|
 |
 |
 |
 |
|
Bize tavırlı entel oyunculardan bıktık
Uygur kardeşler, babaları Nejat Uygur'u küçümseyen bazı tiyatrocuların, onları da yok saymaya çalıştığını söylüyor. Uygurlar, Afife ödülleri jürisinin bir kez bile onları izlemediğini belirtirken, komedi dışında da oynayabileceklerini göstermek için tiyatro sahnesinde kez dram oynamaya hazırlandıklarını anlatıyorlar '.
Yeni sezonda 'Güldüren Şüphe' ile Fatih Zübeyde Hanım Kültür Merkezi ve Şişli Belediyesi Tiyatrosu'nda yeniden seyircinin karşısına çıkmaya hazırlanan Uygur kardeşler, babalarının yaptığı bazı hataları yapmamaya dikkat ettiklerini söylüyorlar. İki ünlü kardeş ile Uygurlar'ın imajı üzerine konuştuk...
* Babadan tiyatrocu kardeşler olarak Uygurlar'ın tiyatrodaki yerini nasıl buluyorsunuz?
Behzat Uygur: Çok seyredilen, güldüren ama bir o kadar da kıskanılan ve küçümsenen bir tiyatro. Çok iş yapan bir tiyatro Uygur Tiyatrosu. Eskiden beri İstanbul'un bütün mahallerinde Türkiye'nin her kasabasında seveni olan bir tiyatrocu babam. Onun bu durumu başka tiyatrocular tarafından hazmedilemedi. Aşağılandı, kıskanıldı... Oysa Nejat Uygur Tiyatrosu kapı baca kırarken, bütün tiyatrolar sinek avlıyordu.
Süheyl Uygur: Burada hem babamın hem de bizim seyircimize bir saygısızlık var. Salon dolduran 500-100 seyirci, tiyatro seyircisinden sayılmıyor. Ve yapılan iş bu ülkede sanat sayılmıyor bu insanlar tarafından. Bu durum sinamada da böyle.
B.U.: Belli gruplar bir araya gelerek Nejat Uygur'u gidip seyretmemişler, ama gizli gizli takip ederek de yaptığı işi aşağılamaktan geri kalmamış, üstelik projelerini çalmışlar.
* Tiyatro ödüllerini belirleyen jüri üyelerinden hiç kimse gelip izlemiyor mu oyunlarınızı?
B.U.: Başka gelenler var, mesela Tunç Yalman geldi. Çok değerli bir tiyatro adamı. Ayakta alkışladı. Ayten Gökçer geldi, Ali Poyrazoğlu geldi. Tiyatromuza geldikten sonra sorun yok. Ama gelmeye çekiniyorlar. İyi tiyatro yapıyoruz biz, gerekirse onlara formülünü de veririz...
S.U.: Yıllarca küçük gördükleri Nejat Uygur'un oyunları, televizyonlarda 80'li 90'lı yıllarda tekrar tekrar yayınlandı, reyting aldı. Tiyatro bilmeyenler bu sayede tiyatro öğrendi.
'30 SANİYEDE BİR GÜLDÜRÜYORUZ'
* Komedi oynamak biraz dezavantajlı o zaman. Ciddi bir dramada oynayanın havası daha fazla!
B.U.: Komedi oynadığımız için salonları doldurduğumuzu, komediyi kim oynasa, seyircinin geleceğini düşünüyorlar. Anlat bakalım bir fıkra, beş kişiyi güldürebiliyor musun? Bizim tiyatromuzda gülme zamanlaması 30 saniyede birdir. Onlar beceremiyor, beceremeyecekler de...
* Bu entel tiyatrocu dediğiniz kesim sizi izleyen seyirciyi de mi küçük görüyor?
B.U.: Tabii. Çok sevdiğimiz bir usta olan Ali Poyrazoğlu oyununda, "Ne o, Nejat Uygur seyircisi gibi her şeye gülüyorsunuz?" dedi. Sonra Nejat Uygur'a teşekkür etti o ayrı. Ne demek bu? Nejat Uygur her şeye güldürüyor. Uygurlar güldürmeyi biliyor. Bizim tıka basa oynadığımız Fatih Zübeyde Hanım Kültür Merkezi'nde birçok tiyatro barınamadı. İnsanlar izlemedi. Şehir Tiyatrosu bile oyun oynayamadan gitti. O yüzden farkında olarak veya olmayarak seyirciyi de küçümsüyorlar.
BÜLENT İPEK MAGAZİN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
