kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
  » Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Görücü usulüyle tanıştık büyük bir aşkla evlendik
Görücü usulüyle tanıştık büyük bir aşkla evlendik
Peynir Kralı
Tasarımları İtalya'da çok beğeniliyor

Görücü usulüyle tanıştık büyük bir aşkla evlendik

İstanbul sosyetesinin en güzel kadınlarından biri olan Nedret Taciroğlu, 'Hayatımın prensi' diye tanımladığı eşi Ali Zafer Taciroğlu'na ilk görüşte aşık olmuş. 15 yaşında tanıştığı eşine olan hisleri 25 yıldır hiç değişmemiş. Nedret Hanım, "Bütün güzellikleri onunla yaşadım diyor....

Bir dönem podyumlarda fırtına gibi esiyordu Nedret Taciroğlu... Zarafeti ve güzelliğiyle dikkatleri üzerine çekiyordu. Öyle ki Tokyo'da katıldığı güzellik yarışmasında dünya dördüncüsü olarak kendini mesleğinde kanıtladı. Taciroğlu'nun hayatı mankenlikten önce, ortaokul yıllarında değişti. 15 yaşındayken kendisinden 17 yaş büyük peynir fabrikatörü Ali Zafer Taciroğlu ile tanışan Nedret Hanım, uzun süren flört döneminin ardından dünyaevine girdi. İyi bir evlilik yaparak, sosyeteye geçtiği iddiaalarını kabul etmeyen Nedret Taciroğlu, "Kökü Osmanlı'ya dayanan bir ailenin kızıyım. Annem 4 lisan bilir. Benim için ancak 'düzgün bir aileye gelin gitti' denebilir" diyor.

AYRILIKLAR BENİ ÜZER

* Nedret Taciroğlu nasıl bir ailenin kızı?
Bana çok düşkün bir ailenin kızıydım. Annem ev kadını, babam gümrük komisyoncusuydu. Babam, Antalya'nın Finike eşrafından ünlü bir ailenin oğludur. Annem ve babam ben on yaşındayken ayrıldılar. Bu yüzden ayrılıklar beni üzer. Babasız büyümenin yaşattığı duyguları çok iyi bilirim. Aile ve evlilik benim için çok önemlidir.

* Manken olmaya nasıl karar verdiniz?
Erenköy Kız Lisesi öğrencisiyken çevremdekiler manken olmam konusunda ısrar etti. Ben de üniversite bittikten sonra güzellik yarışmasına girdim. Milliyet'in güzeli lisan bilmediği için 76 yılında yarışma için Tokyo'ya gittim. Burada dünya dördüncüsü oldum. Podyuma ilk kez 17 yaşında çıktım. Gerçekten çok para kazanıyordum. Özellikle reklam filmlerinde oynuyordum.

KİMSEYİ KINAMIYORUM
* Podyumda yasaklarınız var mıydı?
Gayet tutucu bir insandım. İç çamaşırı ve mayo kesinlikle giymedim. O zaman mayo giyen isimler belliydi. Bale eğitimim de olduğu için koreografileri de ben yapardım. Eşim beni podyumda izlemeye çok geldi.

* Şimdiki mankenleri nasıl buluyorsunuz?
Mankenlerimiz hepsi çok güzel. Ama o zamanlar bu kadar açıklık, saçıklık yoktu. Şimdi insanların değer yargıları değişti; kimseyi kınamıyorum.

* Eşiniz Ali Zafer Taciroğlu ile nasıl tanıştınız?
Eşimle 15 yaşında tanıştım. Orta sondaydım. Aslında görücü usulü tanıştık. Eşimle beni kayınvalidem tanıştırdı. Fakat eşim beni küçük buldu. Ben o yıllarda Erenköy Kız Lisesi'nde yatılı okuyordum. O zaman arkadaşlığımız devam etti ve 18 yaşından sonra beraber olmaya başladık. 25 yıldır birlikteyiz.

* Ali Bey sizden yaşça büyük. 15 yaşındayken onunla nasıl anlaşıyordunuz?
O zaman çocuktum ama yine de sohbet edebiliyorduk.. Evet, eşimle aramızda 17 yaş vardı. Eşim o zaman 32 yaşındaydı. Beni gerçekten çok küçük bulmuştu ama daha sonra nasip kısmet evlendik.

EŞİM, İLK AŞKIM VE İLK FLÖRTÜM
* Eşinize ilk görüşte aşık oldunuz mu?
Eşime gerçekten çok aşık oldum. Onun için ağladım, zırladım. Onun için öldüm, bayıldım. Ben eşimle yoğun duygularla büyük bir aşkla evlendim. O duygularım hâlâ devam ediyor. Yoğun bir arkadaşlık yaşadık ve evlendik. Eşim ben olduğum için evlendi. Yoksa bekarlığın tadına alışmış bir insan kolay kolay evlenmez. 'Ben olmasaydım evde kalmıştın' diyorum o da gülüyor. Biz de aşk hiç bitmiyor. Allah korusun ama boşansam yine kocamla evlenirim. 25 yıldır birbirimizden saygıyı ve sevgiyi eksik etmedik. Görücü usulü tanıştığım için bazı etapları geçmiştim. Yılbaşı gecesi evlenme teklifi etti. Benim ilk aşkım ilk flörtüm. Bütün güzellikleri onunla yaşadım. Kocam çok esprili ve şakacıdır. Eşim çok doludur, IQ' su çok yüksektir. Gösterişten hiç hoşlanmaz.

