Parayı ödemezsin ama rezil olmaktan da kurtulamazsın...
İsmail Kayacı, Çukurova Üniversitesi, İngilizce İşletme 1. sınıf öğrencisi... Bir sürü arkadaşı gibi hem çalışıyor, hem de çıkardığı harçlıkla okumaya çabalıyor.

Şimdiye kadar birkaç işe girdi, çıktı. En son Start Fuarcılık ve Reklam Org. Ltd. Şti.'ne girdi ve 2 aydan fazla çalışarak BİLİŞİM'99 Fuarını düzenledi. İşyeri sahibi Musa Öztürk ve organizasyon sorumlusu Sayra Çaydaş performansını beğendi ama hak ettiği parayı ödemedi.

Bak Musa Öztürk, bu çocuklar seninle 200 milyon ücret + 50 milyon prim üzerinden anlaşmışlardı. Ama sen bunlara 100 milyon verip, yollamaya çalıştın. Kaç aydır senden paranın üzerine istiyorlar, sen vermiyorsun. Hatta sonunda onlara, "Ödemeyeceğiz, elinden ne geliyorsa yap" dedin. Onların hatası, ellerinde resmi bir akit olmaması... Ama senin hatan onlardan on kat büyük, yaptırdığın işin parasını ödemiyorsun. Aklınca kanuni boşluklardan yararlanarak bu işin içinden sıyrıldın ama işte gördüğün gibi rezil olmaktan kurtulamadın. Aklın varsa bu gençleri ara ve borcunu öde... Yoksa bu kara leke alnından silinmeyecek...

İçerenköy Parkı'ndaki basket sahası evlere şenlik...
Belediye İçerenköy Parkı'na bir basketbol sahası yaptırdı. İyi güzel ama bu basketbol sahasında sabahın saat 06:00'dan gecenin 12:00'ne, hatta 02:00'sine kadar da top oynanmaz ki... Sahanın 10 metre yakınında bir sürü apartman var ve burada insanlar yaşıyor. Yaşlısı, hastası, çocuğu ile bu insanlar sabahın karanlığından gece yarısına kadar sadece bağrış-çağrış, top sesleri değil, ayrıca türlü-çeşitli küfür de işitmekten bıktı, usandı... Çocukların ve gençlerin top oynamalarına kimse karşı değil ama saatin ayarlanması lazım. İlgililerin buraya bir yönetici ve düzenleyici koyması şart... Yoksa bir gece bütün apartman sakinleri aşağıya inecek ve büyük bir kavga kopacak, benden söylemesi...

TREDAŞ'çılar bu sese kulak verin...
Üç mühendis arkadaş bir çelik dökümhanesi kurmak için varlarını, yoklarını harcayıp Trakya-Vize'deki Sanayi Sitesi'nde bir yer aldılar. Bütün şartlara uyarak dökümhaneyi kurdular. Yani enerji nakil hattını ve diğer gerekli malzemeyi yerleştirdiler. Bunun için de varlarını, yoklarını satarak tam 40 milyara yakın para harcadılar. Bütün bunların tamamlanmasına rağmen iş TREDAŞ'ın buraya dört direk dikip, elektrik vermesine kaldı. Fakat nedense TREDAŞ yapılan bütün müracaatlara rağmen bir türlü harekete geçmiyor. Belki gerektiği şekilde uyarılmamıştır diye ben bu uyarı vazifesini yapmayı üstlendim. TREDAŞ'ın Sayın Yöneticileri, şuraya bir elektrik verin de bahsettiğim Ali Karakaş ve yaklaşık onun gibi 50 esnafa çalışma imkanı tanıyın. Zira bu genç iş adamlarını çoğu bankalardan aldıkları kredileri işe başlayamadıkları için geri vermek zorunda kalacaklar.