kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Yaşama Dair
    Sinema
    Hobi
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Savas Ay @ SABAH
Tel:
0212 354 40 22
Fax:
0212 274 83 81
 

Arkadaşlarımız yanıyor!..

Tam kırk beş yıl önceydi. Kırk beş yıl önce tam bugün. Yani 17 Şubat 1959. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Adnan Menderes uçakla İngiltere'ye, Kıbrıs Devleti'nin kurulmasıyla ilgili "Londra Anlaşması"nı imzaya gidiyordu. Beraberinde kalabalık bir kadro vardı. Uçak Türk Hava Yolları'nın Viscont tipi SEV yolcu uçağıydı. Kaptan pilot o zamanki adıyla Yeşilköy Havalimanı'ndan kalkışı gerçekleştirmiş, ardından hava raporu istemişti.

Sonun başlangıcı
Gelen bilgiler tatsızdı. Londra inişe müsait görünmüyordu. Önce Paris'e inilmesi düşünüldü. Ancak kuleden Heathrow yerine, Güney Londra'daki Gatwick'e iniş mümkün olabilir önerisi gelince bu tercih edildi. Havada uzun süre daireler çizip konum belirledi kaptan pilot. Sonra da gözüne kestirip "İneceğiz" dedi yardımcısına. Yolcular da bir süre sonra Gatwick Havaalanı'nın cılız ışıklarını fark ettiler hayal meyal. İşte pek çok kişi için sonun başlangıcı o anlardı.

Yanarak dağıldı
Yerel saat 19.00'u gösterdiği sırada 4 motorlu uçak alçalmaya başladı. Ancak pencerelerden görülen bilindik alan manzaraları değil sık ağaçlarla dolu bir çam ormanıydı. İşte o anda korkunç bir gürültü duyuldu. Dev ağaçlara çarpan uçak suya düşmüş kağıt gibi kırılıp bükülüverdi önce. Ardından yine dev gürültülerle parça parça oldu. Kuyruk kısmı yekpare halde kalabilmiş ve yanarak çevreye dağılan ana gövdeden uzak bir yere savrulmuştu.

Kadere teslim olmak
İşte Adnan Menderes bu kuyruk kısmında kalmış, ayağı ezilen alüminyum levhalar arasına sıkışmış, ve ters olarak düştüklerinden baş aşağı gelmişti. Bu korkunç kazayı mucize şekilde atlatan Adnan Menderes şöyle anlatmıştı dehşet dakikalarını: "Tayyarenin arka kısmında sol pencereye yakın oturuyor, anlaşma metinlerine son kez göz gezdiriyordum. Ölüm korkusunun, ölümden daha beter bir duygu olduğunu o an hissettim. İki alemin ortasındaydım. Takdire sığınmaktan başka yapacak bir şey yoktu. İlk aklıma gelen sureyi okumaya başlayarak kendimi kadere teslim ettim."

Sürünerek yaklaştı

O kazayı yaralı olarak atlatan herkes gibi Başbakan Menderes de az ötelerinden yükselen alevler arasından gelen feryatları duyuyor, çaresizlik içinde sadece izleyebiliyordı bu felaket tablosunu. Kısa bir süre sonra yine hafif sıyrıklarla kurtulan DP Sakarya milletvekili Rifat Kadızade sürünerek Başbakan'ın yanına geldi. Uzun uğraşlardan sonra ayağından çekerek kurtarabildi onu.

Yüzü yırtılmıştı
Rifat Kadızade ve Şefik Fenmen Başbakan'ın kollarından tutarak daha güvenli bir mesafeye kadar götürdüler onu. Görünürde sadece yüzünde bir yırtık vardı. Oradan ince ince kan süzülüyor, başkaca bir yara beresi bulunmuyordu. Menderes yanındakilere teşekkür ettikten sonra göz yaşları içinde ve çaresizce inledi: "Şu trajediye bakın. Arkadaşlarımız uçağın içinde yanıyor hiçbir şey yapamıyoruz..."

