FP'nin ve özellikle de hükümet ortağı MHP'nin yoğun kulis faaliyetine rağmen Demirel, fikrini değiştirmedi. YÖK Başkanlığı'na Gürüz'ün yeniden getirilmesi, üniversitelerde irticayla mücadele ve türban konusundaki kararlılığın işareti olarak yorumlandı.
Özellikle türban konusundaki katı tutumuyla dince çevrelerin büyük tepkisini çeken Gürüz, üniversiteye giriş sınavlarında uygulanan sitem ve meydana gelen aksaklıklar nedeniyle eleştirilerin hedefi olmuştu. Gürüz hakkında yolsuzluk iddiaları da ortaya atılmıştı.
MHP ve FP ise 6 Aralık'ta görev süresi dolan Gürüz yerine bir başka ismin YÖK Başkanı olabilmesi için kulis faaliyeti başlatmıştı. Demirel'in 2000 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Meclis'teki partilerle ters düşmekten kaçınacağı ve Gürüz'ün yerine daha ılımlı bir ismi bu göreve atayacağı beklentisi, kulis çalışmalarının en önemli dayanaklarından biri olmuştu.
YÖK Başkanı'nın görev süresinin dolmasına kısa bir süre önce YÖK'le ilgili araştırma önergesinin Meclis'te kabul edilmesi ile Gürüz'ün biraz daha yıpranacağı hesaplanmış, alternatif isim arayışı da hızlanmıştı.
Demirel, Gürüz'ün YÖK üyeliğini sürdürmesi yolundaki kararıyla yeniden YÖK Başkanı yapacağı sinyalini Cumartesi gününden verdi. Dinci kesime ve ülkücülere yakın gazeteler ise Demirel'in kararını etkileyebilmek için dün bütün güçleriyle son bir hamle daha yaptılar. Yeni Şafak Gazetesi "Demirel'in YÖK'le imtihanı" başlığının altında Demirel'e manşetten "Son icraatın zulüm olmasın" çağrısı yaptı. Akit ise birinci sayfasında ise Gürüz'ün yeniden YÖK üyesi olmasına tepki gösteren Kamu-Sen Başkanı Resul Akay'ın açıklamaları "Gürüz yine pürüz olur" başlığıyla yayınlandı. FP'ye yakın Milli Gazete de "Böyle Gitmez" başlıklı habere yer verdi.
MHP'ye yakın gazetelerden Ortadoğu iç sayfalarında Resul Akay'ın açıklamalarını "Demirel Yanlış Yaptı" başlığıyla verirken, haftalık Kurultay gazetesi de "Atatürk sağ olsaydı Gürüz'ü ne yapardı?" başlıklı haberiyle Gürüz'e sert eleştiriler yönelten bir haber yayınladı.
Sağlık Bakanı Osman Durmuş: Hayırlı olsun. Toplumun tepkisini izleyelim. Atatürk bile kendisini denetlettiriyordu. YÖK'de sadece 9 denetçi var. Bunları görmek lazım.
MHP'li Bozkurt Yaşar Öztürk: Cumhurbaşkanlığı'nın tasarrufunda bir iştir. Şahıslarla kan davamız yok. YÖK ve YÖK'e bağlı üniversitelerde yapılan yolsuzları araştırıp, ortaya koymak ve adalete ulaştırmak görevimizdir. Eksiklik ve yolsuzlukları araştırma yanında, 2547 sayılı YÖK yasasında da değişilik yapılmasına sağlayacağız. Atama, komisyonu bağlamaz.
MHP'li Nazif Okumuş: Hukuken tartışmaya girmenin yanlış olacağı bu konuda, vicdanen sıkıntının devam ettiği inancındayım.
FP'li Cevat Ayhan: Baskıcı anlayışta birinin eğitimin başında bulundurulması doğru değildir ve bunun tek sorumlusu Cumhurbaşkanı'dır.