|
 |
 |
 |
|
| Entellerin kompleksi benmişim
|
|
* Son yıllarda dinleyici kitlenizde büyük değişim oldu. Sizin de tabirinizle artık enteller, sosyetikler dinliyor sizi. Eskiden Müslüm dinlediklerini söylemeye utananlar bugün tam tersi havada.
- Şimdi (Uzunca bir süre duruyor).. Aslında biz o arkadaşlarla aynı merkezde tınlıyorduk ama (gülüyor)... Her nedense beni dinlediklerini söylemiyorlardı ya da geç fark ettiler Müslüm Gürses'i. Yani beni dinlediklerini söylemek onlara eksi bir puan mı getirecek?
* Bir dönem getiriyordu.
- Kompleks. Kompleksleri benmişim yani. Başka bir şey değil. Sonradan gördünüz ama ben kimseye gitmedim, onlar bana geldi. Ben değişmedim, olduğum yerde durdum onlar kapıyı çaldılar. Ben de "Hoş geldiniz buyurun" dedim.
* Nasıl değişmediniz? Tarkan, Bülent Ortaçgil, Sezen Aksu, Teoman şarkıları söylediniz.
- Evet söyledim. Format tarzımızda ufak tefek şeyler olsa da bizim felsefemizi, bütünlüğümüzü ve müzik tarzımızdaki anlamı bozacak hiçbir şey olmadı. (Uzunca bir süre duruyor, gözleri uzaklara dalıyor). Ben gitmedim bu arkadaşlara, kendileri gelip beni dinlemeye başladılar. İşte görüyorsunuz Eylülist isimli bar dolup taşıyor. Çok da güzel bir topluluk var, dost olduk yani.
İÇKİ İÇMEDİĞİME İNANMIYORLAR
* Ya asıl dinleyici kitleniz? Bozulanlar oldu size. Konserlerinizi terk edenler. "En güzel beyaz" diyerek bir boya reklamında oynamanızı, Teoman şarkıları söylemenizi bir türlü Müslüm Baba'ya yakıştırmadılar.
- Eleştiren olmuştur ama olumlu eleştirenler çoğunluktaydı. O çoğunluk azınlığı götürdü (eliyle bitti, gitti işareti yapıyor). Sildi süpürdü yani. Demek ki yaptığımız işte bir doğruluk payı varmış.
* Eylülist isimli barda sahne alıyorsunuz. Bildiğim kadarıyla siz 1984 yılından beri içki içmiyorsunuz. İçkili mekanda program yapmak zor değil mi?
- Eylülist, enteresan bir mekan. Orada bir bakıyorum. Sosyete falan var. Enteli geliyor, sanatçısı geliyor. Çok güzel bir uyum içerisindeyiz. Sağ olsunlar destek veriyorlar bana. Herkes içiyor, bilmem ne. Sonra kadeh kaldırıyorlar. Bana da ısmarlıyorlar. Kırılmasınlar diye kaldırıyorum gönderdikleri kadehi sonra "Sağlığa" diyorum, bardağı yerine koyuyorum. Abi, ne oldu falan diyorlar. "İçmiyorum ki ben kardeşim. Rüyamda içiyorum gerçek hayatta içmiyorum" diyorum.
* Size kesin inanmıyorlardır.
- İnanmıyorlar. İnanmasınlar onların sorunu bu. Ben yine de bir denge kurmaya çalışıyorum. Kadeh kaldırıyorum onlarla ama ağzıma içki koymuyorum. Ama içkili mekanda program yapmak zor. Adam içmiş yarım şişe rakıyı. Hadi şunu söylesene bunu söylesene. Aslında ben istediklerini söylemişim bile ama duymuyor ki... Zor bir atmosfer. İcabında başka türlü davranmak gerekiyor başka türlü tavırlarda olanlara.
* Ne gibi?
- Adam oku falan tavrına girince sen orada sanatçısın tabii işi dengede tutmaya çalışıyorsun. Güzelliklerin yanında içkili mekanın derdi bu. Çok şükür bugüne kadar kazasız belasız atlattık.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
