Heybeliada Sanatoryumu depreme dayanır mı?

Heybeliada Göğüs Hastalıkları Hastanesi, Heybeliada'nın güney tarafındaki Çam Limanı'nına bakan bir tepede 1924 ve 1944 yıllarında kurulmuş iki ana bina, hemşire lojmanı ve idare binaları ile hizmet veriyor..

Hastane binalarından yüksek olan ve kadınlar hastanesi olarak anılan bölüm 17 Ağustos depreminde hasar görüyor. Bacalar yıkılıyor, çatısı zarar görüyor, duvarlardan sıvalar bloklar halinde düşüyor ve sütunlarda da çatlaklar meydana geliyor. Ancak kimse yaralanmıyor...

Deprem sonrası hastane geçici bir süre için boşaltılıyor, bazı hastaların tedavisi bahçede sürdürülüyor.

Bayındırlık Müdürlüğü'nden gelen bir heyet inceleme yaparak, binalarda hasar olduğunu, fakat statik yapının bozulmadığını belirterek "Yine de İTÜ'den bir heyet getirin" önerisinde bulunuyor..

Bu arada yaşanan artçı şoklarla 4.4 büyüklüğündeki Marmara depremi ile sonrasında meydana gelen 7.2'lik Düzce depremi rutubetli çürük duvarlardaki hasarı büyütüyor...

Heybeliada Göğüs Hastalıkları Hastanesi'nde yatan hastalarda çalışanlar korku içinde... Bana gönderdikleri faksta, "Hastane yönetimine yaptığımız başvurular kulak arkası ediliyor" diyorlar...

Ayrıca İstanbul'daki hastaneleri tetkik eden Owen-Williams JV adlı bir İngiliz firmasının bir süre önce gelerek duvarlara bazı uyarı yazıları yapıştırıp gittiğini iletiyorlar....

SON SÖZ:
Bana göre, 500 yatak kapasiteli bu hastanenin geçici süre için de olsa kapatılması, ya da binalar onarılıncaya dek başka bir yere taşınması gerekiyor...

Aksi halde Adalar'ın güneyinden geçen fayın kırılması halinde olacakları düşünmek bile istemiyorum...

Polis adam çiğneyen bir aracı nasıl bulamaz?

Gri renkli Opel Astra marka bir araç, 4 Kasım'da Üsküdar Nuhkuyusu Caddesi'ndeki Askerlik Şubesi önünde Mesut Kavalıoğlu'na çarpıp kaçıyor... Ağır yaralanan Kavalıoğlu önce Haydarpaşa Numune'ye, oradan da Siyami Ersek Hastanesi'ne kaldılıp, tedavi altına alınıyor..

Kazaya tanık olanlar o heyecanla çarpıp kaçan aracın plâkasını almaya çalışıyor... Ancak ortaya 4 farlı plâka çıkıyor:

34 VA 120

34 VA 0112

34 VE 1120

34 AC 1120

Mesut Bey'in ailesi bu 4 plâkayı polise vererek "Herkes farklı plâka almış ama içlerinden biri mutlaka kazayı yapan gri renkli Opel Astra'ya ait" diyor...

Bununla kalınmıyor, aracın olay yerinde düşen aynasının arkasındaki seri numarası da polise veriliyor:

GM 091 42 132

Hatta, "Opel yedek parçacılarına sorarsanız, bu araç çok kolay bulunabilir" deniliyor..

Aradan 20 günden fazla geçiyor... Mesut Kavalıoğlu Siyami Ersek Hastanesi'nde bağlandığı solunum cihazında yaşam mücadelesi veriyor...

Kazayı yapıp kaçan gri renkli Opel Astra'nın sürücüsü ortalıkta geziniyor...

Ataköylüler'den Emlakbank'a öfke
Bilim(!) adamlarının depremle ilgili Çin işkencesini geçen ve hergün değişen tahminleri Ataköy'de oturanların korkulu rüyası haline geldi... Çoğu aile çok katlı binalara endişe ve şüphe içinde giriyor...

Zemininin sağlam olmadığı söylenen Ataköy'den bir kaçış başladığını gören Ataköylüler Derneği Başkanı Özcan Atamer düzenlediği toplantı ile ilgili olarak bana gönderdiği faksta Emlakbank'ı suçluyor ve bakın neler diyor:

"Ataköy'e Emlak Bankası sahip çıkmadı, çıkmıyor... Onlar sadece kendi personelinin oturduğu iki blokta deprem riski ile ilgili araştırma yapmakla yetiniyor..."

Ataköy sakinlerinin dernekleri önderliğinde dün akşam yapmaları gereken ve İstanbul milletvekilleri Aydın Ayaydın ile Rıdvan Budak ve Gürol Soylu'nun da katılacağı toplantı ile ilgili geniş haberi yarın yayınlayacağız...

Pulsuz postane olur mu?