İlk müdahale
Tony ve Margareth Bailey çifti kazanın olduğu yere çok yakın bir çiftlikte yaşıyorlardı. Gürültüleri duymuş, alevlerin ışığını ta oralardan görebilmişlerdi. Karısıyla birlikte hemen dışarı fırlamış, ormanın içlerine dalmışlardı. Sağ kalan, yaralanan birileri varsa onları bulup yardım edeceklerdi. Nitekim böyle de oldu. Kısa sürede kaza yerine ulaşan İngiliz çiftçi perişan haldeki kazazedeleri buldu. Enkaz içindekileri kurtarmaya uğraşırken eşi, Başbakan'ı ve birkaç kazazedeyi daha eve götürdü. Eski bir hemşireydi ve ilk müdahaleyi o gerçekleştirdi.

14 yitik can
Haberi ilk duyuran BBC oldu. Ve elbette hem Türkiye'de hem bütün dünyada şok etkisi yaptı bu haber. Cumhurbaşkanı Celal Bayar başta olmak üzere tüm yetkililer bir yandan şoku atlatmaya bir yandan da durumu anlamaya çalışıyorlardı. Ancak Başbakan ve beraberindeki heyetten haber alınamamıştı henüz. Bir süre sonra Başbakan'ın hayatta olduğu, ancak tam 14 kişinin yaşamını yitirdiği anlaşıldı.

Hazin, hüzün, ibretlik
Bu mucize kurtuluşun üzerinden çok kısa bir süre geçtikten sonra yaşanan acıları, açılan yaraları anmak, harmanlamak istemiyorum. Ama karınca kadar aklım, tüy kadar cılız ağırlığımla fısıldamak isterim şu, muhtemelen şapşalca çıkarımlarımı. Yaşam herkese düşsel tahterevalliler kuruyor ayrı ayrı. Herkes kendi payınca bu tahterevallilerde bazen inip, bazen çıkıyor. Üç haneli mezrada doğup, yaşayıp, ölenin de, şahların, sultanların, başkanların, başbakanların da birer düşsel tahterevallisi oluyor elbet.

Ahh ne yazık!..
İnişte de, çıkışta da görülen manzaralar sadece keyfengiz, kıpırdak ve cilalı değil he mi? Bazı bazı görüken tablolar hazin, hüzün ve ibret peyzajları gibi tıpkı. Ah ne mutlu tarihten, olaylardan, yaşamlardan, başlangıçlardan, sonlardan ders çıkaranlara. Ne yazık... Ahh ne yazık; dünü unutan, yarınlara heep hükmedeceğini sanan, tahterevallileri ıskalayanlara. Vah yazık onlara...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Pornocu Sibel ne ilk ne de tek!..   / 20-02-2004
 Ona bakarsan Rambo da pornocuydu   / 19-02-2004
 Lütfü Kırdar'da bir gurur gecesi   / 18-02-2004
 Arkadaşlarımız yanıyor!..   / 17-02-2004
 "Altın Ayı"lık var senin hamurunda!..   / 16-02-2004
 Manşetlerde Teke Zortlatması!..   / 15-02-2004
 Kartal Vakfı konserinin anımsattıkları!..   / 14-02-2004
 Tuz ölümleri ya da eğitim(ci) şart!..   / 13-02-2004
 Sıkılsanız da yazacağım!..   / 12-02-2004
 Geçti Bor'un pazarı!..   / 11-02-2004
NEBİL ÖZGENTÜRK
Haftanın notları...
Sabah Spor Ödülleri: Tören...
SAVAŞ AY
Sibel'in filmatik ataları!..
Parçala Behçet, Yırt...
REFİK DURBAŞ
Müteahhitlik sorgulanmalı
İmar ve Şehirleşme Kanunu...
MEHMET TEZKAN
Demirel'e seçimi de Beşiktaş'ı da sorduk..
Dün sabah...
EMRE AKÖZ
'Karadeniz Fırtınası'nın muhteşem öyküsü
Nihat...
MEHMET ALTAN
Başka bir yerde yok...
Perşembe günkü Sabah'ta,...
İranlılar 'evde Kaldı!'
Reform sözünü tutamayan Cumhurbaşkanı Hatemi sınıfta kaldı. Hatemi...
İnternette gezerken kaçırıldığını öğrendi
17 yaşındaki Steinman yaşamını alt üst eden olayla internette...
Mektepli değil mektuplu
Mektepli değil mektuplu
"Almanya'da ailelere mektup yollanır, çocukları için branş seçmeleri...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Sizinkiler | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin Sağlık | Cumartesi | Aktüel Pazar | Yaşama Dair | Sinema | Hobi
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.