kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ahmet Hakan Coskun @ SABAH
 

Anlaşıldım ama yanlış anlaşıldım

En son söylenmesi gerekeni en başta söyleyeyim: Anadolu denilince gözleri yaşaranlar vardır, ben onlardan değilim. Gerçi ilk gençlik yıllarımda "Anadoluculuk" adı verilen fikir cereyanına bir süre kendimi kaptırmıştım ama o yaşlarda hangimiz cereyanlara açık değildik ki!
Herkes gibi ben de gençlik yıllarımda gelgeç heveslere fazlasıyla açıktım:
Üç ay "Anadolucu", dört ay "Yerli", altı ay "Gruplar üstü entelektüel", sekiz ay "sola meyilli İslamcı", iki ay "Yeniden Milli Mücadeleci."
Bir de iki haftalık "Diriliş ekolü" bağlantım, üç haftalık da "nihilist" dönemim var ki söz etmeye bile değmez.
Yani o kimlikten bu kimliğe savrularak büyüdüm..
Büyüdüm ama sakın sakin limanlara demir attığım sanılmasın, buhran devam ediyor!

***

Şimdi durup dururken gençlik heveslerinden söz etmek de nereden çıktı diye sorabilirsiniz.
Bu işin müsebbibi Atilla Dorsay'dır. Dorsay, Sabah'ın Pazar ilavesinde yazdığı yazıda benden şöyle söz etmiş: "Ahmet Hakan'ı ilke olarak severim, yazılarını dürüst ve içten bulurum. Onun bizim gazetede en azından AKP'ye oy veren geniş bir kitleyi temsil ettiğini bilirim, onun son dönemde bu partiye yakıştırılan sosyolojik deyimiyle 'Anadolulu olmak' özelliğine soyunmasını anlayışla karşılarım."
İyi niyetinden hiç kuşku duymadığım bu satırları okuduğumda "beni anlamak için ne kadar az çaba sarf etmişsiniz Atilla Bey!" mi diyeyim, yoksa "Dorsay beni anlamış ama yanlış anlamış" türünden bir çıkış mı yapayım diye doğrusu çok düşündüm.
Sonunda, "bıktım tanımlanmaktan" diye yazdığım bir günün ertesinde beni inceden bir tanımlamaya tabi tutan Atilla Dorsay'a şu üç şeyi anımsatmakta karar kıldım:

BİR:
İlk gençlik yıllarımda etkisi altına girdiğim fikir cereyanlarından beni hiç açmayanı ve en renksizi "Anadoluculuk" hareketiydi. Ne "Bir bayrak rüzgar bekliyor" şiirinden hoşlandım, ne de "Gezsen Anadolu'yu" şarkısından etkilendim. Ne zaman Anadolu'ya açılsam, Kemal Tahir'in köy romanlarından birini okumuş gibi olurum ve umutsuzluğa kapılırım. Anadolu benim için ne bir kimliktir, ne de sığınılacak bir liman. Ne köy enstitüsü çıkışlı yazarlar gibi orada bir devrim potansiyeli gördüm, ne de sağ ideologlar gibi Anadolu çocuklarının yeniden büyük Türkiye'yi kuracaklarına inandım. Yani "Anadolulu olmak özelliğine" hiçbir zaman soyunmadım.

İKİ: Benim Sabah gazetesinde "AKP'ye oy veren geniş kitleyi temsil ettiğim" iddiasına gelince: Hayatta en çok korktuğum şey küçük ya da büyük bir kitlenin temsilcisi olmaktır. Buna rağmen tepeden ve tabii alabildiğine yüzeysel bakanlar bana "temsilcilik" görevi vermeye fazlasıyla meraklılar. Onlar için şunu söylemek isterim: Bu zamana kadar kimsenin temsilciliğine soyunmadım ama eğer ille de "Hayır, sen temsilcisin" deniliyorsa, tamam o zaman, şu andan itibaren bana yüklenen bilumum temsilcilik görevlerinden istifa ediyorum. Lütfen kayıtlara geçsin!

ÜÇ: Ben de Atilla Dorsay'ı ilke olarak severim. Ama bu kadar! Onu "tanımlamayı" ya da onun gazetedeki rolü üzerine yukarıdan hükümler vermeyi nezaketsizlik sayarım. Evet, ben hakikatli bir okuru olarak Dorsay'ı sadece severim, bu kadar!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 İran ve Türkiye   / 30-07-2004
 Anlaşıldım ama yanlış anlaşıldım   / 29-07-2004
 Huzur arıyorum!   / 27-07-2004
 Açık konuşalım   / 26-07-2004
 Tren ve ideoloji   / 25-07-2004
 Arınç'a dair…   / 23-07-2004
 Gerici   / 22-07-2004
 Türban mürban   / 20-07-2004
 Erdoğan ile Sarıgül   / 19-07-2004
 İyi ki beklemişim   / 18-07-2004
REHA MUHTAR
Ölürken yalnız olacağımı öğrendim
Yaş 5: Anne ve babamın...
ERDAL ŞAFAK
Bagajdaki şekerler
Bu yılın en çok konuşulan filmlerinin...
AHMET HAKAN COŞKUN
Seda kitapçıda
Ve bu da oldu! Nişantaşı'nın bütün o...
MEHMET BARLAS
Her şeyi devletten beklemenin sonu yok ki!
Türkiye'de...
HINCAL ULUÇ
Başın sağolsun Bekir..
Bir köpeğin ölümünün bu kadar...
Hangisi gerçek?
Hangisi gerçek?
GSGM Genel Müdürü Atalay: "G.Saray bu statta maç yaparsa, sorumluluk...
Aslan Porto önünde
Aslan Porto önünde
G.Saray, son iki sezonun UEFA Kupası ve Şampiyonlar Ligi Şampiyonu...
Müdür Bey'e hapis istemi
Hızlandırılmış facia ile hedefteki bürokrat olan TCDD Genel Müdürü,...
'Savcı CHP'ye asla talimat veremez'
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, muhaliflerin kurultay çağrısını...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.