Uzun zamandan beri postanelerin çoğunda pul bulunmuyor. Mektuplar makineden geçirilip alınıyor. Bu belki zamandan, memurdan ve paradan tasarruf sağlıyor...

Ama bir de madalyonun tersi var...

Pul, bir ülkenin tarihini, turistik yörelerini, ünlü kişilerini dünyaya tanıtmanın bir yöntemi değil mi? Düşünün; o küçücük pullara bakıp az şeyler mi öğrendik...

PTT yetkililerinden ricam, başta mektup olmak üzere tüm gönderilere pul yapıştırılması... Hiç değilse isteyenler için...

İstanbul'un dert köşesi

ZEYTİNBURNU
Çamura battık!
ZİYA Gökalp Mahallesi 48 Sokak doğalgaz için kazıldı ve öylece bırakıldı. Çukurları bile kapatmadılar. Şimdi bileklerimize kadar çamura gömülüp yürüyoruz. Belediyemizden ilgi bekliyoruz...

Sokak sakinleri

KADIKÖY
Dere gibi!
FİKİRTEPE Mandra Caddesi'nden Hızırbey Caddesi'ne inen bütün sokaklar yağmurda dere gibi akmaya başlıyor. Çocuklar okula giderken bellerine kadar bu suda ıslanıyor.

Bahriye Altıntaş

ÜSKÜDARTrafik tıkalı
ÜNALAN Tepeüstü Mahallesi'nde oturuyorum. Ana caddenin sağ ve sol taraflarına park eden araçlar yüzünden trafik devamlı tıkanıyor... Bu duruma karşı neden önlem alınmıyor?

Hüseyin Altınışık

E-5 karanlık!
E-5 yolunun Sefaköy'den köprüye kadarki bölümü akşamları zifir karanlık oluyor. İki şeridin ortasına dikilen direklerdeki aydınlatma lâmbalarının bir teki bile yanmıyor... Serdar Ay

FATİH
Karanlık geçit!
SARAÇHANE'deki Haşim İşcan alt geçitinin bir tek aydınlatma lâmbası yanmıyor. Geceleri otobüslerden, taksilerden inen insanlar merdivenleri korku içinde çıkabiliyor. Necat Arap

ŞİŞLİBaşkan yürüsün!
ELMADAĞ'da oturuyorum. Belediye Başkanımız Mustafa Sarıgül'den yağmurlu havalarda Harbiye'den Divan Oteli'nin önüne kadar yürümesini istiyorum. Humay Azer

B.EVLER
Otobüs verilsin
EMİNÖNÜ ve Mecidiyeköy'e otobüs olmasına rağmen Bakırköy'e bir tek otobüs çalışmıyor. Minibüslere mahkumuz. Onlar da bütün Kocasinan'ı dolaşarak gittiği için işimize geç kalıyoruz. Ülkü Özgüler

BEYOĞLU
Çocuklara yazık
ALMAN Lisesi'nin bulunduğu Şahkulu Sokak otoparkçılara kiraya verilmiş. Bu yüzden öğrenci servisleri okulun önüne yanaşamayınca öğrenciler Tepebaşı'na kadar yürümek zorunda kalıyor. Bir grup veli

MALTEPEYoklar mahallesi
FINDIKLI Mahallesi'nde oturuyoruz. Belediyemizden bir hizmet göremedik. 20 bin nüfusumuz olmasına rağmen, postane, sağlık ocağı, karakol, çocuk parkı olmayan tek mahalleyiz. Mahalle sakinleri

FLORYA
Trafo yetersiz!
ADAKALE, Budak, ve Konaklı sokaklarının elektriğini veren trafo yetersiz olduğu için beş yıldır devamlı kesinti yaşıyoruz. Boğaziçi Elektrik ise sadece fatura göndermeyi biliyor.

Sokak sakinleriSanki kuyu!
BAŞAK Konutları'nda oturuyoruz. Yollarımız yıllardır bitmedi. Gültepe yolu çamur deryası içinde.. Çukurlar kuyu haline geldi. Araçlarımız devamlı içlerine düşüp hasar görüyor.

Barbaros K.Tarla

GÜLTEPE
Elektrik kesik
GÜLTEPE Telsizler Mahallesi Ulu Sokak ve çevresinde 36 saattir elektrikler kesik. "Arıza var" diyorlar. Bu kadar sürede onarılamaz mı? Daha ne kadar karanlıkta oturacağız?

Sıtkı Kılıç

AVCILAR
Asfalt istiyoruz!
MERKEZ Mahallesi Fırın Sokak kazıldı ama asfalt dökülmediği için çamura bulandık. Belediyeden en kısa zamanda asfalt dökmesini istiyoruz. Sokak sakinleri

GÜNGÖREN
Zindan gibi!
GENÇ OSMAN Mahallesi Doğanbey Sokak numara 28'de oturuyorum. Sokağımız hava karardıktan sonra zindana dönüyor. Bir tek lâmba yanmıyor.. Ferit Özbay