"İnekçilik" için biçilmiş tesisler

Ailelerimiz durmadan, "oku, çalış adam ol" dediler. Kör beller gibi sınavlara çalışıp sınıf geçmeyi hüner saydık. Kendileri okumadıkları halde, aile büyüklerimizin bizleri mayın eşşeği gibi eğitime sürmelerini anlamak mümkün değilmiş ama bilemedik.
Gele gele geldiğimiz yer işte burası!
Ne bir ihale çetesine girebildik, ne sanat çevrelerine sızabildik, ne de bir yerlerden şöyle yağlı bir sporsorluk ayarlamayı becerebildik.
Biraz geç kaldık belki ama geçen gün okuduğum bir haberden, "fırsat kokusu" aldım. Paylaşıyorum.
Kamudaki savurganlığı azaltmak için, devlete ait sosyal tesisleri satışa çıkartıldı. Fakat alan yok!..
İşte tesislerden sadece birkaçı...
Balıkesir Burhaniye Milli Eğitim Bakanlığı tesisleri: 30 bin m2, fiyatı 15 trilyon lira...
Muğla, Datça Milli Eğitim Bakanlığı tesisleri: 26 bin m2, 14 trilyon lira...
İzmir, Seferhisar Kültür Bakanlığı tesisleri: 28 bin m2, 9 trilyon lira.
Aydın, Kuşadası Bayındırlık Bakanlığı tesisleri: 69 bin m2, 6 trilyon lira...
İzmir, Seferhisar Sağlık Bakanlığı tesisleri: 50 bin m2, 6 trilyon lira.
Aydın, Didim Kültür Bakanlığı tesisleri: 116 bin m2, 5.5 trilyon lira.
İzmir, Seferhisar Milli Eğitim Bakanlığı tesisleri: 30 bin m2, 5 trilyon lira.
Aydın, Didim Akköy köy hizmetleri eğitim ve dinlenme tesisi: 130 bin m2, 4.7 trilyon lira.
Adana, Karataş Maliye Bakanlığı tesisleri; 55 bin m2, 3.4 trilyon lira...
Satışa çıkartılmış 61 tesise buüne kadar dönüp bakan olmamış.
Kardeşim, Köy Hizmetleri kuruluşu, Aydın Didim'deki cennet köşede parsellenmiş 137 dönüm arazide nasıl eğitim yapacak, diye sormayın hiç...
Dünyanın en yüksek vergi oranlarını kendi milletine dayamış olan Maliye'nin, Foça'da tatil tesislerinde "nasıl dinlendiğini" de hiç kurcalamayın...
Ömrümüz "uyanıkları" seyrede seyrede geldi geçiyor, artık uyanıklık sırası bizde...
Zamanında, gazeteci olarak, kamu kurumları ile iyi geçinmek suretiyle, her yaz bu tatil tesislerinde en ucuz fiyattan krallar gibi yan gelip yatmak vardı, onu da yapamadık, şimdi dönüp de, "Hangi zihniyetle, hangi parayla yaptırdınız bu yüzbinlerce dönüm tatil sitelerini?" diye sormanın da bir faydası yok! Zaten dinleyen de yok!
Türkiye'nin "Kamu"su, dinlenme tesislerinde dinlenmeyi biliyor ama dinlemeyi bilmiyor.
Planım şu:
Alıcısı çıkmayan bu sitelerden birine "ortaklaşa" talip olalım diyorum.
Bu tesisler, birer cennet köşe olsalar da, bu fiyatlarla alıcı bulunamayacağı kesin... Çünkü çökmüş durumdalar ve turizme hizmet verebilmeleri için yatırım gerekiyor.
Fiyatlar nasılsa daha da düşecektir. Para biriktirelim diyorum, mesela kooperatif şeklinde ortak olalım.
Bu tesislerden biri belki alabilir ve üzerindeki sosyal yapıları "inek damına" çevirip, et ve süt ürünleri üretebiliriz.
Muhteşem Akdeniz ve Ege kıyılarında, turist ağırlamak yerine "inek yetiştirmek" biraz aykırı kaçacak ama başka çare yok...
Yüzbinlerce dönüm tesis, Kamu'nun elinde battal olacağına, inek yetiştirmek evladır. Hem kendimize, hem de ekonomiye katkımız olmuş olmaz mı?
Fena plan mı, söyleyin...