ALİ, HAYATIMIN PRENSİDİR
* 25 yıldır bitmeyen aşkın formülü ne?
Ben 25 yıldır eşimin üstüyle başıyla, sabah ne giyeceğine kadar ilgilenir, herşeyi önüne koyarım. Her akşam oturur onunla sohbet ederim. Üç gün de bir ona yaptıklarımı anlatırım. Ben evime çok düşkünüm. Yemeğimi hazırlar, ütümü yaparım. Evdeki kadın ütü yapsa bile ben tekrardan aynı ütüyü yaparım. Yemek kurslarına gittim. Yedi sene dinler tarihi okudum. Kendimi geliştirmek adına herşeyi yaptım. İtalyanca kurslarına gittim.

* Kendinizi hiç Külkedisi'yle özdeşleştirdiğiniz oldu mu?
Ben Ali ile evlenip bu eve gelmedim ki? Ali'nin Hisar'daki iki odalı koca balkonlu evine gittim. Bir süre kirada oturduk. Ben dört yıl sonra bu eve taşındım. Yani ertesi gün kendimi bu sarayın içinde bulmadım. Ama evet, benim hayatımın prensi Ali oldu. Benim için 'düzgün, güzel bir aileye gelin gitti' diyebilirsiniz. Çünkü, ben onun ailesiyle gurur duyuyorum.

ANNEM DÖRT LİSAN BİLİR
* Mankenliği evlilikle birlikte mi bıraktınız?
Mankenlik çok uzun sürmedi. İki buçuk yıl mankenlik yaptım. Ben çok derli toplu güzel bir mankendim. Mankenlikten para kazanıyordum. 19 yaşında da deri işine başladım. Bir arkadaşım bana "Benim çok ihtiyacım var, sen çok zevkli şeyler yapabilirsin. İki makinası olan bir atölye satılıyor, almak ister misin?" dedi Pangaltı'daki atölyeyi satın aldım ve ardından mankenliği bıraktım.

* ...Ve evliliğinizle birlikte bambaşka bir dünyanın içine girdiniz...
Ben mankenlikten sonra sosyeteye girmedim ki? Ben aç ve açıkta değildim ki? İyi bir ailenin oğlu benimle evlendi de ben bu hale geldim diye birşey söz konusu değil. Ben başka bir dünyada değildim ki! Benim ailem Osmanlı'dan gelmedir. Annem dört lisan konuşur, anneannem de aynı şekilde. Dedem paşadır. Kendimize göre bir düzenimiz vardı. Ben bebekken Mercedes'e binerdim. Ben, Gültepe'nin arka sokaklarında oturup da bu hayatı görmüş geçirmiş değilim. Bizim de beyaz eldivenli garsonlarımız oldu. Kabul etmeliyim ki, eşimin ailesi İstanbul'un köklü ailelerinden biri. Atatürk'e ilk uçağı, benim kayınvalidemin babası hediye etmiş. İyi bir aile, düzgün insanlar. Görümcelerimin hepsi tahsillidir..

* Katıldığınız davetlerde dikkat çekmeyi sever misiniz?
Biz aklı başında mazbut bir hayat yaşarız. Benim öyle taşlarım, pırlantalarım olsun diye bir isteğim yok. Ama genç kızken bunlara çok meraklıydım. Kapalı Çarşı'dan çıkmıyordum. Annemin döneminde davetlere giderken şapkalar takılır, çok şık gidilirdi. Bir davette şapka taktım, o çok dikkat çekti ve konuşuldu. Ben bunu istemiyorum.

Gülşen YÜKSEL / MAGAZİN

DİĞER MAGAZİN HABERLERİ
 Ünlülerden Arzu Balkan'a sakin ol' çağrısı geldi
 Hem damat tarafıydık hem gelin!
 Hani yalandı!
 Laila ile 5 yıldaha
 Tutumlu mu unutkan mı?
 7 Ekim'de evleniyorlar
 Fotoğraf fobisi!
 Hayır için bir araya geldiler
 Dinlenmek için İtalya'yı seçtiler
 Johnny Depp yorgunluk atıyor
 Aşk ondan sorulur
 Malikaneleri yıkılmak üzere
Kukla İbiş Almanya'da yok satıyor
Kukla İbiş Almanya'da yok satıyor
Çocuklara yönelik bir oyun için gittikleri Almanya'dan 'kukla'...
Rus ve İranlı kadınlar aynı havuzda buluştu
Rus ve İranlı kadınlar aynı havuzda buluştu
Başı bağlı İranlı kadınlar ile tangalı Rus kızlar, aynı havuzda...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.