kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
  » Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Hobi
    Çizerler
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Dünyanın geleceği eğlencede
Dünyanın geleceği eğlencede
Hükümete göre reklam yapılsın
İstanbul Geceleri Karanlık

Geleceğimiz eğlencede

Reklam Verenler Derneği As Başkanı Tunaman, eğlence sektöründe Türkiye'nin dünyadaki en şanslı ülkelerden biri olduğunu söyledi ve "Yabancılar bunu çoktan fark etti" dedi.

***

Dünyanın geleceği eğlencede

Reklam Verenler Derneği As Başkanı, işadamı Caner Tunaman "Dünya çapındaki bir araştırmaya göre geleceğin lideri eğlence sektörü olacak" diyor. Tunaman'a göre Türkiye bu sektördeki en şanslı ülke. Yabancılar potansiyeli çoktan fark etmiş durumda.

Caner Tunaman ismi iş dünyası için hiç de yabancı bir isim değil aslında. Unliver firmasıyla adeta özdeşleşen Tunaman bu firmada 11 yıl Türkiye'de, 3 yıl Hollanda'da ve 4 yıl Malezya'da Yönetim Kurulu üyesi ve başkanı olarak çalışmış. Aynı zamanda Benckiser şirketinin 16 dünya kurucu ortağından bir tanesi. Hani şu Marc, Calgon, Calgonit ve Kosla'nın şirketi.
Peki Tunaman'ın Kosla ve Marc markalarının dünya yaratıcısı olduğunu biliyor muydunuz? Caner Tunaman şu anda Benckiser'in 3 ayrı kıta ve 7 büyük ülkedeki şirketlerinin stratejilerinden sorumlu üyesi, aynı zamanda Dardanel markasının hem öncüsü hem de yönetim kurulu üyesi. Daha bitmedi. İş-Koray (Kasaba Yerleşim Merkezleri) şirketinin pazarlamadan sorumlu yönetim kurulu üyesi ve Reklam Verenler Derneği As Başkanı, Türkiye Tanıtım Konseyi ve Türkiye Reklam Konseyi Üyesi. Ben yazarken yoruldum ama o yorulmuyor. Sanayii Bakanı'nın başlattığı reklam denetim tartışmasını konuşmak için kapısını çaldığım Tunaman son derece renkli cevapları ve farklı bakış açısıyla beni gerçekten de şaşırttı. Tunaman ile Türkiye'nin dünyanın geleceğinde nerede olması gerektiğini konuştuk.

TALEP ÇOK ARTACAK
* Sürekli Türkiye'nin yurtdışındaki imajını konuşuyoruz. Gerçekten de değişen bir şeyler var mı?

Yabancı işadamları yakın zamana kadar "İşler nasıl ya da şu konuda ne yaptınız?" diye bile sormuyorlardı. Hani insanın babası hapse girer de kimse onu sormaz ya öyle bir şey işte. Şimdi ise bu durum çok farklı. Yeni hükümetin demokrasi anlayışını çok seviyorlar. Bana bağlı tam 7 ülke var. Sürekli onlara ve dünyaya tepeden bakıyorum bütün gelişmeleri izlemeye çalışıyorum. Türkiye çok büyük bir potansiyele sahip beş-altı ülkeden bir tanesi.

* Hep potansiyelden söz ederiz..
Bakın ben bir araştırma gördüm. Gördüm diyorum çünkü ancak 10-15 dakika bakma fırsatım oldu, araştırmayı satın alamadım. Herhalde 8-10 milyon dolarlık bir araştırma. Türkiye'nin yeri orada çok açık. Diyorlar ki "Gelişen sektörlere baktığımızda dünyanın geleceği eğlence sektörü üzerine kurulacak." Dünyada eğlence konusunda öylesine bir talep olacak ki arz yetersiz olacak ve gelecek sadece eğlence sektörü üzerine kurulu olacak.

* Araştırma kimin için yapılmış?
Yapan dünya çapında çok ünlü bir araştırma şirketi. Şimdi ismini vermem doğru olmaz çünkü araştırmaları satın almadım. Özel bir şirket için yapılmamış daha çok Ortak Pazar üyesi bir devleti için yapılmış. Eğlence sektörünün gelişebileceği ülkeleri bazı şartlara göre belirlemiş, Türkiye için ayrı bölüm ayırmışlar.

ŞARTLARA UYGUNUZ
Ne gibi şartlar bunlar?

Eğlence sektörünün önemli bir bölümünü "Bikini Turizmi" oluşturuyor yani yaz turizmi. Araştırmada deniliyor ki bundan nasibini alacak az sayıda ülke vardır. Ama bu ülkelerin de öncelikle bazı şartları yerine getirmesi gerekir. Bir, ülkenin 5-6 ayı yaz olması lazım. İki, ülkenin yemeğinin çok iyi olması şart. Üç, milletçe misafirperver olmaları gerekir. Dört, sadece güneş kum yetmez tarih olmalıdır. Beş, zengin ülkelere yakın olmalıdır. Altı, güvenli olmalıdır.

