kapat

23.06.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
micro
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Asıl açık tarımda
Tarımın finansmanı için ödenen para yıllar itibariyle hızlı artıyor. Ödenen para miktarı GSMH'nin yüzde 5.5'i iken geçen yıl yüzde 6.7'ye yükseldi

Cüneyt TOROS

Tıpkı sosyal güvenlik açığı gibi tarım destekleme ödemeleri için ayrılan kaynak artık Türkiye'nin kaldıramayacağı bir noktaya ulaştı. Hazine verilerine göre 1998 yılında tarım desteğine 3.6 katrilyon lira harcandı. Geçen yıl Türkiye toplam 52.8 katrilyon liralık milli gelirinin yüzde 6.7'si tarımın desteklenmesine gitti. OECD ülkelerinde ise bu oran sadece yüzde 1.3. Dünyanın her ülkesinde tarım sübvanse edilirken, Türkiye'de yanlış destekleme politikalarının maliyeti görülmemiş boyutlara ulaşıyor. Türkiye'de yaşayan vatandaşların her 100 liralık gelirinin 7 lirası tarımsal desteklemeye gidiyor. OECD ortalaması ise yüzde 1.3. Yani OECD ülkelerinde yaşayan vatandaşların her 100 liralık toplam gelirinin ancak 1.3 lirası tarımsal desteklemeye gidiyor.

1998 yılında Türkiye'de girdi sübvansiyonları ve tazminat ödemeleri dışında sadece ürün destekleme alımlarına 1.3 katrilyon lira ödendi. Bu rakam 1997 yılına göre tam yüzde 100 arttı. Yüzde 50 enflasyonda ürün alımları için hükümet 97'ye göre 98'te tam iki kat para ödedi.

Dünya fiyatları
Türkiye'de açıklanan ürün fiyatlarının dünya fiyatları ile alakası bile yok. 1998 yılında buğdaya ton başına 214 dolar fiyat verilirken, dünyada buğdayın ton başına fiyatı 127 dolar seviyesindeydi. Yani Türkiye'de buğdaya dünya fiyatlarının yaklaşık yüzde 70 üzerinde ödeme yapıldı. 98'de şeker pancarına ton başına 60 dolar ödeme yapılırken, dünyada şekerpancarının fiyatı 56 dolar düzeyindeydi. Fiyatlar Türkiye'de arz talep dengesine göre belirlenmediği için kimi zaman da arz fazlası olan ve fiyatı devlet tarafından ödenen ürünler imha edilebiliyor. Üstelik destekleme alımları nedeniyle ödenen paralarının büyük bir kısmı da çiftçinin eline geçmiyor.

Ziraat'ın kaybı 376 trilyon
Destekleme alımları için tarım kesimine aktarılan kaynakların finansmanı bütçeyi tıkayan faiz giderlerine de neden oluyor. Sistem şöyle işliyor; Destekleme alım bedelleri Ziraat Bankası tarafından ödeniyor. Aslında banka Hazine'nin ödemelerine aracılık ediyor. Daha sonra bu paraları tahsil etmek için görev zararı yazıyor. Ancak genellikle tahsil edemiyor. Banka tahsil edemediği bu parayı bulmak için yüksek faizle mevduat toplama yoluna gidiyor. Bu nedenle mevduat faizlerini yükselmesine neden oluyor. TL İnterbank'ından da borçlanan banka buradaki oranları da yükseltiyor. Tarımı finanse eden Ziraat Bankası 1998 yılında ortalama yüzde 101 faizle topladığı parayı ortalama yüzde 66 ile çiftçiye kredi olarak kullandırdı. Bu nedenle bankanın uğradığı zarar 168 trilyon lirayı buldu. Bankanın uğradığı gelir kaybı 5 yılda 376 trilyona ulaştı.


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır