kapat
21.03.2002
 GÜNAYDIN
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 İSTANBUL
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 SABAH
 FOTOMAÇ
 GÜNAYDIN
 ŞAMDAN
 CİNSELLİK
 EMİNE BEDER
 SABAH PAZAR
 KİTAP
 SİNEMA
 SANAT
 RENKLER
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HİGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
Galatasaray'ı hâlâ tanıyamayanlar

Okurken, dinlerken kahroluyorum.. Efendim Avrupa'nın yarısını durdurmuşuz.. Liverpool'a, Roma'ya, Barcelona'ya yenilmemişiz.. Efendim, buraya kadar gelmişiz. Efendim son maçı şansız kaybetmişiz.. Efendim bu ne zafer, ne başarı, ne gurur kaynağıymış.. Öyle bir anlatıyorlar ki, Galatasaray'ın yaptıkları sanki mucize..

Hiç düşünmüyorlar, Galatasaray kim, ne?

En başta Galatasaraylı çoğunluğun kafası hala almıyor ki, Galatasaray Avrupa'nın, dünyanın en büyük takımlarından biridir.. Galatasaray, bir büyük Türk takımı değil, dünyanın her yerinde bilinen, sayılan bir futbol markasıdır..

Galatasaray "Vay yenilmedi" diye adı sayılan takımların hiçbirisinin gerisinde değil, hatta çoğunun ötesindedir. Galatasaray UEFA ve Süper Kupa Şampiyonu bir takımdır. Galatasaray Şampiyonlar Ligi'ni en çok oynayan Avrupa takımlarından biridir.

Galatasaray büyüktür.. Bizim aşağılık komplekslilerin kafalarının alabileceğinden çok ama çok büyüktür.

O zaman, nedir bu züğürt tesellisi?..

Galatasaray, Şampiyonlar Ligi ikinci turunda altı maçında tek galibiyet alamadan elenmiştir. Bu başarısızlıktır.. Ba-şa-rı-sız-lık!..

Artık gerçeği görelim, artık, Galatasaray'ın adını doğru koyalım ve değerlendirmeleri doğru yapalım..

Türkiye'yi yeniden o kahrolası, onurlu beraberlik, şerefli yenilgiler sürecine sokmayalım.. Bu bize 40 yıl kaybettirdi.

Galatasaray, bu yıl, Şampiyonlar Ligi'nde final oynayacak bir güce sahipti. Çeyrek final oynamadan elenmiştir.

Bu gerçeği kabul eder ve sebeblerini aramaya başlarsak, gelecek yıllarda finale çıkmanın yolunu buluruz.

"Aman bu ne başarı.. Ülkeyi ne güzel temsil ettik" ahmaklığı ile avunmaya devam edersek, gelecek yıl ikinci tura da çıkamayız.

Galatasaray, çeyrek finale varmadan elenmeyi hazmedemeyecek kadar büyüktür.

Benim inancım budur..

Ya sizin?..

***
Aşağılık komplekslerinden kurtulalım.. O kahrolası aza kanaat, azıcıkla avunma miskinliğimizden, kendimizi kum tanesi, onları dağ görme huyundan vazgeçelim. Hem kendimizi, hem rakiplerimizi, daha iyi, daha doğru tartalım ve daima daha fazlasını isteyelim..

Daha fazlasını.. Hakkımızı.. Hak ettiğimizi..

İşte o zaman ilerleriz!..

Spor üzerine kitaplar..
Spor yazarları, spor adamları ve gazetecilerin spor üzerine kitapları birbiri ardına çıkıyor. Son yıllarda spor kitaplığımız zenginleşiyor. Bu çok güzel bir şey.. İşte en yenilerden bir demet..

***
Sadık Söztutan "Hayattan gerçek hikayeler" dizisini devam ettiriyor: "Gol Olmasa da Hareket Güzeldi" spor ağırlıklı hikayeler. Türk insanına, Türk sporcularına ilginç olaylar ile ayna tutuyor; kimi zaman gülüyor, kimi zaman düşünüyorsunuz!

Söztutan'ın ikinci kitabı da, ilki gibi TV Dizisi olacak cinsten!. Kitapta en çok geçen kelime olan "ilginç"e uygun çok uygun olan hikayeleri sevecek ve merakla okuyacaksınız! (Dağıtım Tel: 0 212 454 20 10)

***
"Bin Düşün Bir Gazeteci Ol", Babıalizede Metin Bademli'nin anı kitabı.. Kitabı okuyunca neden "Babıalizede" dediğimi çok iyi anlayacaksınız. Zaman zaman zehir gibi cümleler ile, birilerini yerden yere vururken, kendisine yapılanların öfkesini hala dindiremediğini hissedeceksiniz! Onun, gazetecilikte, spor yazarlığında, hakemlikte, futbolculukta ve hakem danışmanlığında yaşadıklarını okurken, özellikle futbolumuzun yakın tarihinde ve Babıali'de bir gezinti yapacaksınız!. "Galatasaray olayı" da, kitapta ağırlıklı olarak yer alıyor! (Dağıtım Tel: 0 542 437 33 37)

"Gol Atan Galip" adını görünce, "Her spor yazarının yazabileceği, matrak olayları anlatan, sabun köpüğü gibi sıradan bir kitap" zannettim!.

Nerdeee?.. Spor sosyologu Mahmut Sert'in, spor yazarı Mahmut Sert'e üstün gelen kimliği, üç-beş satırı bir araya getiremeyen sonradan olma spor yazarlarının değil, gerçek spor yazarlarının okumaları gereken bir bilimsel eseri ortaya çıkarmış!.

Diyor ki Sert; "Günümüzde sporun yaşam biçimi olarak sunulmasının ardında acaba ne gibi nedenler bulunmaktadır?" Ve soruyor; "Yoksa futbol dünyası, spor olgusunu yutuyor mu? Ve neden Türkiye'de spor denilince akla futbol, futbol denilince de İstanbul'un büyük takımları gelir?" Bunların ve benzer soruların cevapları sosyolog-spor yazarı Sert'in kaleminden "Gol Atan Galip"te!. (Bağlam Yayıncılık-Tel: 0 212 513 59 68)

***
Rahmetli Ruhi Sarıalp'in çeşitli yazılarını eşi Ayşe Sarıalp (Cebesoy) "Düşünceler ve Denemeler" adı altında toplamış ve bastırmış!.

Kitaptaki "Tarih-Kültür ve Spor" konulu yazıları, Sarıalp muhtelif vesilelerle yazmış ama, bu yazılar kitaplarında yer almamış.

Ülkemizin en büyük sporcularından ve eğitimcilerinden biri olan Ruhi Sarıalp'in önemli yazılarının yer aldığı kitap, her eğitimcinin ve spor adamının kitaplığında bulunması gereken bir eser; okunmalı ve okutulmalı!. (Temel Yayınları-Tel:0 212 516 23 52) ocaluluc@beko.net

Cansun'a 'Tamam' denmeli..
Galatasaray hafta sonu kongre yapıyor.. Bu kongre kulübün geleceği açısından çok önemli.. Sadece futbol takımı olarak büyümeye devam mı edecek, yoksa küçülüp, ufalıp kendi kabuğuna mı çekilecek?..

Bu kararı kongre oyları ile verecek.. Mehmet Cansun'a "Devam" denirse, Galatasaray'a yazık olur. Galatasaray Cansun'dan mümkün olduğu kadar hızla kurtulmalıdır. Cansun'a "Zor bir dönemde görev aldın, teşekkür ederiz" denmelidir.

Bakın Özhan Canaydın ile Galatasaray'ın neler yapabileceği konusunda garantiler verecek durumda değilim.. Ama bildiğim bir şey var.. Galatasaray Mehmet Cansun'dan bir an önce kurtulmalıdır.

Çünkü Cansun Galatasaray Başkanlığı koltuğunu dolduracak kalitelere sahip olmadığını tüm yöneticilik ve en son da başkanlık dönemlerinde göstermiştir.

Cansun, yükselişini, ona yönetim kapıları açan Alp Yalman ve Faruk Süren'i arkadan vurarak sağlamıştır.

Başkanlığa geldiği günden itibaren yaptığı yanlışları saymaya kitaplar yetmez. Kulübe maddi, manevi büyük zararlar vermiştir.

Hatalı transfer politikaları ile milyonlarca dolar zarara sebeb olurken, Fatih Terim'in evinin kapısına konarak, Galatasaray Başkanlığı'nı olabildiğince küçük düşürmüştür.

