-12-2005
 Vatan borcu kart borcu!   / 30-11-2005
ÖMER LÜTFİ METE
'Hezeyan' yarası için dua
Bir zamanlar Liberal Parti...
UMUR TALU
Mega ekşime!
Düşüncesine katılırsın, katılmazsın...
ERGUN BABAHAN
İki Niğdeli, bir soru
"Bir Niğdeli, Şırnaklı çocuklar...
ERDAL ŞAFAK
Din, devlet, laiklik
Fransa laiklik yasasının 100'üncü...
MEHMET ALTAN
AK Parti'nin alt ve üst kimliği
IMF yeni stand-by'ı...
İran'a saldırı planı başladı
İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerini sürdürdüğüne yönelik...
Avustralya'da ırkçı çatışma ülkeyi karıştırdı
Avustralya'nın Sydney kentinde "beyazlar" ile Ortadoğulular...
Korkma sönmez bu Fener
Korkma sönmez bu Fener
Galibiyet serisine bir hafta mola veren Kanarya, Erciyes önünde...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu