|
|
|
|
|
|
Hapın alemdeki adı 'şeker'
SAAT gece yarısını geçiyor. Ecstasy bulunacağı ihbarı aldığmız gaybara gidiyoruz. Rengarenk ışıklı bir koridordan geçip içeriye giriyoruz. Pistte travestiler, biseksüeller, genç kadınlar ve erkekler kendilerinden geçmişcesine dans ediyorlar. Travestilerden biri geliyor yanımıza. "Kafayı bulup biraz dans etmek" istediğimizi söylüyoruz. "Burada kaliteli hap bulamazsınız, buradakiler kötü, ben size vereyim" diyen travesti bizi kısa bir sınava tabi tutuyor. Çünkü gerçek içici olup olmadığımızı anlaması gerekiyor. Bara gelmeden yarım saat önce bir tane 'şeker' attığını söyleyen travesti evinde 4 tane daha olduğunu belirterek, bizi evine davet ediyor. O kendini dans pistine atarken biz yeniden yollara düşüyoruz. Bu kez geldiğimiz gaybar da ise 4-5 tane bodyguard karşılıyor bizi. Gittiğimiz barların en kalabalığı burası. Sadece 3 genç kız var. Ecstasy alanları tahmin etmek zor değil. Biri dikkatimizi çekiyor. "Yarım saat önce evde şeker atıp geldim" diyen gence " Parası neyse veririz" diyoruz. Aldığımız yanıt hayli ilginç; "Bize yakışır mı şurada bir muhabbetimiz oldu, sana parasız veririm." Ancak gay arkadaşı rahatsız oluyor ve tedbiri elden bırakmadıklarını gösteriyor; "Polis arama yaptığı için üzerimizde taşımıyoruz. Eğer beklerseniz eve gidip verebilirim." Ancak arkadaşının kıskançlığı buna engel oluyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|