|
|
|
|
|
Vedat Hoca genç olarak öldü
|
|
Kimi yazarlar, yaşadıkları çağa damgasını vuran bir-iki yapıtlarıyla anılır. Vedat Günyol Hoca ise bundan böyle hem yapıtları hem de yaptıklarıyla anılacak... Köy Enstitüleri'ne emeği geçenlerden biri, ki yetiştirdiği öğrenciler bugün dahi edebiyatımızın önde gelen imzalarından... Cumhuriyet edebiyatında aydınlanmanın önünü açan tercüme bürosunun bir neferi, ki nice yazar ve şair onun emeğinin geçtiği çevirilerle bugün dahi sanat ve kültürümüzü aydınlatmakta... Yine cumhuriyet edebiyatımızın en önemli antolojilerinden "Kurtuluştan Sonrakiler"i hazırlayan Orhan Burian'ın kültür ve sanat yoldaşı... 1950'lerin başından 60'ların ortalarına kadar yayınladığı cumhuriyet tarihinin en uzun erimli dergilerinden "Yeni Ufuklar"ın kurucusu, ki bu dergi de yayınlanmasına vesile olduğu yazı ve özel hikayelerle bir yol açıcı aynı zamanda... Bir deneme ustası... Yaşadığı çağın sorumluluğunu taşıyan gerçek bir aydın... Bu ve daha başka nitelikleriyle benden önceki kuşak ve benim için hocaların hocası... Bütün bu yaptıkları için de iktidarların hışmını çekmedi mi? Bütün bunların mükafatını hayatıyla ödemedi mi? Babeuf'un Fransız İhtilali'nde yazdığı bir kitabı çevirdiği için hapislerde süründürmedik mi?
HAYATI HİÇ ERTELEMEDİ 12 Mart'ın fırtınalı günlerinde gençliğinden beri aydınlık arkadaşı Sabahattin Eyüboğlu ile gizli komünist parti kurmaktan dolayı ona da zindanların yolunu açmadık mı? Peride Celal ile "Kurtlar" romanı çıktığı zaman konuşmuştum. Nazım Hikmet dahi Cumhuriyetin kültür-sanat hayatını anlattığı bu romanı üzerine konuşurken Peride Celal, Vedat Hoca'yla dostluğu içinde bir parantez açmıştı. Vedat Hoca, dönemin en yakışıklı gençlerinden biriydi. Peride Celal'in gönül hanesinde Vedat Hoca'nın ayrı bir yeri bulunmakta... Bir Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin aşkı... Ama asıl aşk acısını çeken Peride Celal... Vedat Hoca, "ben seni mutlu edemem" gerekçesiyle bu aşkı reddedecek, fakat kardeşlikten öte dostlukları yarım yüzyılı aşkın bir süre devam edecektir. Ölüm beklemez ve beklenmez... Ama Vedat Hoca hep ölümü bekleyerek yaşadı, hayatı ise hiçbir zaman ertelemedi. Yazdıkları ve yaşadıklarıyla kültür ve sanatımızın canlı bir tarihiydi... Bu tarih, bundan sonra yazdıklarında yaşayacak artık... Orhan Burian, Sabahattin Eyüboğlu gibi sevenleriyle buluştu şimdi... Öğrencileri ve sevenleri ise yokluğunun hüznünü taşıyacak bundan böyle...
|
|
|
|
|
|
|
|
|