|
 |
 |
 |
 |
|
Erkek terörü
Af Örgütü raporu: Türk kadını dövülüyor, aşağılanıyor tecavüze uğruyor. Pozitif ayrımcılık en çok size lazım
Uluslararası Af Örgütü'nün Türkiye'de aile içi şiddetle ilgili raporu dün açıklandı.
Raporda, kadına yönelik şiddetin sorumluları olarak "koca, baba, erkek kardeş ve oğullar" gösterildi, "gelenekler de şiddetin bahanesi haline geldi" dendi.
Yasalar uygulansın başbakan kınasın
Örgütün Türkiye araştırmacısı Curry, "Bu şiddet en üst düzeyde kınanmalı, yasalar uygulanmalı. Başbakan töre cinayetlerini kınamalı" dedi. Raporu ajanslar dünyaya duyurdu, BBC televizyonu önemli haber olarak yayınladı.
Evde şiddet var... Kadının hali perişan
Türkiye'de kadınların üçte biri aile içi şiddete maruz kalıyor.
Ailenin seçtiği eş adayını reddeden kadın dayak yiyor hatta öldürülüyor.
Töre cinayetlerine intihar süsü veriliyor ve aileler bunu gizliyor.
Küçük yaştaki kızlar reşit olmadan evlendiriliyor, fahişeliğe zorlanıyor.
Malların ve arsaların yüzde 92'si erkeklerin üstünde.
Kadınlar erkekten yüzde 20-50 daha düşük ücret alıyor.
Ayrımcılık doğumda başlıyor, yetkililer kadın haklarını desteklemiyor.
Meclis'teki 550 sandalyeden sadece 24'ü kadınlara ait.
***
Kadının sırtından sopa eksik olmuyor
Uluslararası Af Örgütü'nün kadınlara yönelik şiddetle ilgili raporunda korkutucu rakamlar var. Rapora göre, Türk kadınlarının neredeyse üçte biri şiddet görüyor.
Uluslararası Af Örgütü, "Türkiye: Aile içi şiddete karşı mücadelede kadınlar" adlı çalışmasının sonucunda hazırladığı raporu yayınladı. Rapora göre Türk kadınlarının üçte biri aile içi şiddete maruz kalıyor. Sabancı Üniversitesi İletişim Merkezi'nde dün düzenlenen toplantıda açıklanan rapor örgütün Haziran ve Temmuz 2003 tarihlerinde Türkiye'ye yaptığı ziyaretler de dahil olmak üzere kendi incelemeleri, akademik araştırmalar, sivil toplum kuruluşları ile avukatlardan alınan bilgilerin analiz edilmesiyle oluşturuldu. Raporda, "Gelenek, hemen her zaman hayatlarını nasıl sürdüreceklerine karar verme cüretinde bulunan kadınlara yönelik vahşetin bir bahanesi haline gelmektedir. Şiddetin önde gelen nedeni, kadınların hayatın her alanında erkeklerle eşit olmasını yadsıyacak ayrımcılıktır'' deniliyor. Örgütün Türkiye Araştırmacısı Chiristina Curry, Türkiye'deki kadınların yaklaşık üçte birinin aile içi şiddete maruz kaldığını belirterek, şöyle dedi: "Güldünya, Şemse, Pınar... Bu liste devam ediyor. Kadınlar aile içinde dövülüyor, öldürülüyor, tecavüze uğruyorlar. Ülkede kadına karşı şiddet en üst seviyede kınanmalıdır. İnsanlar kanunlardan haberdar edilmeli ve kanunlar uygulanmalıdır. Başbakan töre cinayetlerini tekrar tekrar kınamalıdır.Hazırlanan reformlar ümit verici. Ancak yasaların uygulanması için polisin eğitimden geçmesi gerekir."
TÜRÜ DEĞİŞİYOR
Uluslararası Af Örgütü Avrupa ve Orta Asya Program yöneticisi Halya Gowan da, dünyanın her yanında kadınların şiddete maruz kaldıklarını belirterek şunları söyledi: "Bölgeden bölgeye şiddetin türü değişiyor. Örneğin İsveç'te aile içi tecavüz yaygınken Türkiye'de töre cinayetleri öne çıkıyor. Şiddetin altında yatan neden kadınlara hayatın her alanında erkeklerle eşit olmalarını engelleyen ayrımcılıktır."
MERKEZ /DIŞ HABERLER
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
