kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
  » Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Kadına ayrımcılığın önlenmesi
Siyasette kadının yeri
ÇATOM kadınların ufkunu açtı

Kadına ayrımcılığın önlenmesi

Devlet Bakanı Güldal Akşit, çeşitli bakanlıklardan 13 kişilik bir heyetle geldiği New York'ta, ''Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi'' (CEDAW) kapsamında, Türkiye'nin 4. ve 5. dönem birleşik raporunu bugün Birleşmiş Milletler'de sunacak.

Rapor, hükümetin kadınlara karşı ayrımcılığın önlenmesi ve kadın-erkek eşitliğinin sağlanması için aldığı önlemlerin dökümünden oluşurken, CEDAW Komitesi'nde Türkiye'de kadının durumunun değerlendirilmesinde, sunulan bu raporun yanı sıra sivil Türk kadın örgütleri tarafından hazırlanan ve 17 Ocak'ta CEDAW Komitesi'ne sunulan iki ''gölge raporun'' da esas alınacağı kaydedildi.

''Gölge raporları'' hazırlayan Türk kadın örgütlerinin New York'ta yayımladıkları ortak basın bildirisinde, ''Türkiye'de giderek güçlenen sivil toplum örgütleri ile devletin uluslararası platformlarda diyalog içinde çalışmasını gerektiren bu süreç, ülkemizde demokratik geleneklerin giderek yerleşmekte olduğunun da bir göstergesidir'' denildi.

BM Genel Kurulu'nda 1979 yılında onaylanan CEDAW'ın, kadınların insan haklarını koruyan uluslararası ve bağlayıcı bir yasa niteliği taşıdığı ifade edilen basın bildirisinde, sözleşmeyi 20 Aralık 1985'te imzalayan Türkiye'nin, imza koyan diğer ülkeler gibi periyodik raporlar sunarak, kadına karşı ayrımcılığı önlemek üzere alınan önlemleri açıkladığı belirtildi.

CEDAW sürecinin önemli bir ayağını da sivil toplum örgütlerinin katılımının oluşturduğu kaydedilen bildiride, kadın örgütlerinin hazırladığı alternatif raporların söz konusu ülkelerdeki durumu daha objektif değerlendirme imkanı verdiği savunuldu. Gölge raporlardan birinin Kadının İnsan Hakları-Yeni Çözümler Vakfı tarafından hazırlandığı ve Türk Ceza Kanunu Kadın Platformu'nu oluşturan 27 kadın örgütü tarafından desteklendiği belirtilirken, diğerinin ise 138 sivil toplum kuruluşunun ortak görüşlerini içerecek şekilde Türkiye CEDAW Sivil Toplum Yürütme Kurulu tarafından
hazırlandığı ifade edildi.

Kadının İnsan Hakları-Yeni Çözümler Vakfı tarafından hazırlanan gölge raporda namus cinayetleri, bekaret kontrolleri, kadının siyasete ve işgücüne katılımı, Kamu Yönetimi Reformu Yasa Tasarısı ve Medeni Kanun'daki mal rejimiyle ilgili eşitsizlik iddiaları yer alıyor.

Yeni Türk Ceza Kanunu'nda hala kadınlara karşı ayrımcılık yapan ve kadının insan hakları ihlallerini meşrulaştıran düzenlemeler bulunduğu iddia edilen raporda, Kamu Yönetimi Reformu Yasa Tasarısı'nın da zaten yetersiz sayıda olan kadın sığınma evlerinin ve toplum merkezlerinin kapatılması riskini getirdiği ileri sürüldü.

Anayasa'nın Nisan 2004'te değiştirilen 10. maddesinin kadın-erkek eşitliğinin hayata geçirilmesi için gerektiği belirtilen olumlu ayrımcılık perspektifini taşımadığı ifade edilen raporda, maddenin mevcut haliyle kadınlara fırsat eşitliği yaratılmasını engelleyecek nitelikte olduğu ileri sürülüyor ve bu konuda bir dizi öneri getirildi.

Türkiye CEDAW Sivil Toplum Yürütme Kurulu'nun gölge raporunun ise, Türkiye'nin 81 ilinden farklı kuruluşları temsil eden 453 kadının katılımıyla yapılan CEDAW Sivil Toplum Forumu'nun sonuçlarına dayanılarak hazırlandığı belirtildi.

Bu raporun dört kritik alan üzerinde yoğunlaştığı kaydedilirken, kadın-erkek eşitliğini sağlayacak özel önlemler için bir Anayasa değişikliği öneren raporun, Siyasi Partiler ve Seçim Yasası'nda yapılacak bir değişiklikle yüzde 30'luk kadın kotası sisteminin getirilmesini önerdiği ifade edildi. Kadınların eğitimi konusuna da vurgu yapılan raporda, Türkiye'de kadınların hala yüzde 19,4'ünün okuma yazma bilmediğine dikkat çekildi.

Raporda üzerinde durulan dördüncü alanın ise evlilik, aile ve geleneksel roller olduğu belirtilirken, devletin sadece kamu mekanizmalarında kadına ayrımcılık yapılmasını önlemekle kalmaması, aynı zamanda, geleneksel rol ve davranışlar dahil, kadınlara ayrımcılık yapan üçüncü kişilerin davranışlarından da sorumlu olması gerektiği ve bu yöndeki değişimin kararlı bir devlet politikasıyla hayata geçirilmesi gerektiği savunuldu.

1 2 3 4 5
 
DİĞER SİYASET HABERLERİ
 Erdoğan'dan bayram mesajı
 Sağlık Bakanlığı'na devredilen varlıklar
 Sarıgül ile Güneş ekibi aynı masada
 Türban BM gündeminde
 Sezer'den tsunami bölgesi halkı için yardım çağrısı
 Ankara'dan Kerkük uyarısı
YAVUZ DONAT
Yayınlanmamış kitap: "Atatürk'ün aşkı... Latife"
Latife...
MAHMUT ÖVÜR
CHP'de delege hesapları
Zaman daralıyor... CHP'de...
Polisimiz strese kelepçeli
Nöbetlerin uzunluğu ve mesai dışında sık sık göreve çağırılma gibi,...
Kürkünü annesine bakan hemşire çalmış
Eski bakan Vural Arıkan'ın kızı Arzu Banu Erkal'ın Nişantaşı'ndaki...
Bu Türkler de çok oluyor
Bu Türkler de çok oluyor
Sergiyi gezen basın mensupları aynı ortak soruyu yönelttiler; "Bu...
Sadıkoğlu'nun eşinden Londra'ya sürpriz ziyaret
Sadıkoğlu'nun eşinden Londra'ya sürpriz ziyaret
Irak'ta operasyonlar düzenleyen İngiliz birliklerinin Kahraman...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu