kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ahmet Hakan Coskun @ SABAH
 

Hahambaşılık'ta bir öğle buluşması

İyi ki Dört Kişiydik.. Ne zaman tek başıma bir kuruma "formel" bir ziyaret yapsam acayip gerilirim. Düşünsenize: Tüm dikkatler size çevrilmiş, tüm sorular size soruluyor ve siz nezaket cümlelerinin hepsini tek başınıza karşılamak durumundasınız. Topluluk içinde gösterilmek gibi bir şey! Sinmek, saklanmak ve gözlem yapmak istiyorsunuz ama olmuyor. Neyse ki Hahambaşılık'ta böyle olmadı, çünkü biz dört kişiydik: Sabah Genel Yayın Yönetmeni Ergun Babahan, Yayın Koordinatörü Şule Talu, Mehmet Barlas ve ben.. İçimden "Oh be! Arada kaynarım" dedim. Öyle de oldu.
Barlas Faktörü.. Bir formel toplantıda Mehmet Barlas varsa hiç düşünmeyin katılın, pişman olmazsınız. Sıkıcılığı baştan garanti toplantıları bile karşısındakileri hiç incitmeden yaptığı cesur esprilerle şenlikli hale çeviren Barlas, Hahambaşılık'ta da formdaydı ve "olası ağır hava"yı dağıtmayı başardı.
İlk Ciddi Temas.. İsrail ve Yahudilik gibi derin çelişkilerin, sıcak tartışmaların ve büyük çıkmazların söz konusu olduğu kaotik alanda, benden bir cümleyle kendimi ifade etmem istense şu cümleyi kurarım: "İsrail saldırganlığına ve Şaron'a şiddetle karşı olduğum gibi Yahudi düşmanlığına da aynı şiddetle karşıyım". Yani sonuna kadar "Anti-Siyonist" ve yine sonuna kadar Yahudi düşmanlığının karşısında bir duruş. Böyle bir duruşa sahip olmama karşın bu zamana kadar bazı bireysel tanışıklıkların dışında Yahudi Cemaati'yle kurumsal bir ilişkim olmadı. Hahambaşılık'taki bu buluşma benim cemaatle ilk kurumsal buluşmam oldu.
Biz Zengin Değiliz.. Türkiye'de 25 bin Yahudi kalmış! Birincilik işte bu cümlenin; çünkü öğle buluşmasında en çok bu cümlenin altı çizildi. "Biz sandığınız gibi öyle çok zengin ve güçlü bir cemaat değiliz" cümlesi ise vurgulamada ikinciliğe yerleşti. Maksatlı mıydı, değil miydi, eğer maksatlıysa amacı neydi.. Hiçbir şey anlamadım. Gerçekten..
Sorun: İsrail.. Yahudi olmak ama İsrailli olmamak! İşte bütün mesele bu.. Türk Musevi cemaatinin İsrail'le bir gönül bağı var, bunu inkar etmiyorlar ama bu gönül bağı nedeniyle İsrail'in yapıp ettiklerinin sorumlusu olarak gösterilmek de istemiyorlar. Türk Musevileri'nin bu zamana kadar hiç yaşamadıkları türden bir ikilem bu, nev zuhur bir sorun yani.. Bu yüzden bir çıkış yolu bulmaları gerekiyor.
Benden Bir Öneri; Bilmiyorum belki susmam gerekiyordu ama dayanamadım ve "O halde siz de Şaron politikalarını kınayan açıklamalar yapın" dedim.. Bu önerinin karşısına Türkiye'ye özgü sorunlar çıktı. "Türk Musevi Cemaati" adına bir açıklama yapılamaz, çünkü böyle bir hukuki statüyü Türkiye tanımıyor. "Türk Hahambaşısı" tanınıyor ama o da dini bir merci olduğu için politik konulara değinemiyor. Böyle bir sorun var yani..
AKP'ye Sıcak Mesaj: Tam sıfatı "Türk Musevi Cemaati Türkiye Hahambaşısı Müşavirleri Başkanı" olan Bensiyon Pinto, AKP hükümetinden çok memnun olduklarını söyledi. Erdoğan'dan, Gül'den söz ederken "Allah razı olsun" ibaresini hiç ihmal etmedi.. Bence samimiydi..
Başkan Değişiyor: Bir de haber var işin içinde.. 15 gün sonra Bensiyon Pinto görevini bırakıyor. Yerine kimin geçeceği belli gibi: Daha genç bir isim Silvyo Ovadya, muhtemelen cemaatin başkanı olacak. Ovadya, halen Türk Musevi Cemaati'nin sözcülüğü görevini yürütüyor.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Adeta Evropa   / 01-06-2004
 Bir itiraf: Sezer, Demirel'i aratıyor   / 31-05-2004
 Çok matrak bir öneri: Irak'a Türk tipi laiklik!   / 30-05-2004
 Zeynep'in anıları Özal'ın kemikleri   / 28-05-2004
 'Vicdani ret' için bir umut doğdu!   / 27-05-2004
 Hahambaşılık'ta bir öğle buluşması   / 25-05-2004
 Değinmeler   / 24-05-2004
 Kabineden çizgiler   / 23-05-2004
 Göbek ve çarşaf   / 21-05-2004
 Ben olsaydım hiç istemezdim   / 20-05-2004
ERDAL ŞAFAK
OPEC, El Kaide ve BOP
Bugün dünya nefesini tutup...
AHMET HAKAN COŞKUN
Amerikancı İslam
Yer: Bağdat'ta Saddam'ın saraylarından...
MEHMET BARLAS
Sivil toplum için, "Atatürk Heykelleri Standartları"...
ALİ KIRCA
Nahif soru!..
Rus bilim adamları fay kırıklarının yol...
REFİK DURBAŞ
Eken'in madalyaları geri alınmayacak
SABAH...
ÖMER LÜTFİ METE
Çürümüşlüğün AK'tarılması
Türkiye'de değişen...
SAVAŞ AY
Surlar sırlarını paylaşıyor
DİYARBAKIR- Bir süredir...
HINCAL ULUÇ
3.58.28!. Bu ikinci madalya demek!..
Şarık Ağabeyin...
Devamı cumartesi:1-0
Devamı cumartesi:1-0
İlk yarıda çok üstün olan ay-yıldız, 22'de Hakan'la galibiyete...
Nihayet 2 yıldız
Nihayet 2 yıldız
Sarı-kırmızılılar, dünya futbolunun iki yıldızı ile her konuda...
Yılmaz ve Taner Yüce Divan yolcusu
Yılmaz ve Taner Yüce Divan yolcusu
TBMM Türkbank Soruşturma Komisyonu, 3 aydır süren çalışmasını dün...
Bumin, oybirliğiyle yeniden başkan
Bumin, oybirliğiyle yeniden başkan
Anayasa Mahkemesi, tarihinin en çekişmesiz başkanlık...
Üniversiteliler AB'ye Türkiye'yi anlatacak
Üniversiteliler AB'ye Türkiye'yi anlatacak
AB'den Aralık 2004'te müzakere tarihi almak için çok yönlü çalışmalar...
Kadının sırtından sopa eksik olmuyor
Kadının sırtından sopa eksik olmuyor
Uluslararası Af Örgütü'nün kadınlara yönelik şiddetle ilgili...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.