|
|
|
|
|
|
İlk gaspı bir motosikletti
ÇETENİN İstanbul'daki para kaynağı 90'lı yıllarda Bodrum'da inşaatlarda demirci ustalığı yapan Yusuf Altay'dı. Altay'ın ilk gaspını Bodrum'da nasıl yaptığını, halen inşaatlarda çalışan kendisi gibi bir demirci ustası şöyle anlattı: "Gümbet'te birlikte gezerdik. Zengin ve güçlülerden nefret ediyordu. Genç bir çocuk motosikletiyle kızlara hava atıyordu. Bunu görünce gence, haraket halindeykten tekme atıp düşürdü. Sonra da motosikletine el koydu." Altay ilk gaspından sonra, çeksenet tahsilatçılığı yapıp büyük servet edindi ve İstanbul'da bir tekstil şirketi kurdu. Ancak Bodrum'a ilgisi hiç bitmedi. Çete operasyonu ile hakkında çıkan tutuklama kararından sonra kayıplara karıştı. Çete lideri Turhan Buyurgan ise adamlarının "Abi burası cehennem gibi" mesajı üzerine, kaçarken Bodrum ilçe sınırında yakayı ele verdi. Çete mensupları "Silahlı organize suç örgütü kurmak, haraç ve tehdit yoluyla haksız kazanç elde etmek ve tefecilik yapmak" suçlarından tutuklanarak, cezaevine gönderildi. 46 kişiden oluştuğu belirlenen çetenin İstanbul sorumlusu Yusuf Altay ile birlikte 7 zanlı son anda kaçtı.
TRİLYONLUK SERVET Çete mensuplarıyla birlikte 250 tapu senedi, 170 çek koçanı, mağdurlara ait 1.5 trilyon lira değerinde senet, 9 adet ruhsatsız silah ve 9 adet tabanca ele geçirildi. 20 trilyon liralık bir servete sahip olduğu belirlenen çetenin el koyduğu gayrımenkullerin piyasa değerinin ise 10 trilyon lira olduğu öğrenildi.
|
|
|
|
|
|
|
|
|