kapat

23.06.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
micro
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
CK entel güzel devri
Calvin Klein'a göre, "Gelecekte güzel demek, müzik, yazı, bilimle uğraşan, kafası dolu insan demek olacak"

* Mr. Klein Time dergisi sizi 1997 yılında, Amerika'nın en etkili kişileri arasında gösterdi. Bu gücünüz nereden kaynaklanıyor?

* Bugün moda tasarımı sadece giysiler ve parfümler ortaya koymakla sınırlı değil. Biz bugün yaptıklarımızla, insanların yaşam çevresini tasarlayıp biçimlendiriyoruz. İşimizi iyi yaparsak da, onlara kimlik ve özgüven kazandırıyoruz.

* Günümüzde göğsünde ünlü bir markanın kocaman simgesini taşıyan giysilerle dolaşmak bir çok kişi için bir statü sembolü halinre geldi. Neden artık insanlar, markaları gömleğin iç tarafında taşımakla yetinmiyor?

* Çünkü beğendikleri, takdir ettikleri bir firmayla aralarında bir bağlantı kurmak istiyorlar. O marka onlara "sophisticated" (rafine, inceltilmiş) oldukları duygusunu veriyor, sürekli kulaklarına şöyle fısıldıyor: 'Coolsun, zenginsin, gençsin, eğlencelisin ve seksisin.'

* Ama böyle bir marka öncelikle, "ben bu gömlek için 80 dolar ödedim" mesajını veriyor. Bu biraz da fiyat etiketini çıkarmamak gibi bir şey...

* Doğru ama fiyat etiketini çıkarmamak pek esprili ve cool bir tavır sayılmaz...

* Sizin, 'Calvin Klein Collection,' 'cK Calvin Klein Jeans' ve 'cK Calvin Klein' adlı üç farklı seriniz var. Dikkat çeken şu ki, serilerin fiyat düzeyi düştükçe ürünlerinr üzerindeki marka logoları irileşiyor. İri logolar fakir insanlara özgü bir şey mi?

* Hayır, logoların büyüklüğü de modanın yasalarına göre değişir. İnsanlar bazen büyük logolar ister, bazen küçük, kimi zaman logoları hiç görmek istemezler. Biz de işte bu yüzden bu işi yapıyoruz-onların ne istediklerini biliriz...

* Bu bilgiyi nereden alıyorsunuz?

* Tabii ki, en başta piyasayı dikkatle izliyoruz, ama ben bununla yetinmem. Olayları kendim harekete geçirmeyi sever, yeni trendlerde payım olsun isterim. Bu kafadaysanız ve New York gibi bir yerde yaşıyorsanız, bazı şeyler otomatikman olmaya başlar.

* Siz ortahalli bir yahudi ailenin çocuğu olarak New York-Bronx'da yetiştiniz. Babanız tacir, anneniz ev kadınıydı. Bugünkü Clavin Klein'da bunların payı nedir?

* Evimiz antika taklidi eşyalarla tıklım tıklım doluydu ve ben bunlardan nefret ederdim. Tasarım okulunda kadınlar için moda yapmayı öğreniyorduk ve her şey 100 yıl öncesine benziyordu. Kadınlara sofrada erkeklerin yanında bir dekorasyon unsuru gözüyle bakıldığı için, sadece bedenlerinin üst kısmını süslemeyi öğreniyorduk. Bütün bunlar uzaklaşmak, kaçmak istediğim şeylerdi. Öte yandan 50'ler, Bronx'da yetişmek için ideal yıllardı. O zamanlar hayatta bütün hedeflerimize ulaşabileceğimize inanırdık. Bir şeylerin yolumuza çıkabileceğini aklımıza bile getirmezdik. İnanılmaz bir güven ve gelecek umuduyla doluyduk...

* Bu duygu o yılların modasına bir renk ve biçim cümbüşü olarak yansıyordu. Siz kendi minimalist anlayışınızı bunun karşısına koymayı nasıl akıl ettiniz?

* Bugün tasarladığımız her şey modern olmak zorunda. Hayatımız yüz yıl önce olduğundan çok daha komplike. Kadınlar bugün çok daha aktif bir yaşam sürüyorlar, bedenlerine önem veriyorlar ve artık bütün o süse püse ihtiyaçları yok. Yalın, içinde kendilerini rahat hissedip, rahat hareket edebilecekleri giysiler arıyorlar. 1968'de kendi çizgimi ilk kez ortaya koyduğumda ne amaçlıyorsam bugün de onu yapmaya çalışıyorum; insanların daha seksi görünmesini sağlamak. Bunun da en iyi yolu dantelalar ve kat kat kumaşlar değil bedeni göstermektir.

* Bu tür bir minimalizmi yenilerde Prada ve Jil Sander gibi tasarımcılar da benimsiyor. GAP gibi hazır giyim firmaları bunun ucuz bir versiyonunu hazırlıyor. Bu rekabete karşı ne yapmayı düşünüyorsunuz.

* Çok basit, diğerlerini dikkate alıyor ama, bildiğimizi yapmakta devam ediyoruz. Ancak böyle kendimiz kalabiliriz.

* Gerçek başarıyı 1980'de, o zamanlar henüz çocuk yaşta Brooke Shields'i düğmesi açılmış bir blucinle fotoğraflayıp, altına 'Nothings comes between me and my Calvins-Calvinlerimle arama hpiç bir şey giremez' yazdığınız kampanyayla yakaladınız...

* Ben o kampanyayı komik, eğlenceli bulmuştum. Ama birdenbire büyük bir skandala dönüştü. Hiç unutmam, New York Post'u birinci sayfasına manşet olmuştuk, ilk kez. 80'li yıllar çok garipti. Hepimiz bedenlerimizi düzeltmek istiyor ve manyak gibi, kendimizi neredeyse öldürene kadar jimnastik salonlarından çıkmıyorduk. Bunu pek seksi buluyorduk o zamanlar.

* 80'lerin sonunda ise Kate Moss'u keşfettiniz. Bu 80'lerin o dolgun sarışınlarına savaş ilan etmek gibi bir şeydi. Bilerek mi oldu, tesadüf müdür?

* 80'ler, Claudia Schiffer, Cindy Crawford gibi, koca memeli ve dev kalçalı süper kadınların on yılıydı. Buna sinir olmaya başlamıştım, hiç çekici olmadıklarını düşünüyordum. Onun için sağlıklı ama onlara benzemeyen ve yine de çekici birini aradım ve Kate'i buldum.

* Peki önümüzdeki on yılın yüzü neye benzeyecek?

* Bugün artık güzel olmak yetmiyor. Hoş ve boş bir elbise askısını artık kimse ilginç bulmuyor. Bugün iyi görünmek artık yetenek istiyor. Oyuncu, müzisyen, yazar.. Bugün artık bir şey yaratan, bundan memnun olan, dolu insanlar gözümüze güzel görünüyor.


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır