kapat
21.03.2002
 GÜNAYDIN
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 İSTANBUL
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 SABAH
 FOTOMAÇ
 GÜNAYDIN
 ŞAMDAN
 CİNSELLİK
 EMİNE BEDER
 SABAH PAZAR
 KİTAP
 SİNEMA
 SANAT
 RENKLER
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HİGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Deprem konutları zenginlerin dağevi oldu

Düzceli depremzede yine iç burktu... Depremzedeler kendileri için yaptırılan kalıcı konutları, daha içine giremeden satıyor. En iyi müşterileri ise hafta sonu evi arayan İstanbullular

Yüzlerce insanın hayatını kaybettiği, evlerin kağıt gibi dağıldığı 12 Kasım Bolu depreminin ardından devlet yaraları sarmak için kolları sıvadı. Önce çadırlar kuruldu. Ardından prefabrike konutlar inşa edilerek, depremzedeler yerleştirildi. Daha sonra Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Düzceliler'e müjdeyi verdi: 7 bin 622 adet sağlam, hatta lüks sayılabilecek kalıcı konut yapılacaktı. Bunun 622'sini de Dünya Bankası finanse edecekti.

Canını ve malını kaybeden Düzceliler, haftalarca bu konutlarda oturacağı günün hayalini kurdu. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı da kalıcı deprem konutlarına sahip olabilmek için ödeme kolaylığı getiriyordu. Buna göre, konutlar 2 yılı geri ödemesiz olmak üzere, 18 yılda aylık taksitlerle satın alınabilecekti. Bu taksit miktarı ise yaklaşık 70 milyon liraydı. Düzceliler'in bir bölümü bu koşullarla ev sahibi oldu. Bayındırlık Bakanlığı ilk 7 ayda 622 konutu tamamladı. Daha sonra da kalan 7 bin konutun yüzde 90'ı anahtar teslim hale geldi. Büyüklüğü 80-115 metrekare arasında değişen ve 7.5 şiddetindeki depreme dayanıklı daireler sahiplerine verildi.

AİDATINI BİLE ÖDEYEMEYİZ
Depremzedeler konutlarına buyur edildi ama ekonomik krizle birlikte sanayi ve ticaretin durduğu Düzce'de depremzedeler büyük bir ekonomik sıkıntının içine düşmüştü. Bir yandan oturmaya hak kazandıkları işçiliğinden çevre düzenine kadar her şeyin düşünüldüğü konutlarına yerleşmeye, bir yandan da nasıl geçineceklerini kara kara düşünmeye başladılar. Ve sonuç: Pek çoğu hayallerini kurdukları yuvaya yerleşemedi. "Biz bu evlerin aidatlarını bile ödeyemeyiz" diyerek konutlarını satılığa çıkardılar.

Evlerin sağlam ve güzel olmasının duyulmasıyla birlikte kalıcı deprem konutları bir anda ilgi odağı oldu. Evlerin namı İstanbul'a kadar ulaştı. Düzceliler ekonomik sıkıntı yaşarken böyle bir evde oturamayacaklarını söylerken, İstanbullu zenginler de yarınını güvence altına almak için evleri inceledi.

Düzce merkezdeki evler 8-12 milyar lira arasında alıcı bulurken, Dünya Bankası'nın finanse ettiği 2-3 katlı konutlar 15-20 milyardan gitmeye başladı. Haliyle bölgede emlakçılar birer birer türedi. Onlara göre satışlar gayet iyiydi.

TAPUSUZ SATILABİLİR Mİ?
Ama tapusu bile verilmeyen evler nasıl satılıyordu? Emlakçılara göre evler sözleşmeyle satılıyordu. Düzce Valisi Fikret Güven de bu durumu doğruladı: "Konutlar daha inşaat halindeyken hak sahibiyle alıcı arasında, noter huzurundaki satış vaadiyle satıldı. Ama inşaatı bitip binalar ortaya çıkınca evini satmaktan vazgeçenler de oldu. Mahkemelere ihtilaflarla dolu pek çok dava yansıdı. Tapular verilse bile ipotekli olduğu için devredilemez."

Hukukçulara göre de tapusu verilmemiş evler sözleşmeyle satılabiliyor. Deprem konutu olsa bile. Avukat Veysel Uçum depremzedelerin konut teslim belgesiyle, tapu almadan konutları üzerindeki hakkı, hukuki olarak devredebileceğini söylüyor: "Medeni Kanun'un (MK) 716'ncı maddesine göre Satış Vaadi Sözleşmesiyle 3'ncü şahıslara vaat edilen konutların tapuları tescil edilebilir. Satıcı taahhütlerini yerine getirmezse alıcı dava açabilir."

15-20 milyara bir güzellik yapılır
Emlakçılar, depremzedelerin 18 yıl vadeyle aldıkları dairelerin 15-20 milyar peşinle kapış kapış gittiğini söylüyor. Düzce'de 20 yıldır yaşayan ve emlakçılıkla uğraşan İnşaat Mühendisi İsmet Çıdan, kalıcı konutların 100'den fazlasının 'satış vaadi sözleşmesi'yle el değiştirdiğini söylüyor.

Geçim derdinde olan depremzedenin oturma hakkına sahip olduğu evi, 'konut teslim belgesi'yle sattığını belirten Çıdan, "Bayındırlık Bakanı bu konutlar için tapu sözü verdi, satışlar patladı. Depremzedeler, evin bedelini 2 yıl sonra ödemeye başlasa da karınlarını zor doyurdukları için evlerini satmak zorunda kaldı. Çünkü sahip oldukları tek şey, tapusu olmayan, ancak kendilerine teslim edilen evlerdi. Bugüne dek bölgede 100'ün üzerinde konut satıldı. Hepsi de satış vaadi sözleşmesiyle... Sözleşmeye göre evi alan kişi 2 yıl sonra yaklaşık 70 milyon lira ödemeyi kabul ediyor. Tabii ev sahipi ne talep ederse (15-20 milyar) onu da peşin ödüyor. Dağ havasını seven İstanbullular ucuza hem sağlam, hem lüks ev sahibi olmak isterken, depremzedeler de para kazanıyor." diyor.

Duvarlarımıza matkap işlemez
Kalıcı konutların sakinleri evlerinden memnun: Zenginler böyle evi bu fiyata zor bulur. Kalıcı konutların sakinleri her geçen gün daha fazla "satılık" levhasına rastladıklarını söylüyor.

Şule Özhanlı (Ev hanımı): 12 KasIm depreminde evimden tek eşya çıkaramadım. Şimdi halime şükrediyorum, evime yerleştim, mutluyum. Ama ev satanlar çok. Buralara İstanbullu zenginler talip oluyor. Neden olmasınlar? Bu konutlar hem taş gibi, hem de İstanbul'a yakın. Ayrıca Abant, Gölcük, Kartalkaya gibi turistik merkezlere de çok yakın. İstanbullular hafta sonunu burada güven içinde geçirebilirler.

Hikmet Öney (Ev hanımı): Dünya Bankası konutlarında oturuyorum. Düzceli depremzede bu evleri çok ucuza satıyor. Evler öyle sağlam ki, duvara matkap bile işlemiyor. Annem, İstanbul'da yaşıyor ve buranın havasını da, suyunu da seviyor. Bulabilirsek ona da buradan ev almak istiyoruz.

Alper URUŞ



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır