TÜSİAD'da ipler gerildi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bazı bakanlarla birlikte, Türk Sanayici ve İşadamları Derneği'ni (TÜSİAD) ziyaret etmesinin ardından, ' Başbakan ile TÜSİAD arasındaki buzlar eridi' yorumları yapıldı. Görüşmeden bize gelen bilgiler ise tam aksine işaret ediyor. Hatta TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı'nın Başbakan Erdoğan'ı sinirlendiren bir konuşma yaptığı ve TÜSİAD üyelerinin de Sabancı'nın konuşmasına itiraz ettiği belirtiliyor.
Divan Otel'de verilen yemekte Başbakan Erdoğan, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker ile TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanlık Divanı üyeleri, TÜSİAD Başkanlar Konseyi üyeleri ve TÜSİAD Yönetim Kurulu üyeleri biraya gelmişti.
Yemek Başbakan'ın uçağında olmadığına göre şarap almaktan kimse çekinmedi. Hatta, Başkan Ömer Sabancı biraz da stresten olsa gerek öğle yemeğinde tam 6 kadeh şarap içmiş. Yemek sonrası servis durdurulup garsonlar çıkarılmış.
Ömer Sabancı, Başbakan Erdoğan'a;
'Bizim, sizi samimi bulmamıza, size inanmamıza, türban, İmam Hatip Liseleri (İHL) ve zina konusunda almış olduğunuz tavır engel oluyor' demiş. Başbakan da, 'Eğer siz böyle düşünüyorsanız, sizinle ortak zeminde buluşmamız zor' mealinde bir cevap vermiş. Araya
Feyyaz Berker girerek ; 'Tam öyle değil. Bu kadar sert değiliz. Siz Türkiye'nin yolunu değiştiriyorsunuz tarzında değil' sözleriyle gerilen atmosferi yumuşatmaya çalışmış. Berker'den sonra Cem Boyner de; ' Ömer Bey çok sert konuştu.. Size yaklaşımımız tam öyle değil' sözlerini sarf etmiş.
Tartışmalı geçen yemekten sonra Ömer Sabancı, TÜSİAD Yönetim Kurulu'nu toplayarak arkasında durmadıkları için onlara sitem etmiş. Hatta, Feyyaz Berker'e, 'Güler Sabancı'yı başkan yapacaktık, o kabul etmeyince Ömer'e döndük' sözleri sebebiyle de kırgın olduğunu iletmiş.
Sabancı, Cem Duna'ya da, ' Bana destek olmadın, ama ben seni Avrupa Birliği müzakerelerinde baş müzakereci yardımcısı yapmaya çalışıyorum' serzenişinde bulunmuş.
Yine içerden ve çeşitli kaynaklardan gelen haberlere göre, Ömer Sabancı, son yönetim kurulu toplantısında bu şartlarda çalışamayacağını ve istifayı düşündüğünü arkadaşlarına söylemiş. Görüldüğü üzere TÜSİAD, 'Öyle değil, şöyle değil, tam o da değil' çizgisinde zik zak yapıyor. Galiba TÜSİAD, İnan Kıraç'ın deyimiyle, yolun sonuna geldi, yada misyonunu tamamladı.

İran'ın gerçek yüzü ortaya çıktı
Türkiye'nin İran'la yaşadığı sorunlarla, Rusya ile geliştirdiği ilişkileri iyi irdelemekte fayda var. Çünkü AK Parti hükümete geldiğinde İran'ın öteki yüzünden haberdar değildi . İranlı yetkililer, işlerine geldiği zaman Türkiye'yi Müslüman, kardeş bir ülke olarak gördüklerinin altını çizer, bizimkilerini rahatlıkla kafa kola alırlardı.
İranlılar, devlet ilişkilerinde hiç dostluk içermeyen bu yaklaşımlarını bir oyun gibi yıllardır Türkiye'ye karşı sahneye koyuyorlardı. AK Parti'yle de iktidara geldiğinden bu yana aynı yöntemle çalışmaya inanmışlardı ki, işler tersine döndü. Başbakan Erdoğan'ın İran ziyaretini hatırlıyorsanız, o tarihte Türkiye Başbakanı'nın İran'dan doğalgazda indirim talep ettiğini ve İranlı yetkililerin yaklaşık 6 saat Erdoğan'ı bekletmesine rağmen zırnık indirim yapmadığını hatırlıyor olmalısınız.
AK Parti gerçek İran'ı o dönem tanıdığı gibi Rusya'nın kıymetini de bu hadise sebebiyle daha yakından kavradı.
Ancak, İran'ın bu yüzünü şimdiye kadar İran rejimine soğuk bakan önceki hükümetler ve diğer devlet ricalinin görme şansı olmadı. AK Parti Hükümeti ise, başlangıçta tüm komşularla iyi ilişkiler kurma kapsamında İran'a daha yakınlık gösterince, İran gerçeğine vakıf oldu.
Özetle, Putin ve Erdoğan'ın Soçi görüşmesinin tarihi bir değeri var. İki ülke açısından faydalı gelişmelere imkân sağlayacak. Hatta dünyayı şaşırtan ortak işlere bile imza atılabilir.