Merloni Başkanı Guerra "Türkiye AB'ye giremese de bizim için çok önemli bir pazar olarak kalacak" dedi ve ekledi: Anahtar AB değil, istikrarlı ekonomi.
Merloni CEO'su Andre Guerra yabancı yatırımcı için AB'ye girmenin öncelikli kriter olmadığını belirterek, "Yatırımcının istediği en önemli şeyler, enflasyonla mücadele, ekonomik istikrar ve özelleştirmelerin tamamlanmasıdır" dedi. Türk Hükümeti'nin dünyadaki yatırımcılarla ilk defa biraraya geldiğini belirten Guearra, şunları söyledi: "Grup olarak çok memnunuz. Beklentimizin üzerinde bir iyileşme yaşanıyor. Türkiye çok büyük, genç ve dinamik pazar. Herkes Türkiye'nin potansiyelinin çok büyük olduğunu ortaya koydu. Yapılabileceklere dair, olumlu ve yapıcı eleştirilerde bulundular" dedi.
GÜVENİLİRLİK ŞART Hükümetin iktidara geldikten sonra yaptığı reformların, yatırımcıların önünü açtığını söyleyen Guerra, uygulanan ekonomik programın ve çıkarılan kanunların yatırım ortamını geliştirdiğini belirtti. Guerra, Türkiye'nin potansiyeline rağmen güvenilebilirlik ve önceden tahmin edilebilirliğin önemine dikkat çekti. Artık bu iki sorunu konuşmak istemediklerini, Türkiye'de nüfusun genç ve nitelikli işgücünden oluştuğunu ve bu özellik sayesinde Türkiye'nin uluslararası rekabet ortamında önemli bir avantaj elde ettiğini bildiren Guerra, yapısal reformların devam etmesini beklediklerini ifade ederek sözlerine şöyle devam etti:
İYİ GİTTİĞİNİZİ KANITLAYIN "Gümrüklerle ilgili bazı düzenlemelerin yapılması gerekli. Türkiye pazarına 1995 yılında girdikten sonra 150 milyon Euro'luk yatırım yaptık. Manisa fabrikamızı dünyada ikinci üretim üssü olarak seçtik. Her geçen gün bizim için önem kazanan Türk pazarı küresel netwokümüzün merkezi haline gelecek. Sadece üretim, ithalat ve pazarlama alanlarında değil aynı zamanda tüm satış noktalarımızın da merkezi olacak. Daha fazla yatırım gelmesi için, Türkiye'nin 18 ay değil daha uzun süre iyi olduğunu kanıtlaması gerekir. Reformların devam etmesi çok önemli. 10 yıl öncesi ile kıyaslandığında bugün rekabet koşulları çok daha yoğun. Ayrıca önümüzdeki günlerde 10 ülke daha AB'ye katılıyor. Bunlar doğrudan yatırım için yeni imkanlar sunuyor ve bu açıdan rekabet daha da çetinleşecek. AB'ye girecek olan Doğu Avrupa ülkeleri, yatırımcıları cezbedecek daha önemli avantajlara sahip. Özellikle Rusya ve Polonya daha güvenli ve istikrarlı bir yatırım ortamı sunuyor." Guerra, Türkiye'nin de birkaç yıl içinde bu avantajlı ortamı yatırımcılara sunacağına inandıklarını dile getirdi. Türkiye'nin artık global rekabette önemli bir rol oynamaya başladığını ve atılan güvenli adımların, somut sonuçlar vereceğini söyleyen Guerra, Türkiye'nin mali planlarında daha yapması gerekenler olduğunu da sözlerine ekledi.