kapat

07.12.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
Sabah İnternet
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

Teba
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Merdiven çıkarken Başbakan oldu!
Yaşamda karşılaştığınız en büyük sürpriz nedir? AKBULUT: En büyük sürpriz Başbakan oluşum.

* Neden? Başbakan olmayı beklemiyor muydunuz?

AKBULUT: Hayır, beklemiyordum. İkinci defa Meclis Başkanı seçildim. O zaman Başbakanlık için birtakım arkadaşlarımızın ismi geçiyordu. Birkaç arkadaş bana gelip "sen de olabilirsin" demişti ama ben daha yeni Meclis Başkanı seçilmiştim. Hiç aklımdan geçmedi. Yalnız rahmetliye demiştim ki "Resmen Cumhurbaşkanlığı görevine başladığınız tarihte bir Başbakan atayacaksınız. Eğer o Başbakan Hükümetini kurup, ANAP kongresine gidecekse, sizin göreve başladığınız gün Başbakan da Hükümetini açıklamak durumunda." Yani sadece Meclis takvimini, "Bu kadar çalışmanın arasında bize niye hatırlatmadın" demesin diye verdim. Aradan zaman geçiyor. "Acaba aklında mı, unuttu mu" diye düşünüyorum. Ama hatırlatmaya çekiniyorum. Sanki ben de düşünüyormuşum, beni de hatırla gibi mesaj çıkar diye söyleyemiyorum. Yine de yemin edeceği gün Meclis Şeref Kapısının önünde onu karşıladım. Merdivenlerden çıkıyoruz. Orada dedim ki "Efendim, eğer Başbakan, parti kongresine güvenoyu alıp gidecekse takvim doldu. Hükümetin bugün açıklanması lazım." Rahmetli Özal, başını bana çevirerek güldü. "Kabineyi sen açıklayacaksın" dedi... Nasıl tarif etsem ki... Dondum kaldım...

BİR SÜRPRİZ DAHA
*Turgut Özal size buna benzer başka sürprizler de yaptı mı?

AKBULUT: Böyle şeyleri severdi. Buna benzer bir işimiz daha vardı. Ben 1987'de İçişleri Bakanıyım. Seçimlere giriyoruz. Belli bir süre önce istifa ettik. O tarihlerde ben Bakanlıkla ilgili rahmetliye "İşte efendim şu işi yapalım ne dersiniz?", "Bu işi de yapsak mı?" diye soruyordum. Bana hep "Seçimden sonra yaparsın" diyordu. Ben de öyle şartlandım ki, artık seçimden sonra yeniden İçişleri Bakanı olacağım ve bu işleri yapacağım, diye düşünüyordum. Seçimi yaptık geldik. Bakanlar Kurulu açıklanacak. Eve kapandık. Liste okundu, ne İçişleri Bakanlığı var, ne herhangi bir bakanlık... Hiçbir şey yok. Bana söylediği sözlere bakıyorum, sonuca bakıyorum. Birbirini hiç tutmuyor. Yarım saat, 45 dakika geçti, ama iyi geçmedi. Sonra Özel Kalem Müdürü Ergun Bey telefon etti. "Başbakan görüşmek istiyor" dedi. Rahmetli hem gülüyor, hem soruyor:

"Üzüldün mü?" Şimdi "hayır" desem doğru değil, "üzüldüm" desem yediremiyorum. Dedim ki "Biz güveni nerede yitirdik diye düşünüyorum..." "Merak etme, merak etme" dedi. "İnşaallah seni Meclis Başkanı yapacağım..."

HAYAT FELSEFESİ
* Çok genç ve dinç görünüyorsunuz. Hayat felsefeniz nedir?

AKBULUT: Genç ve dinç olmamın büyük sebebi bizim aile hayatımız. En ufak bir huzursuzluğumuz yoktur. Benim işimin haricinde kafamı meşgul edecek herhangi bir husus yoktur. Sonra hanım bana ihtimam gösterir. Bana çok iyi bakar.

*Sorunlara fazla kafa takar mısınız, yoksa hep sakin misiniz?

AKBULUT: Ben sorun yaratmamaya çalışırım. Çoğuna göre sorun olan şeyler benim için sorun olmayabilir.

*Evde kalabalık yaşamayı seviyorsunuz. Enerjinizin kaynağı biraz da kalabalık yaşamdan mı geliyor ?

AKBULUT: Tabi tabi. Hanımın bu hususta rolü büyüktür. Haftanın üç günü çocuklar toplanır, beraber oluruz. Torunlarımı seviyorum. Çocukları çok seviyorum...

NE GİYİYOR?
*Ayakkabınız ne kadar dayanır?

AKBULUT: Çok uzun süre.

*Tercih ettiğiniz giyim markası var mı?

AKBULUT: Yok. Rahat ettiğimi giyerim. Elbiselerimi diktiriyorum. Hazır elbise çok az kullanıyorum.

*Tasarruf yapabiliyor musunuz?

AKBULUT: Pek masrafımız yok. Yaşantımız belli. Tasarrufu da zoraki şekilde yapabiliyoruz. Mesala kooperatiflere filan girmek gibi. Mecburiyet olmadan tasarruf yapamıyoruz. Bunu da sağlayan hanım oluyor.

*Geçen dönem milletvekili seçilmediniz. Onun yerine Toyota bayiliği yaptınız. Bayilik döneminde mi daha fazla kazancınız oluyordu, şimdi mi?

AKBULUT: Ekonomi düzgün olduğu zaman otomotiv sanayiinde kazancınız iyidir. Şimdiki kazancımızda fark yok.

*Kaç araba satabildiniz?

AKBULUT: Senede 450-500 araba satıyordum. Son yıllar satışlar iyice düşmüştü. Şu anda orada yüzde 5 hissem kaldı

KÖŞKE ADAY MI?
*Cumhurbaşkanlığına aday mısınız?

AKBULUT: Anayasa değişikliği gündeme geldiğinde Sayın Cumhurbaşkanımızın yine seçilme imkanı olur. Bu nedenle bizim şu anda böyle bir düşüncemiz yok. Biz de Meclis Başkanlığı görevini yapıyoruz. İyi yapmaya gayret ediyoruz.

*En büyük hayaliniz nedir?

AKBULUT: Bir hayal falan taşımıyorum ki. Ben şükür ediyorum verdiği sıhhate, verdiği ömre, politikada geldiğimiz mevkilere... Onun için başka bir hayal filan taşımıyorum.

TAM BİR AİLE BABASI
Eski milletvekilleri bile lojmanlarını terk etmemekte direnirken TBMM Başkanı Yıldırım Akbulut Çankaya Köşkünün karşısındaki Meclis Başkanlık konutu yerine Anayasa Mahkemesi üyesi olan eşi Samia Akbulut'un lojmanında oturmaya devam ediyor. Eşinin kendisine çok iyi baktığını söyleyen Akbulut haftanın üç günü de 3 kızı ve üç torunuyla bir araya gelip sıcak yuvasının keyfini sürüyor.


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır