kapat
29.05.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ


TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL


SAVAŞ AY


İnce kenarlı ıraksak mercek!..

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatı Merkezi "Hayal Şiir Yahya Kemal Beyatlı" adlı ortak bir sempozyum düzenlemiş. Ankara Resim ve Heykel Müzesi'nde düzenlenen geceye katılan Kültür ve Turizm Bakanı Mumcu konuşma yaparken demiş ki "Gençler Yahya Kemal'i tanımak için uğraş veriyor. Benden önceki kuşaklar Yahya Kemal'i bir düşünce adamı, bir edebiyat adamı, bir irfan adamı olarak görüyorlardı. Benim kuşağım da öyle. Memnuniyetle görüyorum ki bugün bizden sonraki kuşaklar da Yahya Kemal ile iletişimi hiç koparmamışlar. Ve biz, Yahya Kemal'e gençlerle aynı mercekten bakıyoruz."

Temenni diyelim
On yıllardır sarsılmaz bir sadakatle Yahya Kemal tutkunu, hayranı, izcisi bir garip kulunuz olarak söyleyebilirim ki; bu etkinlikten büyük mutluluk duydum. Keşke haberim, vaktim olsa da katılabilseydim. Bu arada sayın bakanın söyledikleri de hoş şeyler. Ancak gerçeği anlatmaktan çok temenniye benziyor. Çünkü gençlerin Yahya Kemal'e bizim kuşaklarla aynı mercekten baktığı ne yazık ki doğru değil. Bizim ona bakışımız kalın kenarlı yakınsak mercekse, bu devir gençlerininki ince kenarlı ıraksak merceğe benziyor.

Kendi gökkubbemiz
Mesela Endülüste Raks, Rindlerin Akşamı, Aheste Çek Kürekleri ve daha pek çok şiiri gençler, Üstat Münir Nurettin'in şarkıları olmasa nereden bilebilir acaba? Ve acaba kaç gencimizin kitaplığında Kendi Gökkubbemiz ya da Eski Şiirin Rüzgarıyla adlı eserleri vardır Yahya Kemal'in? Ya da bu edebiyat devinin müzesi nerededir? Yerini bilen, gidip gören kaçıdır o 'mercekdaşların' ?

Keşke yeniden
İstanbul Edebiyat öğrencilerinin çoğunun okullarına 3 arpa boyu mesafedeki o müzeye değil gitmek, varlığından bile haberdar olmadığına bizzat tanığım ne yazık ki? Dedim ya; sevgili Mumcu bir durum tespitinden çok, bir temenniyi dile getirmiş. Ama yine de çok güzel bir şey bu. Keşke her yere, her yana yayılsa bu etkinlikler. Keşke Yahya Kemal'ler ve daha nice değerli ozan sadece meraklısının değil, herkeslerin yüreğine, belleğine gelip, çömse yeniden.

His var mı bu alemde?..
Ucundan azıcık da olsa Yahya Kemal'in hayatını anlatmak farz oldu. Değil mi? Buyrun öyleyse...

Şair; 2 Aralık 1884 'te Üsküp'te doğdu. İlköğretimini Üsküp'te yaptı. Selanik'te başladığı ortaöğretimini 1902'de geldiği İstanbul'da Vefa Lisesi'nde tamamladı. Paris'e giderek (1903) bir yıl bir kolejde Fransızca'sını ilerlettikten sonra Siyasal Bilgiler Fakültesine girdi. Yurda dönünce Darülfünun öğretim kadrosuna atandı. Çeşitli illerden milletvekili seçildi. Ortaelçilik ve büyükelçilik gibi görevler üstlenerek, Türkiye'yi yurt dışında temsil etti. 1 Kasım 1958' de İstanbul'da vefat etti.

Haydi kulak pası silelim!..
Madem ki yukarıda Yahya Kemal'i andık. Haydi gelin bir de şiirle süsleyelim köşemizi bugün. Ve unutulmaz dizelerle merhaba diyelim ölümsüz şaire

Sessiz Gemi
Artık demir almak günü gelmişse zamandan,

Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.

Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;

Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.

Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,

Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.

Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu!

Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu!

Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;

Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.

Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden,

Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden.


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
TEMA
Logo Melodi
Sarı Sayfalar


Sizinkiler
ArboMedia

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır