Gazi skandalına Rektör el koydu

Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde Zuckmayer ile Adnan Saygun'un eserlerini yaktıran Prof. Salih Akkaş hakkında soruşturma açıldı. Gazi Üniversitesi'nde ünlü bestecilerin eserleri ile özel eşyalarının yakılması büyük tepki topladı.

Üniversite Rektörü Prof. Rıza Ayhan, Güzel Sanatlar Eğitim Bölüm Başkanı Prof. Salih Akkaş hakkında soruşturma başlattı ve "sorumlular şiddetle cezalandırılacaktır" dedi. SABAH gazetesinin ortaya çıkarttığı ve aralarında ünlü Alman besteci Prof. Zuckmayer ile Adnan Saygun ve Cemal Reşit Reyin eserlerinin de bulunduğu nota, nota defterleri ile özel eşyalarının yakılması üniversite ve sanat çevrelerinde büyük etki yarattı. Bölüm Başkanlığı'nın bahçesinde söğüt ağacının altında yakılan eserlerin üzerinin toprakla örtüldüğü görüldü. Ancak öğrenciler dün de toprakları deşerek yanmamış eserleri kurtarmaya çalıştılar. Kurtarılan eserler arasında ünlü besteci Cemal Reşit Rey'in "Dağ başını duman almış" marşının el yazması nota defteri de bulunuyor.

SORUMLULARA CEZA
Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Zekiye Suludere dün de suskunluğunu korudu. Üniversite Rektörü Prof. Rıza Ayhan, sabah saatlerinde, Dekan Zekiye Suludere, Bölüm Başkanı Prof. Salih Akkaş ve diğer öğretim görevlileri ile toplantı yaptı. Prof. Rıza Ayhan, olayla ilgili soruşturma başlattı. Olayı şiddetle kınayan Prof:rıza Ayhan şu açıklamayı yaptı : "Böyle bir talihsiz olayın olmasından büyük üzüntü duyuyoruz. Özellikle desteklediğimiz Sevda Cenap And Müzik Vakfı'nın 21. Yüzyılda Türkiye'de Müzik Sempozyumunun öncesine rast gelmesi bizi daha da üzdü. En kısa zamanda sorumlular şiddetle cezalandırılacaktır."

Bu arada, eserlerin yakılması talimatını veren Prof. Akkaş'ın yargılandığı ortaya çıktı. İlköğretim okulları için müzik ders kitabı yazan Akkaş'ın, Ocak Yayınları'nın ders kitabında kullandığı 75 sulu boya resmi, başka bir yayın evine verdiği gerekçesiyle hakkında üç ayrı dava açıldı. Hakkında görevi suistimal, tespit ve ceza davaları açılan Prof. Akkaş halen Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde yargılanıyor.

Gazi Üniversitesi'nden dün öğleden sonra yapılan açıklamada ilk incelemenin sonucuna göre Zuckmayer ile Saygun'un eserlerinin Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Kütüphanesi'nde saklandığının saptandığı bildirildi. Konuyla ilgili soruşturmanın derinleştirilerek sürdüğü belirtilen açıklamada ilk tespit sonuçları şöyle açıklandı: "Saygun ve Zuckmayer'in eserlerinin halen Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Kütüphanesi'nde bulunduğu, Zuckmayer'in kullandığı masa ve sandalyenin de anabilim dalında muhafaza edildiği saptandı. Yapılan temizlik sonrasında sadece bir takım artık malzemenin yakıldığı gözlendi."

Sanat dünyası şok içinde
İzmir Devlet Konservatuarı eski Müdürü Ali Rıza Akyol: Bu bir vahşet. Bir sanat eserini ve tarihi yok etmeye çalışan birine bir insana ne denebilirse, onu diyorum. Prof. Zuckmayer gibi mütevazı, Türk müziğine inanılmaz hizmetler veren bu hocama karşı böyle bir işi yapmak tek kelime ile vahşettir. Devlet Opera ve Balesi eski Müdürü Rengim Gökmen: Günümüzde üniversite çevresinde geçmiş değerlere böyle yaklaşılması çok üzücü. Türkiye'nin aydın kesimi olan üniversitede böyle bir olayın yaşanması, notaların, kitapların, belgelerin yakılması çağdışı bir yaklaşımdır.

Bilkent Öğretim Üyesi Doğan Çangal: Sanata bir darbe. Atatürk'ün, söylediği sanat 'hayat damarlarımızdan biridir' sözünü hatırlatıyorum. İşte hayat damarlarımızdan biri kesildi. Müzik tarihimiz açısından vahim bir gelişme, sanat tarihimize büyük bir darbe. Çok üzüldüm. Kültür Bakanlığı bu olaya hemen el koymalı.

Zuckmayer'in öğrencisi kızgın
Prof. Akkaş'ın, "Zuckmayer'e devlet kucak açtı, o piyanosunu bir erkek öğrencisine hediye etti" diyerek eşcinsel imasında bulunduğu öğrencisi dava açmaya hazırlanıyor. Gazi Eğitim Enstitüsü birincilikle bitiren ve başarılı öğrenci statüsüyle Almanya'ya devlet bursuyla gönderilen Soner Sertçetin şunları söyledi : "Zuckmayer'in, müzik alanında beyni ve yüreği aydınlık bir cumhuriyet kuşağının yetişmesinde büyük rolü vardır. Hoca bu piyanoyu bana başarılı olmamdan dolayı verdi. Bu hocanın bana bir lütfudur. Bunun altında başka şey aramak, utanmazlık. Yazık. Hocam dünyaca ünlü bu piyanoyu bana vermeseydi belki şimdi onu da yakarlardı."

Veli ÖZDEMİR