kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Asli Aydintasbas @ SABAH
 

Frekans tutturmak

Başbakan Tayyip Erdoğan bundan yaklaşık bir yıl önce Washington'a ayak bastığında resmi metinlerde sıfatı 'parti lideri' diye geçmişti. Bir yıl sonra bugün Başbakan olarak ABD'ye geri dönerken, Türk-Amerikan ilişkilerinde en çalkantılı baharını, karşılıklı hayal kırıklıkları ve diklenmeleri geride bırakmış olarak, ABD'yle 'temiz sayfa'dan başlamak için geliyor.

En azından Washington bu geziyi öyle okuyor. Üst düzey bir yetkiliye göre artık 'kıran kırana pazarlık' zamanı bitti; iki ülke arasında ne karşılıklı alınacak ne de verilecek şeyler eskisi gibi elzem.

Amerikalılar'a göre bu gezinin asıl amacı, 'büyük tablo' üzerine ortak düşünebilmek, iki müttefik olarak yeni stratejik bir vizyona yürümek. Tüm bu ağdalı ifadeler safsata gibi gelebilir.

Ama son bir yılda yaşanan bunca inişçıkıştan sonra, Türk-Amerikan ilişkilerine pazarlık yerine bir adım geriye gidip yeni ortaklık zemini yaratabilmek, şu anda Bush ve Erdoğan'ın yapabileceği en iyi şey.

Siyasi vizyonlar olgunlaştı
Washington'da bir süredir Türkiye'nin Amerikan yönetimine 'yalnız şikayet ve talep listesi' ile yaklaştığı konusunda hükümetin çeşitli kanatlarında bir rahatsızlık var. Ben bu imajın bu gezide değişeceğini düşünüyorum. Aslında 'büyük tablo' deyince Türkiye ve ABD'nin örtüşen hedefleri az değil.

Eğer Ankara'nın 'Kuzey Irak'ta Kürt devleti kuruluyor' ya da 'Kıbrıs satılıyor' evhamlarıyla ABD ve Avrupa'ya mesafeli, izole ve üçüncü dünyacı bir siyaset izlemesini savunuyorsanız, yazının kalanı zaten sizi ikna etmeyecektir.

Ama Batı'yla entegre olduğu ölçüde siyasi ağırlığını arttıran ve Irak'tan Çin'e kadar dış politika konularında 'hırçın' değil rasyonel siyasetler geliştirebilen bir Türkiye arzusundaysanız, Beyaz Saray'daki görüşmenin kimyası, önümüzdeki dönemde son derece faydalı olacak. Bush ve Erdoğan geçen yıl bir araya geldiklerinde frekansları pek tutmamıştı.

Ne Bush'un Putin'le hissettiği sıcaklık, ne de Tony Blair'le yakaladığı ortaklık duygusundan eser vardı. Oysa aradan geçen dönemde, iki lider de siyasi vizyonlarını olgunlaştırma fırsatı buldu.

Türk Amerikan ilişkilerinde karşılıklı beklentiler (ve haliyle stres) azaldı. Müslüman dünyasında demokratikleşme, Kıbrıs'ta çözüm, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmesi, iki liderin de deklare ettiği ortak hedefler.


Powell arabulucu olabilir
Türkiye açısından Beyaz Saray toplantısındaki en önemli başlık, Irak değil Kıbrıs olacak. Erdoğan Mayıs'a kadar çözüm amacıyla Bush'un desteğini isterken, çözüm lobisi yapan taraf olmanın verdiği güvenle masaya oturuyor. Davos'tan gelen haberler ABD hükümetini pek keyiflendirdi.

Türkiye yalnız çözüm kararlılığı göstermekle kalmıyor, referanduma "evet" diyerek Kofi Annan ve uluslararası camiayı ikna da ediyordu. Bu durumda Erdoğan'ın Beyaz Saray görüşmesinde umduğu desteği alacağını tahmin etmek zor değil. Türkiye arzularsa ve Annan kabul ederse Bush, Colin Powell'ı Kıbrıs'ta arabulucu atamaya hazır. Ortadoğu'da demokratikleşme derseniz, ABD tarafının Türkiye'den özel bir talebi yok.

Zaten Erdoğan ve Gül'ün son dönemde uluslararası forumlarda yaptığı demokratikleşme çağrısı, Bush yönetiminin vizyonundan çok farklı değil. Amerikalılar'a göre Türkiye isterse bu konuda daha aktif davranıp Müslüman dünyasında ağırlığını arttırabilir, bu bölgelerin sınıf atlamasına, demokratikleşmesine yardım ederek tarihi bir rol üstlenebilir. İstemezse de yapmaz tabii...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Frekans tutturmak   / 26-01-2004
 Kürtler ve Sistani   / 19-01-2004
 Yeni misyon   / 12-01-2004
 Anlaşma ruhu   / 05-01-2004
 Erdoğan'ı beklerken   / 29-12-2003
 Saddam ne anlatacak?   / 22-12-2003
 Diktatörler titresin   / 15-12-2003
 Kıbrıs paniği   / 08-12-2003
 İslam coğrafyası   / 01-12-2003
ERDAL ŞAFAK
Komşuda neler oluyor
Saat 09.33'te kentlerden en ücra...
AHMET HAKAN COŞKUN
Sıkışarak ölmek
Sıkışarak ölmek nasıl bir şey, hiç...
ÖMER ÇELİK
Büyük Ortadoğu? (II)
"Büyük Ortadoğu" bölgesinde yer...
MEHMET ALTAN
Türbanı Beyaz Saray çözdü...
Amerika'nın nasıl bir...
Fener'de aşk meyvesi 3-1
Fener'de aşk meyvesi 3-1
Ümit Özat perdeyi açtı. Van Hooijdonk ikiledi. Fatih Trabzon'a ümit...
Beşiktaşlı! Öp Tümerin elini
Beşiktaşlı! Öp Tümerin elini
2004’e iki yenilgiyle giren Kara Kartal, evinde hiç yenilgisi olmayan...
Başbakan Erdoğan ABD'den döndü
Başbakan Erdoğan ABD'den döndü
Başbakan Tayyip Erdoğan, ABD dönüşü Atatürk Havalimanı Devlet...
Abdullah Gül: Kuzey Irak'taki patlamalar üzüntü verici
Abdullah Gül: Kuzey Irak'taki patlamalar üzüntü verici
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Erbil'de IKDP ve IKYB...
Hac'da izdiham: 244 ölü
Hac'da izdiham: 244 ölü
Hac ibadetini yerine getirmek için 2,5 milyon Müslüman'ın bir araya...
Bugün İstanbulspor'u gözümü kırpmaz alırım
Bugün İstanbulspor'u gözümü kırpmaz alırım
Aykut Kocaman İstanbulspor'dan niye ayrıldığını anlattı:"İş öyle bir...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Sizinkiler | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.