kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
  » Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Hobi
    Çizerler
Bizimcity
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Tribünlerin sultanları
Tribünlerin sultanları

Onlar tribünlerin kadın fanatikleri. Takımlarına o kadar bağlılar ki hiçbir maçı kaçırmıyor, bütün tezahüratlara eşlik ediyorlar
Tribünlerde bağırıp çağıran, maç sırasında televizyonunun önünden geçtiğinizde kıyametleri koparan, uykusuz geceler boyunca spor yorumlarını izleyen hep erkeklerdir. Peki ya tüm bunları kadınlar yapıyor olsa? Onlar üç büyük takımın, üç fanatik kadın taraftarı. Tek tek konuştuk ve ortaya gerçekten ilginç bir tablo çıktı. İçlerinde "Asla başka takımdan biriyle evlenmem" diyen de var, maç sırasında kendinden geçip ayağını kıran da... Üstelik bu fanatik kadınların hepsi iyi bir kariyere sahip. KÜFÜR EDERİM Banu Birkan Beşiktaş taraftarı, bir iletişim şirketinin sahibi. Beşiktaş dendiği zaman da akan sular duruyor. Banu Birkan'ın bizimle konuşmak için verdiği adres doğal olarak İnönü Stadı. Kendi işini gücünü bırakması yetmezmiş gibi, altı arkadaşını da formalarıyla stada toplamış. Maksat güzel bir fotoğraf olsun. Üç yıl önce maçlara gitmekle başlayan taraftarlığı bu gün doruk noktasında. "Üç seneden beri her maçta varım. Bunca yıl maça gitmeyişimi büyük bir kayıp olarak görüyorum. Bu yüzden uykusuz kaldığım oluyor. Ben tutkulu bir insanım. İnandığım, güvendiğim, taraf olduğum herşeyi sonuna kadar yaşayan bir insanım. Belki bu yüzden bu kadar fanatik bir Beşiktaşlıyım" diyor. Banu Birkan hiçbir maçı kaçırmıyor, maç günleri erkenden kalkıp galibiyete konsantre oluyor, arkadaşlarıyla buluşup kritikler yapılıyor, maçtan yarım saat önce statta yerini alıp çekirdeğini çıtlatmaya başlıyor. Doksan dakikayı başlatan düdük çaldığında o zarif, şirket yöneticisi kadın gidiyor ve yerine tam bir fanatik geliyor; "Ben öyle sakin bir taraftar değilim olamam da zaten. Tezahüratımı da yaparım bazen çok utanıyorum ama küfür de ederim. Arasıra ağzımdan küfür kaçıyor, daha doğrusu bunu biraz yumuşatıp kızgınlık sözleri diyelim. Ama içimden çok ediyorum. Tüm tezahüratlara katılırım. Bazen evde de tezahürat yapıyorum. Bu artık alışkanlık oldu. Gece mekanlarında bile yanımda CD götürüp çaldırıyorum. Bence tribünde kadın erkek diye bir şey yok tribünde taraftar var. Oraya oturduğun andan itibaren sevdalısın gönül vermişsin. Kadınlar daha tutkulu bir cins belki bu yüzden fanatizmi abartabiliyoruz." Fenerbahçe camiasında "Fanatik kadın taraftar" deyince parmakların gösterdiği tek bir isim var; Yasemin Merçil. Bir avukat. Her gün adliye koridorlarında muhatap olduğu hakimler, savcılar, müvekkiller hatta mübaşirlerle ilk sohbet konusu Fenerbahçe. Uzun yıllardır da tribünde; "1995 yılından beri maçlara gidiyorum. ilk deplasman maçım Van'dı. Sekiz yıldır kombine biletim var her maça gidiyorum. Yapı olarak biraz daha istediği şeylere tutkuyla bağlanan bir kişiliğim var" diyor. TAKMIYORLARDI Yasemin Merçil fanatizmi iş edinenlerden. İş taraftarlıkla sınırlı kalmamış. Önce Fenerbahçe'nin kongre üyesi olmuş ardından da Sarı Lacivertliler Derneğinin kurucuları arasında yer almış. Dernekte elbette erkekler çoğunlukta. "300 kişilik dernekte 300 erkek kardeşim var gibi hissediyorum. Onlar bazen giyimime karışırlar, bazen nerede oturduğuma karışırlar, maça gidince onbeş- yirmi erkekten oluşan bir koridorla girerim tribüne. Önceleri bana statta süs objesi diye bakıyorlardı, 'alkışlasın orada renk olsun' diyorlardı. Konuştuğumda lafım dinlenmiyordu, yorumlarım kaale alınmıyordu. Biraz küçümsüyorlardı. On yılımı aldı bunu kırmak. Şimdi lafım dinleniyor." diyor taraftarlık serüvenini anlatırken. Yasemin Merçil fanatizmini günlük hayatta da yaşayanlardan."Fenerbahçeliliğim beni biraz aştı. Fenerbahçeli hakimler beni bilir ben onları bilirim. Bir de özellikle alışveriş yaptığım esnaf Fenerlidir. Fanatizm böyle bir şey" diyor. BACAĞINI BİLE KIRDI Galatasaray'ın kadın fanatiği ise Dilara Endican. Bir prodüksiyon şirketi sahibi. O denli fanatik ki maç sırasında iki üç kez bacağını kırmış. Doğuştan Galatasaray'lı Dilara Endican. Hayatında en iyi kararı Galatasaray'lı olmakla verdiğini söylüyor: "Galatasaray'lı olmak şahane bir duygu. 'Ya yanlışlıkla Fener'li olsaydım' diye çok korkuyorum. Bence bu bir ayrıcalık." Tribünde de bir erkekten farksız. Yeri geldiğinde küfür etmekten çekinmiyor. "Küfür ederim etmiyorum desem gülerler bana. Ama kendi takımımdakine küfür edildi mi çok kızarım. Önceden çok kadın taraftar yoktu statlarda artık daha çok. Kadın erkek diye de ayırmıyorum taraftarı" Galatasaray taraftarı olduğu için dayak bile yemiş. "Bir maç sonrası, karşı takımın -hangisi olduğunu söylemeyeceğim- üzerimde de Galatasaraya dair hiçbirşey yokken karşı takımdaki üç beş kişi benim Galatasaraylı olduğumu biliyordu herhalde. Beni çok ciddi dövmüşlerdi" diyor bu olayı anlatırken.

