Birinci olmak beni değiştirmedi
1988'de Elit Model Güzeli ardından geçtiğimiz günlerde Türkiye Güzeli seçilen Azra Akın Hollanda'nın Almelo kentinde yaşayan bir lise öğrencisi. Kemal Sunal filmlerine bayılıyor! En büyük düşü ABD'ye gitmekken Türkiye Güzeli olan Azra, "Bu yarışmayı Hollanda'da da kazanmış olabilirdim ama duygusal olarak benim için pek bir şey ifade etmezdi" diyor!
TÜRKİYE GÜZELİ AZRA AKIN
Hollanda'nın Almelo kentinden zirveye çıkan bir Türk kızı Azra Akın... 1981 Almelo doğumlu... 1998 Elit Model Look güzeli seçilen Azra, kısa bir süre önce düzenlenen Türkiye Güzellik yarışmasında da birinci geldi. Elit Model için Türkiye'ye gelip, kraliçe olduktan sonra Hollanda'ya dönen Azra, Türkiye'ye yeniden gelişini, Hollanda'daki günlerini ve hobilerini anlattı. Azra, 1971 yılında Hollanda'ya yerleşen Nazım ve Ayda Akın'ın ilk kızları. Azra'nın kendisinden 2 yaş küçük Doruk adlı bir de kızkardeşi var.
1998 yılında Türkiye'de Elit Model seçilen Azra, daha sonra Fransa'nın Nice kentinde düzenlenen Avrupa Elit Model yarışmasında ilk 15'e girip Elit Model seçildikten sonra geçen günleri şöyle anlatıyor: Yarışma sonrası Almanya'nın en büyük katalog çekim firması Otto'yla anlaştım. Otto'nun foto modeli oldum. Katalog çekimleri için okul süresince derslerimi aksatmamak için gittiğim liseden özel izin aldım. Almanya, İngiltere ve ABD'ye gidip pozlar verdim, defilelere katıldım. Birçok gençlik dergisine kapak oldum. Defile ve çekimler yaklaşınca çok heyecanlanıyorum."
Azra, derslerini aksatmadan yaptığı mankenliğin tecrübelerini arttırdığını anlatıyor. "Bu yarışma öncesi de Deli Yürek dizisinde oynamak için teklif almıştım. Yurtdışından gelen bir kızı canlandıracaktım. Ancak okulum olduğu için kabul etmedim. Liseyi bitirmeliydim. Artık bitti. Bundan sonra gelebilecek teklifler içerisinde bana uygun olabilecek olanı düşünebilirim. Dereceye girmeyi düşünüyordum fakat birincilik çok hoş oldu. Elit yarışmasında çok heyecanlandım. Bu birincilik sosyal yaşamı mı, hayata bakış açımı değiştirmedi. Sadece bilgim ve tecrübelerim arttı. Bir dizide oynamadan önce çok iyi düşünüp evet diyebilirim. Ama şu anda bir şey söylemem çok acele olur... " Azra, Türkiye güzeli seçildiği zaman hissettikleri hayatı boyunca unutmayacağını söylüyor. "Seçildiğim an çok sevindim" diyen Azra, "Bu yarışmayı Hollanda'da kazanmış olabilirdim. Fakat duygusal olarak benim için bir şey ifade etmezdi" diyor.
ERKEK ARKADAŞIM YOK
Peki ya özel hayatı? Azra, bu konuda konuşmak istemiyor. O da özel hayatın "özel" kalmasından yana olanlardan. Özetle "Erkek arkadaşım yok" demekle yetiniyor. Azra, Nisan'da 3 gün Vakko defilesine çıkacak. Mankenliği Hollanda ve Türkiye'deki ajanslarıyla yürütüyor.
"Çalışmalarım sırasında artık heyecanı yendim. Yaptığım işten zevk alıyorum" diyen Azra'ya Türkiye mi, Hollanda mı diye sorduğumuzda ilginç bir cevap alıyoruz: Türkiye'de Bodrum'a hayranım. Hollanda'da Amsterdam'ı seviyorum. Türkiye güzeli seçildiğim güne kadar çalışmak için ABD'ye yerleşmeyi düşünüyordum. Şimdi bu düşünceyi unutmak zorundayım" diye hayıflanmadan da edemiyor... Üniversiteye gitmeyi çok istediğini belirten Azra, bu yoğunlukta hepsini beraber götürmenin zorluklarından yakınıyor.
Peki, Azra'nın Türk mutfağıyla arası nasıl? "Bilhassa yoğurtlu patlıcan kızartmayı, peynirli pideyi baklavayı çok seviyorum. Dondurma, çikolata cips sevdiğim yiyecekler arasında. Ama bütün bu sevdiğim yiyecekleri işim gereği çok az yiyebiliyorum. Bazen kendi kendime benim ne biçim hayatım var, diyerek soruyorum...
"ABLAM ARTIK ÇOK YOĞUN"
Peki, ailesi ne düşünüyor Azra hakkında? Almola kentindeki evlerinde bulduğumuz Akın ailesi, kızları Azra'nın başarılarından gurur duyuyor. Kentteki bir Türk ilkokulunda Türkçe öğretmeni olan anne Ayda Akın, Kızı Azra ve bu başarısına ilişkin "Birincilik çok hoş, çok önemli. Fakat duygular, birinciliklerle yönlenmez. Sosyal yaşam ve hayata bakış açısı çok önemli. Azra bu birinciliği istiyerek ve değeriyle taşır ve başarır" diye konuştu. Yıldız Teknik Üniversitesi mezunu, Hollanda'da çevirmenlik yapan baba Nazım Akın da kızı için, "Şimdi açılan yeni bir kapı bu. Daha önce okulu nedeniyle zaman sıkıntısı çekiyordu. Şimdi daha rahat adımlarla büyüyecek. Tabii yoğun bir tempo" diyor. Kardeşi Doruk ise kara kara ablasının yaşadığı yoğun tempoyu düşünüyor: Ablamla bir çok konuda anlaşıyoruz. Onun şimdi çok sorumluluğu var..."
Flüt çalmaya vakit kalmadı
Azra'nın en büyük tutkusu müzik. Mankenliğe başladıktan sonra flüt çalmaya bir türlü vakit bulamamaktan yakınıyor. "Flüt çalmayı çok seviyorum. Kardeşimle beraber çok güzel bir ikili oluşturuyorduk. Fakat Elit güzel seçildikten sonra flüt çalmaya vakit bulamaz oldum" diyen Azra, "Bale yapmayı, basketbol, voleybol, zaman zamanda arkadaşlarımla futbol oynamayı seviyorum. Pop müziği seviyorum. Kitap okumak ve alışveriş yapmak en büyük hobilerim arasında. Sultans Of The Dance grubunu çok sevdim. Komedi ve aşk filmlerini seyrediyorum. Şimdi yoğunluk nedeniyle bu hobilerimin bir bölümünden daha uzak kalacağım" diye konuşuyor. Güzellik yarışması öncesi bir ara kara kalem resim yapmaya merak sarmış. Ona göre, bu tür resimler insanların düşüncelerini en güzel anlatabildiği resimler...
Yalçın ÇAKIR
|