|
|
|
|
|
|
Nasıl yemek yapılır onu unuttu
Stajyer müşteri temsilcisi olarak işe başlayan ve çalışmalarına karşılık hisse alarak CEO koltuğuna oturan kaç kadın var, üstelik kamyonculuk kökenli bir lojistik şirketinde? Bunu Selma Akdoğan, yüzde 12 hisse sahibi olarak gerçeğe dönüştürdü.
"Kamyoncularla ne yaparım ben?" diye korkuyla iş görüşmesine gitti. Gidiş o gidiş... Şirketten bir daha ayrılamadı. Kamyonculuk kökenli lojistik şirketinde yıllar sonra yönetici oldu. Çalışmalarına karşılık olarak da hisse verildi. Korkuyla girdiği kapıdan şimdi her gün kendinden emin, güçlü bir kadın olarak geçiyor. Hâlâ haftada 80 saat çalışıyor, hâlâ her işi yapıyor. Yapmaya yapmaya unuttuğu şey ise yemek pişirmek... Selma Akdoğan, Avusturya Lisesi'nin ardından İstanbul Üniversitesi Maliye Bölümü'ne girdi. İkinci sınıfta evlendi. Okulu bitirdiğinde bankacı olma hayali kuruyordu. 1986 yılıydı, bir bankada iş görüşmesine gitti. Görüşme olumlu geçmişti fakat aynı gün eve gelen kayınbiraderi hayatını değiştirdi. Kendisi için bir iş görüşmesi ayarladığını söyledi. BALNAK adlı bir nakliye şirketiydi. Akdoğan'ın gözünün önüne ayaklarında sabo terliklerle dizilmiş kamyon şoförleri geldi. İstemeye istemeye görüşmeye gitti. Yeni kurulan BALNAK'ın 12'nci personeli olarak işe başladı. Şimdi aynı şirkette 250 kişi çalışıyor.
ŞİRKETLE BİRLİKTE BÜYÜDÜ Akdoğan, müşteri temsilcisiydi ama her işi yapıyordu. Resepsiyonda da çalıştı, operasyonda da: "İşe başlamadan önce işle ilgili telefonda nasıl konuşulur, müşteriye nasıl hitap edilir bilmiyordum" diyen Akdoğan ile birlikte şirket de büyüdü: "Çok dinamik bir yapı vardı. Hep yeni fikirler oluşuyordu kafamda. Bu arada bizim bir Alman ortağımız vardı. Karayoluyla Avrupa'da birçok ülkeyle iş yapar duruma geldik..." Akdoğan hamile kalınca işe ara verdi; fakat doğumdan sekiz ay sonra dayanamayıp döndü. Bu arada BALNAK havayolu nakliyat işine girince Akdoğan bölümün müdürü oldu. ABD ile iş yapmaya başlayınca bir de deniz yolu nakliyatı söz konusu oldu, bu bölümü de o kurdu. 1994 yılında depo yatırımını Alman ortak kabul etmedi: "Onlar istemeyince şirketi aldık. Böylece şirkette yüzde 5'lik ortaklığım oldu. Şimdi bu oran yüzde 12. Ben her zaman şirketin sahibiydim. Hisse oranı benim için bir şey ifade etmiyor." 1997'de BALNAK Holding'in CEO'su olan Akdoğan, bunca koşuşturma arasında en son ne zaman yemek yaptığını zor hatırlıyor: "Sanırım 3 ay olmuştur. Geçenlerde bir arkadaşım çok güzel sebzeli köfte yaptığımı söylemişti. Şöyle bir düşündüm, birkaç yıl olmuştu. Ben iyi organizatörüm. Kim nerede iyi yemek yapar bunları bilirim. Evde de yöneticiyim. Ama yemek yapmak artık çok tercih ettiğim bir şey değil. İnsan yönetmeye ve çözüm üretmeye alışmışım...."
|
|
|
|
|
|
|
|
|