BDDK Başkanı Bilgin bankaları kredi verme konusunda uyardı: 'Bilançoları iyi tetkin ediniz, teminatlar alınız, bilançoları temiz firmalarla çalışınız.".
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, bazı kredilerin verildiği an battığını belirterek, ''Şunu söylemek istiyoruz; lütfen kredi verirken bütün risk unsurlarını dikkate alınız, bilançolarını iyi tetkik ediniz, kuvvetli teminatlar alınız, iyi firmalarla, bilançoları temiz firmalarla çalışınız'' dedi.
Bilgin, BDDK, Dünya Bankası ve Türkiye Bankalar Birliği tarafından düzenlenen ''Risk Yönetimi'' konulu seminer sırasında basın mensuplarının sorularını yanıtlarken, Basel II için asıl öngörülen tarihin 2007 olduğunu hatırlattı.
Bilgin, AB ülkelerinde bile 2007 ile ilgili tartışmalar olduğunu belirterek, ''2007 doğru tarih midir? Bütün ülkelere uygulanabilir mi? Çünkü bazı ülkeler çok daha ileri durumda bu risk tekniklerinde ve bu sisteme uyum anlamında, bazı ülkeler de nispeten daha geri durumda'' dedi.
Türkiye'nin de içinde bulunduğu koşulları, bankaların durumunu ve AB uyum sürecini dikkate alarak bir tarihte Basel II'yi uygulamaya başlayacağını vurgulayan Bilgin, şöyle devam etti:
''Ama bu 2007 mi olacaktır, daha sonraki bir tarih mi olacaktır? İlerleyen günler bunu gösterir ama Türkiye bankacılık koşulları ve ekonomimizin koşulları bunda belirleyici olacaktır. Bunları değerlendirerek, bu uygulamalara karar verme mekanizması da BDDK olacaktır. Kesinlikle bankalarımızın koşullarını ve onların bize uyarılarını, eleştirilerini dikkate alarak, bu uygulamaları bire bir yürürlüğe koymayı düşünüyoruz.
Bizim yaklaşımımız tamamen kendi kafamızdan geçenleri uygulamak değil, bankaların eleştirilerini, bu konudaki görüşlerini alarak, kendi bilgilerimizle birleştirerek bir sonuca ulaşmak. Bu anlamda 2007 ve sonraki tarihler ilerleyen tarihlerde açıklamalarımızla sizlere duyurulacaktır.''
Basel II'nin çok komple, zor bir süreç olduğuna dikkat çeken Bilgin, ''2007, eğer iyi hazırlanılmazsa geçmiş olmak için geçilecek bir tarih değil. Ama bu Basel II'ye kesinlikle geçmeyeceğiz demek değil. Tarihin doğru bir şekilde belirlenmesi önemli'' diye konuştu.
SERMAYE YETERLİLİK RASYOSU
Tevfik Bilgin, bir soru üzerine, şu anda bankacılık sisteminde ortalama sermaye yeterlilik rasyosunun yüzde 24-25'ler düzeyinde olduğunu anımsattı.
Bilgin, kredilerdeki açılım devam ettikçe bu rasyonun daha da aşağıya ineceğini belirterek, ''Ama kanuni istenen seviye olan yüzde 8 bizim her zaman önem verdiğimiz ve göz önünde tuttuğumuz bir seviye. Bu orana şu anda dahi Basel II uygulansa çok yaklaşılmadığını görüyoruz'' diye konuştu.
''Hangi seviyelerde olur?'' sorusu üzerine de Bilgin, ''Şu andaki hesaplamalarımıza göre Basel II uygulansa sistemin sermaye yeterlilik rasyosu ortalama yüzde 16-17'lerde kalmakta'' dedi.
Bilgin, kredilere ilişkin bir soru üzerine de şunları kaydetti: ''Bazı krediler verildiği an batar. Şunu söylemek istiyoruz; lütfen kredi verirken bütün risk unsurlarını dikkate alınız, bilançolarını iyi tetkik ediniz, kuvvetli teminatlar alınız, iyi firmalarla, bilançoları temiz firmalarla çalışınız. Kredinin batması gayet normaldir. İleriki dönemlerde gelişmelere göre firmalar zor duruma düşebilir ama siz ilk aşamada elinizden gelen tüm çabayı gösteriniz ki bu anlamda risk almayınız. Zaten bankalarımız son dönemde bunlara önem vermekte ki riski dağıtma anlamında son dönemde bireysel kredilerdeki artış da bunun en güzel örneğidir.''
Derecelendirmenin artık çok önemli bir kavram olmaya başladığını ifade eden Bilgin, bundan sonra bankaların kredi ilişkisine girdiği firmaları derecelendirmek, derecelendirme sonucunda firmaların derecesine göre sermaye tutmak zorunda kalacağını vurguladı. Bilgin, şunları kaydetti:
''Lütfen kayıt dışı ekonomi anlamında firmalarımızın bilançosunu düzeltme girişimlerimizi hızlandıralım, yoksa bu firmalarımız çok iyi firmalardır ama bilanço yapıları bazı nedenlerle, vergisel nedenlerle, sair nedenlerle tam düzgün yansıtılmamaktadır belki de. Bu firmalarımız ileriki yıllarda bu düzenlemelerle birlikte kredi alamaz hale gelebilir bankalarımızdan. Çünkü bu firmalarımız gerçekten çok iyi ithalat, ihracat yapan firmalardır. Cirosu, hacmi çok iyidir ama bilançosuna bu yansıtılmamışsa bir şekilde marjinal firma olarak addedilip, bankalar tarafından ona uygun şekilde davranılacaktır ve bu nevi firmalar finansal anlamında sıkıntı çekebilir.''
Bankalarla yakından ilgilendiklerini ve bankaların oldukça iyi düzeyde faaliyetlerine devam ettiğini ifade eden Bilgin ''Ama reel sektörün de bir şekilde hızlı adımlarla özellikle bilanço yapısı anlamında kendisine bir düzen vermesi gerekir. Bu anlamda Odalar Birliğimizle, gerekli meslek örgütlerine de çok büyük görev düşüyor'' dedi.
Finansal Hizmetler Kanunu Tasarısı Taslağı'nın kanunlaşmasından sonra derecelendirme şirketlerine izin verme merciinin yine BDDK olacağını belirten Bilgin, operasyonel risklere ilişkin bir soru üzerine de, bunun Basel II'nin belki en önemli ayaklarından biri olduğunu vurguladı.
BDDK'dan bankalara uyarılar
