AYRILIĞI KABULLENEMEDİ
O gün de, diğerlerinden farksız başlamıştı ve farksız biteceğini sanıyordu. Evinin yolunu tutmuş ilerlerken, birkaç dakika sonra başına geleceklerden hiç haberi yoktu çünkü. Köşeyi döndü, sokağa girdi. Başı öne eğik ilerliyordu. Bir an için kafasını kaldırdığında onunla göz göze geldi, eski kocasıyla, az sonra katili olacak adam Murat Kalender'le...

Birdenbire, neler yaşadıklarını düşündü. Acı tatlı birçok anı gelip geçti aklından. Nasıl da sevmişlerdi birbirlerini, aşka yenilip nasıl da apar topar evlenmişlerdi. Sonra Murat'ın kıskançlık krizleri bitirmişti o büyük sevgiyi. Çekilmez olmuştu, "Niye bunu giydin?", "Niye o adama baktın?", "Kime güldün?" diye başlayan ve dayakla noktalanan kavgalar. İlk başlarda, Murat özür diler, Ferah da yumuşardı. Ama yıllar geçtikçe katlanmak daha da zorlaşmıştı. Ferah, bir sabah kararını vermiş, boşanma davasını açmıştı. Hakimin ayrılmalarına karar vermesi de çok uzun sürmemişti, içinde bulundukları umutsuz durumu inceledikten sonra. Ama Murat hiç kabullenememişti ayrıldıklarını. Aramadığı, kapısına dayanmadığı gün yoktu. Kimi zaman içip içip, "Benim olmazsan seni öldürürüm" diye bağırdığı da oluyordu ancak Ferah bunun gerçekleşeceğini hiç tahmin etmemişti.

Ama aklına gelmeyen şimdi başına geliyordu. Murat karşısındaydı, elinde silah yolunu kesmiş, kan çanağına dönmüş gözlerini üzerine dikmişti. Ferah ise donmuş, kalmıştı. Korkudan ağzını açıp tek kelime edemedi, "Yapma" diyemedi. Murat silahı doğrulttu, etraftakilerin şaşkın bakışları arasında...

POLİSİ BEKLEDİ
Sonra "Herkes bunu görsün" diye bağırarak tetiği çekti. Namludan tam 11 kurşun çıktı birkaç saniye içinde. Ve hepsi de saplandı Ferah'ın savunmasız bedenine. Dehşet anı geçip gittiğinde Ferah yerde boylu boyunca uzanmış, kanlar içinde yatıyordu. Artık cansızdı. Murat ise olduğu yere çökmüştü. Anlamsız bakışlarla süzüyordu çevresini. Bekliyordu, polis gelsin de onu alsın diye. Birkaç dakika içinde olay yerine ulaştı polisler. Murat Kalender'in elinden silahını aldılar. Sonra bileklerine kelepçeyi vurdular. Hiç itiraz etmedi adam, hiç direnmedi. Uysal uysal bindi ekip otosuna. Gözleri, Ferah'ın cesedine takılı kalmıştı sadece...

TOLGA ATAR