Cansun ile Galatasaray'da "Büyük Düşünce" biter.. Çünkü o küçük hesapların adamı olmuştur.

"Şampiyonlar Ligi umurumda değil, ben üçüncü yıldızı istiyorum" diyen, diyebilen bir kafa Galatasaray'da başkanlık yapamaz..

Fatih Altaylı ile uzun uzun konuştum. Öyle şeyler anlattı ki, insanın kanı donar. "Bunları niye kongrede açıklamadın" dedim. "Birazcık konuştum, hain ilan edildim. 'Kol kırılır yen içinde kalır' diye kıyameti kopardılar" dedi. Anlattıkları korkunç şeyler. Bir tanesi bile, Cansun'un daha bir gün başkan kalmaması için yeterli.

Cansun'un iler tutar tek tarafı yok..

Canaydın'ın var mı?..

Şu anda onu düşünmenin zamanı değil. Galatasaray Cansun'dan kurtulmalı..

Yeni gelen, daha sonra düşünülür.

***
Celal Erkut'un adını Cansun'un listesinde duyunca, aklım durdu. Tanıdığım Erkut kişiliği ve kimliği ile Cansun yeniden bir arada.. Olacak şey değil.. Celal, benim Cansun kimliğini yakından tanımamı sağlayanlardan.. O anlatmıştı, en başta herşeyi.. Dilerim haber yanlıştır.

***
Cansun'u da, Canaydın'ı da tanırım.. Hangisini daha severim.. Tereddütsüz Mehmet Cansun'u.. Can adamdır, candan adamdır, daha sevimli, daha cana yakın, daha dosttur. Cansun'la dünyayı dolaşırım, Canaydın ile Etiler'den Taksim'e gitmem..

Buna rağmen "Cansun gitmeli" diyorsam eğer..

Bizim evden..
Pazar Sabah'ta İlker Akgüngör'ün "Hıncal'la 90 Dakika"sı ne güzel, ne şirin, ne sıcaktı.. Her Galatasaray maçında benim evde kurulan Galatasaray tribününü ne güzel fotoğraflamış, ne güzel anlatmıştı, İlker..

Salı gecesi Barcelona maçı var.. Kapı çalındı.. Paketler, paketler, paketler.. Üzerinde "Zeynel" logosu ve bir not, Gürdal Bölükbaşı'ndan..

"Dededen, babadan, Fenerbahçe taraftarı olarak, gazetede Galatasaray ile Roma arasında oynanan maç sırasında evinizde çekilmiş fotoğrafı gördükten sonra kıskanmadık değiliz. Şampiyonlar Ligi maçlarında ağzınızın tadına katkımız olması dileğiyle afiyet olsun.."

Zeynel, İbrahim ve Gürdal kardeşler imzalamışlar..

Maç hem de nasıl ağzımızın tadını kaçırmıştı. Zeynel'in kaymaklı ekmek kadayıfları, fırın sütlaç ve keşkülleri, su muhallebileri, kazandibi, tavuk göğüslerine (Vallahi abartma yok. Hepsinden bol bol yollamışlar) öyle bir saldırdık ki..

Allah razı olsun, Fenerli dostlardan.. Kapımız açık.. Bir daha sefere, sizi de bekleriz

Spor duvarı
İlhan Mansız Mustafa Denizli'nin kızı Selin'le evleniyormuş. Tabii babası Selin'i saklamazsa...

***
Eskiden: Her yol Roma'ya çıkardı. Şimdi: Herkes Roma'da yoldan çıkıyor.

***
Lucescu, Terim lafı duymak istemiyormuş. Şampiyonluğu da kaçırırsa sevmeyeceği başka terimler duymaya başlayacak.

***
Cimbom'u geçen yıl çeyrek finalde İsponyollar elemişti. Bu yıl da Avrupa macerasını İspanyollar bitirdi. Anlaşılan formadan İspanyol boğalarını çıldırtan kırmızı rengi çıkarmadıkça Cimbom'a Avrupa'da huzur yok.

***
Yediği komik golle takımının elenmesine sebep olan Mondragon VJ olsa ne derdi?; "Gol yeeeermişim!"

***
Mondragon kendine yakışmayan bir gol yedi. MORdragon.

***
"Sandıkta görüşürüz" pankartını görünce Mesut Bey'in ilk tepkesi ne oldu? "OY anam OY!"


<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır