Paul Allen, hepimizi dört kat aşağıya indirdi. Gördüğümüz denizin altında muhteşem bir manzaraydı. Allen, küçük bir oda, zemini de cam yaptırmış. Okyanusta balıkları seyrediyormuş!.
Ünlü eğlence mekanı Reina'yı da ziyaret eden Paul Allen'ın aklı kendi teknesindeydi. Bir ara Reina'nın patronu Mehmet Koçaslan'a ünlü rockçu Jimmy Hendrix var mı diye sordu. Cevap olumsuzdu. Çok geçmeden, "Hadi şimdi tekneye gidiyoruz. Sizi orada süper bir orkestra bekliyor" dedi. Sözünü ettiği 'Octopus' adındaki süper lüks yattı. Yatın içinde yok yoktu. Denizaltıdan, iki helikoptere, basketbol sahasından, müzik stüdyosuna, sinema salonundan fitness bölümüne her şey vardı. Sürat tekneleriyle yata vardık. Öylesine büyüktü ki kaybolmak istemediğinden kimse gruptan ayrılamadı. Paul Allen, hepimizi dört kat aşağıya indirdi ve küçük bir odaya getirdi. Gördüğümüzdenizin altında muhteşem bir manzaraydı. Allen, küçük bir oda, zemini de cam yaptırmış. "Okyanustaki balıkları buradan izliyorum" dedi. Muhteşemdi. Tabii doğrusu Karaköy'de demirlemiş olan yatın altında gördüğümüz onca küçük balığın şokunu da üstümüzden atması kolay olmadı. Turumuz devam ediyordu, biraz sonra geldiğimiz yer sinema salonuydu. İki kişinin rahatça uzanacağı geniş koltuklardan oluşmuştu. Allen, önündeki bilgisayar ekranından daha önce deniz altıyla indiği ve denizin 1400 metre altında videoya aldığı deniz canlılarını göstermeye başladı. Sonra biraz Matrix izledik. Salon beş yıldızlı sinema keyfi sunuyordu. Geçtiğimiz koridorlardan birinin duvarı rengarenk gitarlarla süslenmişti. Aslındabu yatın her yerinde ritm ve müzik vardı. Birazdan kendimizi muhteşem bir müzik stüdyosunda bulduk. Fanatik müzik severlerin kendini kaybedebileceği bir mekandaydık. Seyahate birlikte çıktığı müzisyen arkadaşları hemen orkestradaki yerlerini aldı. Allen da gitarını. Konseri bitirip yanımıza geldiğinde teknenin hikayesini sordum. "Bu yat benim rüyamdı. Küçükken James Bond filmleri seyrederdim ve çok etkilenirdim. Sonunda gerçekleştirdim. İstediğim her şeyi söyledim. Onlar bana dizayn etti" dedi. Allen, teknesini Almanya'da Lürssen Tersanesi'nde yaptırmış. Saat sabahın 5'i olmuştu ve müzik dinliyorduk. Ayrılırken, orkestra elemanları "Ayrılmayın biz her gün altıya kadar müzik yapıyoruz" diyordu...