Sonat Canıdar

DİĞER YAŞAMA DAİR HABERLERİ
 Heidi, Pollyanna ve Ayşegül
 Bırakın öyle kalsın
 Vakko yaza sürpriz bir isimle "merhaba" dedi
 Jean'de geçmişe dönüş
 YKM'ye yaz geldi!
 Perihan Abla'nın masajı eritiyor
 Moda bir antika oldu
 Dik durun zayıf görünün
 Sokak çocuklarına "tişörtlü" destek
 Araba yerine uçağını park ediyor
 O benim biricik kızım
 Kayıp Pandit'i görenler arasın
 Bir kediyle yaşamanın çok özel incelikleri
 Muhteşem Köpekler Yarışıyor"a büyük ilgi
 Edebiyat dünyasında Cihangir müdavimliği
 Haftanın Kitapları
 Sessizlikle gelen sesler
 En büyük sınavımı babama karşı verdim
 Güzelliğe yolculuk var
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
  » Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
AYŞEGÜL ALDİNÇ
Yazınızı nasıl alırdınız bugün?
Bazı insanlar hiç...
Tarantino'dan seçmeler
Tarantino'dan seçmeler
Quentin Tarantino'nun filmlerine meraklı olanlara "Bilgi'de Sinema"...
Ajanda
Ajanda
İstanbul Kültür Sanat Festivali'nin düzenlediği film festivalinin...
Eski bir Ankara evi yeniden hayat buldu
Ankara'nın sosyoekonomik yapısına uygun, sıcak ve sade bir mekan olan...
Sarayda beş yıldızlı yemek
Çırağan Oteli içindeki Tuğra Restoran'da Osmanlı mutfağının...
Gençliğin tehlikeli takıntısı solaryum
Bronz bir tene kavuşmayı tercih edenlerin sıraya girdiği solaryum salonları,...
Türkiye bitki cenneti
Bitki uzmanı Hüseyin Kemal Çağın, şifalı bitkilerden yararlanmak isteyenler...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.