|
|
|
|
'Ölüme dönüş'
Açlık grevinde hafızasını yitirdiği için tahliye edildi. İkinci kez hapse konunca kendisini 2000'de sanıp yeniden ölüm orucuna başladı
Serkan Aydoğan 2000 yılında cezaevinde 90 gün ölüm orucu yaptı, hastaneye kaldırıldı. Ölmek üzereyken Adli Tıp kararıyla tahliye oldu ve cezası beş kez ertelendi. Altıncı muayenede iyileşti diye tekrar hapse kondu.
SÜRESİZ ÖLÜM ORUCU BAYRAMPAŞA Cezaevi'nde demir kapıları, ranzaları görünce kendisini 2000 yılında sanan Aydoğan, önce açlık grevi yaptığı Kandıra Cezaevi'ne nakil istedi, ardından da yeniden süresiz ölüm orucuna başladı.
AİHM 'OLMAZ' DEMİŞTİ Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi geçen hafta ölüm orucu nedeniyle serbest bırakılan bir tutuklunun yeniden cezaevine konmasına karşı çıkmıştı.
*** Bu da "Ölüme Dönüş" öyküsü
Ölüm orucunda Wernicke Korsakoff olan Serkan "iyileştiği" için konulduğu cezaevinde, sabitlenen "bilinci" yüzünden yaşamına 2000 yılında bıraktığı yerden başladı ve yeniden ölüm orucuna girdi.
Serkan Aydoğan 2000 yılında, F Tipi Cezaevleri'ni protesto için başlatılan ölüm orucuna katıldı. 90 günün sonunda tedavisi olmayan bir Wernicke Korsakoff hastasıydı artık. Cezası ertelendi, evine gönderildi. Ama son muayenesinde Adli Tıp Kurumu cezaevine girmesinde sakınca olmadığı yolunda rapor verince yeniden cezaevine konuldu. Demir parmaklıkların ardına geçtiği anda da hastalığın tüyler ürpertici bir başka yüzü çıktı ortaya. Serkan'ın bilinci "sabitlendi". Ve o kendisini hâlâ 2000 yılında sandığı için bıraktığı yerden, yeniden ölüm orucuna başladı.
PANKART ASIYORDU Serkan 1998 yılında örgüt üyesi olduğu gerekçesiyle yargılandığı İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce 12.5 yıl hapse çarptırılmıştı. Cezaevine girdikten iki yıl sonra da sonra hapishanelerde "F Tipi" krizi patladı. Yasadışı sol örgütlere bağlı tutuklular ölüm orucuna başlayınca o da bu eyleme katıldı. 19 Aralık 2001'de Hayata Dönüş Operasyonu başladığında 25 yaşında olan Serkan, açlığa bağlı rahatsızlıklar nedeniyle aylarca hastanede tedavi gördü. Genç adamın bilinci ve hafızasında kalıcı hasarlar meydana geldiği için Adli Tıp Kurumu, cezasının ertelenmesine karar verdi. Aydoğan Avcılar'daki ailesinin evinde yaşamaya ve periyodik olarak da Adli Tıp Kurumu'na kontrollere gitmeye başladı. Tıp literatüründe "tedavisi olmayan" hastalıklar arasında adı geçen Wernicke Korsakoff hastası Serkan'ın cezası tam beş kez ertelendi.
AYNI YER AYNI İNSANLAR Bu periyodik muayeneler sürerken 4 Eylül 2002'de müjde gibi bir rapor çıktı adli tıptan. Aralarında profesörlerin de bulunduğu yedi uzmanın imzası taşıyan bu rapora göre, Serkan Aydoğan 12.5 yıllık cezasından hastalığı nedeniyle kurtulacak ve Cumhurbaşkanı tarafından af kapsamında değerlendirilecekti. Ancak 3. İhtisas Kurulu verdiği ara kararda, Aydoğan'ın yapılan muayenesinde af kapsamında değerlendirilemeyeceği raporunu verdi. Aydoğan'ın "Soyutta düşünme becerisi ve planlaması normal", "Pazarda akrabalarının yanında çalışarak yardımcı olduğu", "Televizyon seyrettiği", "Yakın hafızada hafif yetersizlik" saptamaları kayda geçti. Ve Serkan yeniden cezaevine konulunca Wernicke Korsakofflular'a özgü bilinç sabitlenmesini yaşadı. Koğuş arkadaşlarını ve demir parmaklıkları görünce kendini 2000 yılında sanan genç cezaevinde ölüm orucuna yeniden başladı.
ZÜLFİKAR ALİ AYDIN
|
|
|
|
|
|
|
|
|