Türkiye aslında bu şartların hepsine sahip. Biraz güvenlik konusunda endişeler olabilir tabii.
Güvenlik sorunu halledilir. İşte belki de bu yüzden, yani bütün koşullara sahip olan ender ülkelerden olduğumuz için bize ayrı bölüm açmışlar. Diyorlar ki "Türkiye'nin büyük şansı var çünkü tepesinde yedi kalkan var." Polonya, Çek Cumhuriyeti, Macaristan vs... Ayrıca Avusturya, Almanya, İtalya ve büyük potansiyel Rusya'yı da unutmamak gerekir. Bir de not eklemişler, "Şunu hiç unutmayın Türkiye'nin sağında er veya geç denize girmeyi öğrenecek yüz milyon kişinin yaşadığı Irak ve İran var." Bir de hesap yapmışlar. Türkiye'nin turizm gelir potansiyeli araştırmaya göre yılda en az 100 milyar dolar olmalıdır diyorlar. Yani yılda 60 milyar dolardan fazla kazanan İspanya'dan daha çok.

* Şimdiki gelirimiz nedir peki?
10-15 milyar dolar diye biliyorum. Hem de hiç reklam yapmadan kazanıyoruz bu parayı. Türkiye'yi bir marka haline getirmek gerekiyor. Yabancılar bizim potansiyeli bizden çok daha önce keşfetmiş durumda.

* Türkiye bir marka değil mi?
Bakın bu marka tarifi çok yanlış yapılıyor. Şimdi Galatasaraylılar bana çok kızıyor bunu söyleyince ama en iyi örnek o. Marka rakibine göre daha pahalı satandır. Ne kadar pahalı o kadar marka, daha başka tarifi yok. Fenerbahçe maçını 1,5 milyon dolara oynuyor, Galatasaray 200 bin dolara. Aynı şeyin Türkiye'ye de uygulanması gerekiyor. İstanbul'daki bazı restoranlar ne zaman Paris'tekiler gibi altı aylık rezervasyon alacaklar, ne zaman 80 dolara verdiğimiz otel odaları 250-300 dolara çıkacak o zaman biz marka olacağız.

* Nasıl mümkün olacak peki?

İmajı güzel tutmak çok önemli. Bu hükümetle birlikte son derece pozitif bir imaj yakalandı. Spor alanında, sinemada hep bir yerlerde adımız iyi şekilde duyuluyor. Bu rüzgarı kaçırmamamız gerekiyor. Örneğin Ford ile Mercedes arasında maliyet farkı 10 bin doları geçmez ama katma değer olan bir imajı vardır Mercedes'in. Bizim de bunu yapmamız gerekiyor.

* Daha net konuşursak...
Devlet 1 milyar doları sırf bunun için ayırmalıdır. Şimdi 1 milyar dolar deyince, "Ooo, çoook" diyorlar. Hiç de çok değil. Ayrıca sadece turizm için ayrılmamalı genel imaj için ayrılmalı. Fransa için farklı reklam kampanyası İngiltere için farklı hazırlanmalı. Nabza göre şerbet vermeli ki adam buraya gelsin. Hatta çok önemli şirketlerin içinden danışmanlar alınabilir. Para pul istemeden sadece Türkiye'nin yurtdışında iyi temsil edilmesi için çalışacak çok insan biliyorum ben. İyi bir pazarlamayla Türkiye değil 100 milyar dolar, çok daha fazlasını kazanır.

* Dünyada doğru pazarlama tekniğiyle katma değerini böyle arttırmış bir başka ülke var mı?
Malezya. Ellerinde aslında bir şey yok. Sadece imaj ve pazarlama sayesinde dünyayı sömürüyorlar.



DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
 Bu Türkler de çok oluyor!
 Sır perdesi aralanıyor
 Evet, o kadınla beraber oldum
 Erkeklere özel doğum kontrol çubuğu çıktı
EMRE AKÖZ
Balık baştan kokar
Hadi ben de bir askerlik anısı...
MEHMET ALTAN
AK Parti ve sol
Genar Şirketi'nin sol seçmen...
UMUR TALU
Kullanırsan, iyidir
Bu ülkede olan iyi şeylerden...
Amerika Papadopulos'a kızgın
Washington muhabirimizn, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell ile cuma...
İsrail'e tepki yağdı
İsrail'in hava saldırısında öldürülen Hamas lideri El Rantisi'nin...
Karadeniz ihtilali: 1-1
Karadeniz ihtilali: 1-1
Hücumda organize olamayan ve net fırsatları değerlendir emeyen...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.