Komili: İftira
Halis Komili, ablasının şirketin ortağı olarak tüm kararlarda imzası olduğunu söyledi 'Krizden kendisini korumak için iftira atıyor' dedi
Temiz toplum kampanyasına öncülük eden TÜSİAD eski Başkanı Halis Komili'nin sahte belgeyle kız kardeşini dolandırmaktan Ağır Ceza'lık olması, dün SABAH'ın manşet haberiyle duyuruldu. Ablasının imzasını taklit ederek değeri 1.7 trilyon lirayı bulan bir araziye el koymakla suçlanan Komili, dün bir açıklama yaparak, Ayşe Lütfiye Komili'nin iddiasını "tamamen gerçek dışı ve maksatlı iftira" olarak niteledi.
Halis Komisi, söz konusu arazinin, Ayvalık'ta, Komili Sabun Fabrikası'nın yanında, yarı hissesi kendisine, yarı hissesi ablasına ait ve ablasının mahkemeye resmen beyan ettiğine göre "65 milyar lira değerinde, küçük ve boş bir arsa" olduğunu belirtti ve şunları söyledi: "Bu arsa, Ayşe Komili'nin de ortak olduğu Komili Sabun Kozmetik Sanayi A.Ş.'nin, Vakıflar Bankası'ndan kullanmakta olduğu krediler için fabrika ile birlikte Banka'ya ipotek edilmiştir. Görüldüğü üzere değeri çok düşük olduğu gibi, arsayı ele geçirdiğim iddiası da tamamen iftira mahiyetindedir. Yapılan ipotek işlemi, Şirket'in benzer bütün işlemleri gibi şirket ortağı Ayşe Komili'nin de lehine ve bilgisi altında yapılmıştır."
KRİZDEN SIYRILMA ÇABASI
"Ayşe Komili, şirketlerimizin kârlı ve başarılı dönemlerinde, bu kâra ve başarıya memnuniyetle ortak olmuştur. Ancak iktisadi kriz ortamındaki gelişmeler içinde şirketlerin zora düşmesi ve zarar etmesi karşısında, kendisini bu dönemin mali sorumluluklarından korumak saikiyle hareket etmiştir" dedi. Komili, ablasının danışmanlarının etkisinde kalarak birkaç senedir buna benzer davalar açtığını, sonuç alamayınca da iftiralarını giderek ağırlaştırdığını iddia etti.
Halis Komili, kararların ablasının bilgisi dahilinde alındığının mahkemede kanıtlanacağını, ayrıca ablasına iftira davası açılacağını belirterek şöyle devam etti: "Asılsız iddialara muhatap olmanın yanı sıra, şahsımı üzen bir başka konu da, aile içindeki anlaşmazlığın, bu şekilde kamuoyunu meşgul eden bir konu haline gelmesidir. Bu tür aile içi kavgalar çok görülmekle birlikte, dededen-babadan yadigar aile birliğini, kız kardeşimle gelecek nesillere taşıyamamış olmamız beni tarifsiz kedere boğmaktadır."
|