|
|
|
|
Ben Kont Olaf'ım başka yolu yok!
Talihsiz Serüvenler Dizisi'nde üç kardeşin mirasına göz koyan kötü kalpli Kont Olaf karakterini canlandıran ünlü aktör Jim Carrey "Onu sevmemin en önemli nedenlerinden biri de bana oyunculukla dalga geçme şansı veriyor olması" diyor ".
Cuma günü gösterime giren 'Talihsiz Serüvenler Dizisi'nde kötü kalpli Kont Olaf karakterini canlandıran Jim Carrey, izleyenleri şaşırtıyor. Ünlü komedyen, FHM dergisinde yer alan röportajında son filmini ve hayatındaki gelişmeleri anlattı...
* 'Kont Olaf karakterine hazırlanmak için neler yaptınız? Olaf'ı oynamak çok eğlenceliydi. Çünkü adamın üzerine oynanabilecek o kadar fazla yönü var ki... Bu rolü oynamayı gerçekten de çok istedim ve sürekli içimden, 'Ben Kont Olaf'ım başka yolu yok' cümlesini geçirdim.
* Çok sevmişsiniz bu adamı... Sevilmeyecek gibi değil ama. Tam bir kaybeden! Oyunculuk kabiliyetinden saç modeline kadar sahip olduğu hiçbir şeye güvenmiyor. Sevmemin en önemli nedenlerinden bir tanesi de bana oyunculukla dalga geçme şansı veriyor olması. Ondan nefret etmeniz gerekiyor ama emin olun siz de seveceksiniz...
* Filmde sizi seçmekte bir hayli zorlanıyoruz o makyajla... Her tarafımı kalın plastikle bile kaplasanız kendimi göstermenin bir yolunu bulurum ben...
* Size gelen projeleri neyi baz alarak değerlendiriyorsunuz? Tabii ki beni etkilemesi en önemli şey. Oynayacağım rol beni etkilemeli ki ben de filmi çevirip başkalarını etkileyeyim.
* Babanız sizin gençlik döneminizle alakalı bir gençlik dizisi yazsa türü ne olurdu? Kesinlikle komedi olurdu. O da çok eğlenceli biriydi zaten... Ailem komedinin sınırlarında yaşıyordu. İyi zaman geçirmek için bir yolunu bulurduk. Küçük bir şey bile gülmemiz ve eğlenmemiz için yeterdi.
* Bu işe ne zaman başladınız? Sanırım 17 yaşındayken profesyonelleştim. Olması gereken bir yaş. Profesyonelleşmiştim derken, bunun için ne gerekiyorsa yapmıştım. Yoksa ruhum hep aynı kaldı benim. 17 yaşında para kazanmaya başladım ve aileme komedi kulüplerinde kazandığım parayla yardım eder oldum. Ve bu da işin en güzel kısmıydı doğrusu...
|
|
|
|
|
|
|
|
|