Beyoğlu'nun En Güzel Abisi... (5)
Kulübe gelip her iş isteyeni yanında çalıştırır mısın?" Apti zorlanacak diye düşündüm ama zorlanmadı. "Herkesi çalıştırmam ama nedendir bilmem Çetin'i gözüm tuttu. Sağlam bir adama benziyordu." "Peki kimin nesiymiş bu Çetin?" diyerek yeniden ben girdim araya. Bir ailesi vardı değil mi?" "Çorumlu olduğunu söylüyordu. Ailesini küçük yaşta kaybetmiş, kimi kimsesi yokmuş. Birkaç yıl Ankara'da bir özel güvenlik şirketinde çalışmış, sonra da İstanbul'a gelmiş. Yani bana böyle anlattı..." "Evli miydi?" "Bekardı galiba. Kendi hakkında konuşmaktan pek hoşlanmazdı." "Ne yani" diye çıkıştı Ali. "Çetin'in hiç mi tanıdığı, hiç mi arkadaşı yoktu?" "Yoktu ya da benim bildiğim yoktu." Çetin'in evinde bulduğumuz fotoğrafları çıkarıp gösterdim. "Ya bu kadınlar?" Önce genç kadının bulunduğu fotoğrafa baktı. "Çilem" dedi. "Çetin'in dostuydu. Ama sonra araları bozuldu." Bakışları öteki fotoğrafa kaydı. "Evet, bu kadının yüzünden." Öteki fotoğraftaki geçkince kadını göstererek sürdürdü konuşmasını. "Sühedan Hanım eski tiyatrocudur. Gençken çok güzeldi ama oyunculukta başarılı olamadı. Yıllar önce ünlü modacı Zekai Bey'le evlendi. Zekai Bey, eşcinseldir. Sühedan Hanım'la evlendiklerinde aralarında epeyce de bir yaş farkı vardı. Ama ikisi de buna aldırmadılar. Anlaşmalı bir evlilikti. Zekai Bey, Sühedan'ı dekor olsun diye taşır yanında. Sühedan Hanım kolej bitirmiştir, yabancı lisan bilir. Sizin anlayacağınız Zekai Bey'in yanında şık durmayı becerebilen kadınlardan biridir. Hem karı, kocanın zevkleri de aynıdır. Mesela ikisi de genç erkeklerden hoşlanır. Gerçi zavallı Zekai Bey şu sıralar Amerika'da kanser tedavisi gördüğü için genç, yakışıklı erkeklerle pek ilgilenemiyor ama Sühedan Hanım'ın bu tutkusu yaşlandıkça daha da arttı. Bilhassa, Çetin gibi soğuk görünüşlü, sert erkeklere. Bana kalırsa Çetin yanlış yaptı. Çilem ona göre biriydi, Sühedan'la başa çıkması zordu. Çıkamadı da zaten. Birkaç ay sonra Sühedan'dan ayrıldı. Hem de ne ayrılış, kadının ağzını burnunu kırarak. Çünkü bir gece evde, Sühedan'ı eski sevgilisi Kerem'le yakalamış. Kerem de eski karateci, dövüş ustası ama Çetin atak davranmış, herifin kafasına geçirmiş sandalyeyi, Kerem sersemleyince de yer misin, yemez misin, evire çevire dövmüş oğlanı. Sadece Kerem'i mi, Sühedan Hanım da nasibini almış Çetin'in öfkesinden. Bir hafta yüzü gözü şiş gezmiş. Ama mahkemeye filan vermedi kadın. Skandal çıkmasından korktu herhalde. Ee sonuçta Zekai Bey'in, kendisinin adı var."
DEVAM EDECEK
|